Aksaray'da 'Boğaz Köprüsü Direnişinin İlk Kahramanı' Konferansı
15 Temmuz gazisi Bayat: '15 Temmuz asra bedel bir geceydi. O gece, Allah'ın bizlere bahşettiği, biz inananları nasiplendirdiği, ilmek ilmek kalbimize bilgisini sunduğu, ender, kıymetli ve tekrar tekrar yaşamayı dilediğim tek gecedir'
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişiminde yaralanan Safiye Bayat, '15 Temmuz, asra bedel bir geceydi. O gece, Allah'ın bizlere bahşettiği, biz inananları nasiplendirdiği, ilmek ilmek kalbimize bilgisini sunduğu, ender, kıymetli ve tekrar tekrar yaşamayı dilediğim tek gecedir' dedi.
Aksaray Üniversitesi (ASÜ) ve İlim Yayma Cemiyeti Aksaray Şubesi tarafından düzenlenen 'Boğaz Köprüsü Direnişinin İlk Kahramanı' konferansına katılan Bayat, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı.
Bayat, ASÜ Konferans Salonu'nda, 15 Temmuz gecesinin Türkiye tarihi için çok önemli bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
15 Temmuz adına yapılan program ve etkinliklere katılarak yaşananları anlatmaya çalıştığını ifade eden Bayat, '15 Temmuz, asra bedel bir geceydi. O gece, Allah'ın bizlere bahşettiği, biz inananları nasiplendirdiği, ilmek ilmek kalbimize bilgisini sunduğu, ender, kıymetli ve tekrar tekrar yaşamayı dilediğim tek gecedir. O gece çok dua ettim. Allahım sen bu zalimlerin karşısında bizleri muzaffer eyle diye. Çünkü o hainler benim askerimin üniformalarını çalmıştı. Bizim imanımız ve itikatımızla oynamış duygu hırsızlarıydı.' diye konuştu.
- 'Bunlar masuma, silahsıza silah doğrultup, yaralıları almamıza dahi müsaade etmeyen canilerdi'
Bayat, 15 Temmuz gecesi insanların vatan haini askerlere karşı dik durmak adına oluk oluk Boğaziçi Köprsü'ne geldiğini ifade ederek şunları anlattı:
'O gece köprüden geçenlere 'ne olur kardeşlerim ilerlemeyin, gitmeyin' dedim. Orada bir kardeşimin sözleriyle alev alev yüreğim yandı. Bana, 'abla biz şehadeti tatmaya geldik, şahitlik etmeye geldik, nasıl geri dönelim, hayat geri gitmiyor, yürümek lazım abla' dedi. Bu kardeşlerinizin arkasında ben ne yapayım, durdurabilir miydim. Ne haddime. Onlarla beraber ilerledik. Ateş hattına girdiler 3-4 sıra önümdeki tüm kardeşlerim kanlar içinde yerde kaldı. Lakin dedik ya, onlar zalimlerin de en büyük zalimleriydi. Ateş hattındaki hiçbir yaralı kardeşimizi almamıza izin vermediler. Çünkü amaçları kan kaybından ölmeleri idi. El kaldırarak giden yaralıyı vurdular. Yaralıyı almaya gideni vurdular. Herkes yaralı, her yer kandı. Yaralılardan taşıyabildiklerimizi oradan kaldırdık. Katliam gibi bir geceydi. Siz hiç Türk askerinin teröriste silah doğrulttuğunu gördünüz mü, mümkün değil. Öncesinde 3 kere uyarırlarmış. Bunlar, masuma, silahsıza silah doğrultup, yaralıları almamıza dahi müsaade etmeyen caniler idi.'
Konuşmanın ardından Bayat'a ASÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Şahin tarafından hediye takdim edildi.
Konferansa, İl Emniyet Müdürü Ali Karabağ, İl Milli Eğitim Müdürü Hacı Ömer Kartal, öğrenci ve akademisyenler katıldı.
Kaynak: AA
Aksaray Üniversitesi (ASÜ) ve İlim Yayma Cemiyeti Aksaray Şubesi tarafından düzenlenen 'Boğaz Köprüsü Direnişinin İlk Kahramanı' konferansına katılan Bayat, 15 Temmuz gecesi yaşadıklarını anlattı.
Bayat, ASÜ Konferans Salonu'nda, 15 Temmuz gecesinin Türkiye tarihi için çok önemli bir dönüm noktası olduğunu söyledi.
15 Temmuz adına yapılan program ve etkinliklere katılarak yaşananları anlatmaya çalıştığını ifade eden Bayat, '15 Temmuz, asra bedel bir geceydi. O gece, Allah'ın bizlere bahşettiği, biz inananları nasiplendirdiği, ilmek ilmek kalbimize bilgisini sunduğu, ender, kıymetli ve tekrar tekrar yaşamayı dilediğim tek gecedir. O gece çok dua ettim. Allahım sen bu zalimlerin karşısında bizleri muzaffer eyle diye. Çünkü o hainler benim askerimin üniformalarını çalmıştı. Bizim imanımız ve itikatımızla oynamış duygu hırsızlarıydı.' diye konuştu.
- 'Bunlar masuma, silahsıza silah doğrultup, yaralıları almamıza dahi müsaade etmeyen canilerdi'
Bayat, 15 Temmuz gecesi insanların vatan haini askerlere karşı dik durmak adına oluk oluk Boğaziçi Köprsü'ne geldiğini ifade ederek şunları anlattı:
'O gece köprüden geçenlere 'ne olur kardeşlerim ilerlemeyin, gitmeyin' dedim. Orada bir kardeşimin sözleriyle alev alev yüreğim yandı. Bana, 'abla biz şehadeti tatmaya geldik, şahitlik etmeye geldik, nasıl geri dönelim, hayat geri gitmiyor, yürümek lazım abla' dedi. Bu kardeşlerinizin arkasında ben ne yapayım, durdurabilir miydim. Ne haddime. Onlarla beraber ilerledik. Ateş hattına girdiler 3-4 sıra önümdeki tüm kardeşlerim kanlar içinde yerde kaldı. Lakin dedik ya, onlar zalimlerin de en büyük zalimleriydi. Ateş hattındaki hiçbir yaralı kardeşimizi almamıza izin vermediler. Çünkü amaçları kan kaybından ölmeleri idi. El kaldırarak giden yaralıyı vurdular. Yaralıyı almaya gideni vurdular. Herkes yaralı, her yer kandı. Yaralılardan taşıyabildiklerimizi oradan kaldırdık. Katliam gibi bir geceydi. Siz hiç Türk askerinin teröriste silah doğrulttuğunu gördünüz mü, mümkün değil. Öncesinde 3 kere uyarırlarmış. Bunlar, masuma, silahsıza silah doğrultup, yaralıları almamıza dahi müsaade etmeyen caniler idi.'
Konuşmanın ardından Bayat'a ASÜ Rektörü Prof. Dr. Yusuf Şahin tarafından hediye takdim edildi.
Konferansa, İl Emniyet Müdürü Ali Karabağ, İl Milli Eğitim Müdürü Hacı Ömer Kartal, öğrenci ve akademisyenler katıldı.