'Tecrübe Konuşuyor, İçimizdeki Kahramanlar' Projesi

Bingöl’de, Gençlik ve Spor Bakanlığının 'Tecrübe Konuşuyor, İçimizdeki Kahramanlar' projesi kapsamında, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı mücadele veren gaziler yaşadıklarını anlattı.

Bingöl’de, Gençlik ve Spor Bakanlığının 'Tecrübe Konuşuyor, İçimizdeki Kahramanlar' projesi kapsamında, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine karşı mücadele veren gaziler yaşadıklarını anlattı.

Bingöl Belediyesi Kültür Merkezi'nde, Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda, saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu.

Vali Yavuz Selim Köşger, yaptığı konuşmada, 15 Temmuz'un mukayesesinin Çanakkale’yle, Kurtuluş Savaşı'yla, Malazgirt'le yapılabileceğini söyledi.

Türk milletinin 15 Temmuz’da durması gerektiği noktada, her zaman o kritik eşikte nasıl durması gerekiyorsa o şekilde durduğunu kaydeden Köşger, 'Bu zaten milletlerin tarihinde de kritik eşikte de milletler o duruşu sergileyebiliyorsa var olmaya devam etmişlerdir. Eğer orada o kritik eşikte, o sağlam duruşu, o yiğit duruşu, o asil ve cesur duruşu gösterememişlerse tarihin tozlu sayfalarında kaybolup gitmişlerdir. Bu noktada 15 Temmuz’da bu millet durması gerektiği gibi durdu. Bu ruhun yansımaları her yerde oluyor. O gün Bingöl’de de 15 Temmuz'da ve sonrasında Bingöl meydanlarında nasıl durması gerekiyorsa o şekilde durmuştur.” diye konuştu.

15 Temmuz darbe girişiminde yaralanan gazilerden Mehmet Şükrü Kıntaş da o gece yaşadıklarını anlattı.

Yaşananları ilk duyduklarında ne olduğunu anlayamadıklarını ve herkesin şokta olduğunu ifade eden Kıntaş, kardeşinden gelen bir telefonla darbe girişimi olduğuna inandığını belirtti.

Kıntaş, şunları söyledi:

'Vatan elden gidiyor dedim ve çıktım. Yanımdaki arkadaşla birlikte Başakşehir’e gittik ve insanları sokağa çağırmaya başladık. Bizim çağrımızla bir araya gelen 30 araçla Boğaziçi Köprüsü'ne doğru giderken, tankların havaalanına doğru gittiğini gördük. Ben de arkadaşlarıma Boğaziçi Köprüsü'ne yetişemeyeceğimizi, önce giden tankları durdurmamız gerektiğini söyledim. Araçtan indik, tankların yanına gittik ve üzerimizdeki elbiseleri çıkartarak tankın egzoz borusuna tıkadık ve bu şekilde tank istop etti. Bu şekilde tankın içine duman girince, içerideki askerler tankın kapağını açınca biz de tankın üzerine çıkıp askerleri teslim aldık.'

Genelkurmay Başkanlığı önünde kanlı çatışma yaşanırken içeri girmeyi başaran Abdullah İrgin ise darbe girişimini Kızılay'da bir parkta otururken öğrendiğini dile getirdi.

Darbe girişimi sırasında yaşananların unutulmaması gerektiğini vurgulayan İrgin, 'Darbecilerin silahları vardı ama bizim de silahlarımız vardı ama bizimki ateşli silah değildi. O gece sokağa çıkanların üzerinde tırnak çakısı bile yoktu. Ellerinde bayrak, dillerinde tekbir, gönüllerinde de iman vardı. Bizim silahımız oydu. Bizim silahımız onların silahlarına galip geldi.' diye konuştu.

Programa, İçişleri Bakan Yardımcısı Sebahattin Öztürk, Kalkınma Bakan Yardımcısı Yusuf Coşkun, Bingöl Belediye Başkanı Yücel Barakazi, Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Erdal Arıkan, Bingöllü gaziler, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı.

Kaynak: AA