'Biz Bu Sistemi Erdoğan İçin Değil, Her Doğan İçin İstiyoruz'

AK Parti Genel Sekreteri Gül: 'Eğer cumhurbaşkanını halk seçiyorsa orada parlamenter sistemden söz etmek mümkün değil. 2007'de aslında milletimiz, 16 Nisan 2017'deki referandumda 'Evet' tercihini ortaya koymuştur' 'Kişilerden bağımsız olarak 'Sorumlu ve icraat yapan, istikrarı sağlayan kişiler iktidar olsun' diyoruz. Biz bu sistemi Erdoğan için değil, her doğan için istiyoruz'

AK Parti Genel Sekreteri Abdulhamit Gül, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine ilişkin, 'Eğer cumhurbaşkanını halk seçiyorsa orada parlamenter sistemden söz etmek mümkün değil. 2007'de aslında milletimiz, 16 Nisan 2017'deki referandumda 'Evet' tercihini ortaya koymuştur.' dedi.

Gül, Memur-Sen tarafından Alaeddin Yavaşca Kültür Merkezi'nde düzenlenen 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine Neden 'Evet' Demeliyiz' konulu konferansta yaptığı konuşmada, 16 Nisan'daki referandumdan çıkacak sonucunun istikrarlı ve güvenli Türkiye'ye vesile olmasını diledi.

Mevcut sistemin vesayete göre şekillendirildiğini anlatan Gül, 1982 Anayasası'nın millete göre dikilen bir elbise değil, darbeci Kenan Evren Paşa'ya göre dikilen bir elbise olduğunu söyledi.

16 Nisan'ın, 1980 model Kenan Evren yasasına, vesayet anayasasına 'Hayır', milletin anayasasına 'Evet' demek için çok güçlü bir seçenek, çok önemli bir tercih olduğuna dikkati çeken Gül, mevcut sistemin de kriz ürettiğini anlattı.

Gül, şöyle devam etti:

'Biz bu teklifi AK Parti için istemiyoruz, millet için istediğimizin ispatı budur. Şu anki sistemde bir araba var, iki de direksiyonu var. Bir başbakan, bir de cumhurbaşkanı uyumlu gidiyor şu anda fakat her an kriz çıkarmaya gebe. Bir arabanın iki şoförü olur mu? Şuradan çıktı, bir sağa dedi, bir sola dedi. Bunun örnekleri de yaşandı. Ahmet Necdet Sezer ve Bülent Ecevit döneminde bir anayasa krizi oldu. Onun faturası 2011 yılına kadar AK Parti'nin istikrarlı hükümetleri sayesinde ancak ödenebildi.'

Halkın 2007'den sonra 'Cumhurbaşkanını ben seçeceğim.' dedikten sonra Türkiye'nin eski günlerinden uzaklaşmaya başladığına dikkati çeken Gül, 'Eğer cumhurbaşkanını halk seçiyorsa orada parlamenter sistemden söz etmek mümkün değil. 2007'de aslında milletimiz, 16 Nisan 2017'deki referandumda 'Evet' tercihini ortaya koymuştur.' diye konuştu.

Mevcut sistemle yola devam edilmesi halinde ülkenin patinaj çekeceğini, halkın da bundan rahatsız olacağını anlatan Gül, mevcut sistemden sadece vesayetten beslenenlerin memnun olacağını vurguladı.

Gül, 'Tek adam sistemi geliyor.' yönündeki eleştirilere değinerek, 'Böyle bir şey yok. Diyoruz ki: Recep Tayyip Erdoğan olmasa bile Recep Tayyip Erdoğan gibiler olsun, istikrar olsun. Kişilerden bağımsız olarak 'Sorumlu ve icraat yapan, istikrarı sağlayan kişiler iktidar olsun.' diyoruz. Biz bu sistemi Erdoğan için değil, her doğan için istiyoruz.' ifadelerini kullandı.

- Fırat Kalkanı Harekatı

Fırat Kalkanı Harekatı'na da değinen Gül, bu sayede Kilis'te insanların huzur içinde yaşayabildiğini dile getirdi.

Gül, sözlerini şöyle tamamladı:

'Etrafımız ateş çemberi, her taraf yanıyor. Yakın zamanda Kilis'e füzeler düşüyordu. Biz Ankara ve Gaziantep'te olduğumuzda elimiz yüreğimizde. Sonra bir karar verildi. Fırat Kalkanı Harekatı başlatıldı. Bu kararlar kolay verilmiyor, uyumlu bir hükümet var. Cumhurbaşkanı öyle bir karar verdi, başbakan 'Hayır, ben askerimi göndermem' dediğinde, Allah korusun tehlike Kilis, Gaziantep ve Ankara’ya gelebilirdi. Bugün bu sayede huzur içerisinde yaşayabiliyoruz.'
Kaynak: AA