(Özel)-Borsada Kazandı Eğitimde Harcadı

14 yıl boyunca borsacılık yapan Yılmaz Senemoğlu, borsadaki yöntemlerini eğitimde kullanınca başarıyı yakaladı. Geliştirdiği gezici eğitim sistemiyle öğrencilerin daha başarılı olduğunu gören Senemoğlu, bu sistemi bölgeye yaymak için kolları sıvadı.

(Özel)-Borsada Kazandı Eğitimde Harcadı


Bodrum’da kreş ve anaokulu kuran borsacı Yılmaz Senemoğlu, borsadaki tecrübelerini eğitimde kullandı. Borsada kazandığı birikimi eğitime yatıran Senemoğlu, borsada uyguladığı şekli kreş ve anaokulunda kullandı. Yaptığı sistemle büyük başarı yakalayan Senemoğlu, ilkokul bölümünü de açarak çıtasını yükseltmeye başladı.

Borsada her gün kurları incelediğini ve günlük yatırımları takip ederek başarılı olduğunu açıklayan Senemoğlu aynı şekilde eğitime yön vermeyi planladı. Kreşe ve anaokuluna gelen öğrenciler üzerinde de buna benzer bir yöntem uygulayan Senemoğlu çocukların daha başarılı olduğunu gördü. Eğitime gelen çocukları tek bir sınıfta toplamayarak günde en az 4 sınıfta 6 öğretmen ile ders göstermeye başladı.

Sanat, sınıfından, eğitim sınıfına, hobi sınıfından, mesleki eğitim sınıfı birçok sınıfta ders gösterten Senemoğlu Borsada da her gün tüm kurları gezer ve tek bir kura bağımlı kalmadıklarını ve bu sayede başarıyı sağladıklarını aynı şekilde okula gelen minik öğrencileri de tek bir sınıfa bağlı bırakmayarak tüm sınıfları gezdirdik. Bu sayede tüm öğrencilerin başarılı olduğunu gördük. Günde 4 veya 5 öğretmenden eğitim alan öğrenciler bu sayede öğretmenlerin etkisinde kalmayarak aile ve kendi istekleriyle hayatına yol çizecek.

"Evrensel çocuklar yetiştiriyoruz"

Borsadaki tecrübelerini kullanarak gezici eğitim sistemini kurduğu okulda uygulayan Mod International School Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Senemoğlu, borsa ve eğitimciliğin birbirine uzak olmadığını söyledi.

Senemoğlu, “Borsada 14 yıl çalıştım ve emekli oldum. Eski brokerlardan bir tanesiyim. Çocuklarım benim hayata bakış açımı değiştirdi. Ben inanıyorum ki hayattaki en büyük yatırımımız çocuklarımız. Çocuklarımız için yaptığımız en büyük yatırım ise eğitim. Çocuklarıma gelecekte bir iz bırakabilmek için böyle bir işe kalkıştık. Borsacılıktansa, eğitim daha zor. Çünkü bilinmeyen değişkenleri var. Borsada, piyasaları takip edersiniz, dünya ve ülke gerçeğini analiz edip bilinmeyenleri daraltabilirsiniz. Ama çocuklar öyle değil. Çocuklar her gün farklı bir davranış geliştirebilir. Borsada, insan faktöründen uzaklaşıyorsunuz. Eğitim ise tamamen insana dayalı bir iş. Belki o parayı kazanmıyorsunuz ama huzur var. Bir çocuğun gelişimini, dönüşümünü görebiliyorsunuz. Ailelerin size karşı duyduğu minnet ya da sevgiyi hissetmek müthiş bir keyif. Borsada kendi kararlarınızı kendiniz alıyorsunuz. Size dayalı bir iş yapıyorsunuz. Ama eğitimde bir misyonu, bir anlayışı kalıcı olarak ortaya çıkarıp geleceğe iz bırakıyorsunuz. Bizim Mod’da yapmaya çalıştığımız şey de buydu. Bu ayrı bir huzur veriyor. Çocukların risk almasını öğretiyoruz biz Mod’da. Bu anlamda borsa ile benzerlik gösteriyor. İnsanın hayatta başarıya giden yolu risk almaktan geçer. Risk almayan sabit bir durumla yetinmek durumunda kalır. Burada çocuk öğrenirken risk alıyor. Aldığı riske de katlanmayı öğreniyor. Bu ilk etapta eğitimden soğumamasını sağlayan ve kendini iyileştirmek için çabalamasını gerektiren bir süreç. Evrensel çocuklar yetiştiriyoruz Mod’da. Yabancı dile çok önem veriyoruz. Düşünen, soru soran, üreten, sürekli ilerleyen ve gelişen global dünya karşısında bir adım önde ve geleceğe hazır bireyler yetiştirmeye çalışıyoruz. Mod’un felsefesinde her şeyden önce aktif bir öğretim sistemi var. Çocuğun direk olayların içinde olduğu ve yaşayarak öğrendiği bir sistem kurduk burada. Çocuklara karar verme yeteneğini kazandıran bir sistem. Çocuklara ezberleterek değil, yaşatarak ve bilerek öğretmeyi amaçlıyor” dedi.



Çocuklar dolaşarak öğreniyor

Senemoğlu, daha önce hiç uygulanmamış bir sistemi hayata geçirdiğini ifade ederek “Anaokulundaki sistemimiz ’dolaşarak öğrenme’. Öğretmenlerimiz ve danışmanlarımızla birlikte oluşturduğumuz bir eğitim modeli bu. Çocukları bir sınıfın içine kapatıp eğitim vermek istemedik ve bu düşünceden yola çıktık. Çocukları, kampüs içinde dolaşabilecekleri bir ortamla tanıştırmak, dolaşırken de öğrenmelerini sağlamaktı hedefimiz. Bu arada klasik anaokulu eğitiminden farklı olarak, tek öğretmenle değil pek çok eğitimciyle yola devam edebilecekleri bir sistem kurduk. Mod, tıpkı bir üniversite gibi. Her branşa belli bir öğretmeni tayin ettik. Çocuklar burada sınıfları dolaşıyor. En önemli faktör şu. Çocuklar öğretmenlerine bağımlı olmadılar. Bir anaokulu çocuğu ailesinden ilk kez ayrıldığında, sarılacak, sığınacak başka bir model arıyor. İki yaşındaki bir çocuk, anaokulu öğretmenini anne yerine koyuyor bir süre sonra. 6 yaşına geldiğinde, o öğretmenin temel karakterini alıyor çocuk. Ama bizim okulumuzdaki çocukların ana karakterlerini verecek tek kişi aileleri. Öğretmenler sadece eğitim veriyor. Çocuklar uyum sürecinde biraz zorlanıyor. Ama daha sonra çok daha hızlı öğrenmeye ve kavramaya başlıyor. Borsada herkes kendi stilini bulursa kazanabilir. Duyumlarla hareket eden herkes kaybetmeye mahkumdur. Çünkü duyum geliyorsa, işin pazarlaması yapılıyor demektir. Bize kendi eğitim sistemimizi kurduk ve bu konuda başarılı olduk” diye konuştu.

Kaynak: İHA