PKK'nın 'Karacadağ Katliamı' Unutulmadı

Diyarbakır'ın Çınar ilçesine bağlı Yıllarca köyünde bayram alışverişine giden köylüleri taşıyan minibüsün geçişi sırasında PKK'lı teröristlerin yola tuzakladığı mayının patlaması sonucu 2'si çocuk 10 kişinin yaşamını yitirdiği, 30 kişinin yaralandığı 'Karacadağ katliamı' aradan geçen 23 yıla rağmen hafızalardan silinmedi Katliamda ağır yaralanan minibüsün şoförü Kaya: 'Terör örgütü bize, 'Ya boyun eğersiniz, ya da sizi yok ederiz.' dedi. Biz onlara boyun eğmedik. Şerefimizle yaşıyoruz, onlara ödün vermedik. Ölünceye kadar da bunu unutmayız' Patlamada oğlunu kaybeden Gülçer: 'Ömrüm boyunca yaptıkları zulmü unutmayacağım. Oğlum paramparça oldu, bunu nasıl unuturum. Her zaman aklımızda. Allah hakkımızı onlarda bırakmasın'

FİKRET KAVGALI - Terör örgütü PKK tarafından Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde gerçekleştirilen ve 2'si çocuk 10 kişinin ölümüne, 30 kişinin yaralanmasına neden olan 'Karacadağ katliamı' aradan geçen 23 yıla rağmen unutulmadı.

İlçeye bağlı Yıllarca köyünde 10 Mart 1994'te bayram alışverişine giden köylülerin bulunduğu minibüsün geçişi sırasında PKK'lı teröristler önceden yola tuzakladıkları patlayıcıyı infilak ettirdiği katliamda yitirilen 10 kişinin acısı ilk günkü gibi taze.

Üzerinden geçen 23 yıla rağmen katliama tanıklık edenler ile hayatını kaybedenlerin yakınları her yıl 10 Mart'ta bu acıyı derinden yaşıyor.

- 'Onlara boyun eğmedik'

Katliamda bacağından ağır yaralanan minibüs şoförü Sinan Kaya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bayrama kısa bir zaman kaldığı için o gün köyden yolcu sayısının fazla olduğunu söyledi.

Köy yolundan ana yola çıkarken mayın patladığını ifade eden Kaya, gözünü hastanede açtığını ve o ana ilişkin bir şey hatırlamadığını belirtti.

Yakınlarının kaybedilenleri önce söylemediğini daha sonra anlattığını dile getiren Kaya, yaşamı boyunca 3 mayınlı saldırıya maruz kaldığını aktardı.

Kaya, iki saldırıdan şans eseri kurtulduğunu, son saldırıda ise kardeşlerini kaybettiğini aktararak, şunları kaydetti:

'Minibüsün içinde 40'a yakın yolcu vardı. Köylüleri bayram alışverişine götürüyordum. Kimisi bayram şekeri kimisi çocuğuna elbise veya ayakkabı alacaktı. O yoldan her geçtiğimde sanki bu olay yeni olmuş gibi oluyorum. Ölünceye kadar bunu unutmayız. Terör örgütü PKK'yı lanetliyorum. PKK Müslüman olduğumuz için bize bu katliamı yaptı. PKK Müslümanlardan nefret ediyor, namaz kılan ve camiye giden kişilere tahammül edemiyorlar. O yüzden yolumuza mayın döşediler. Terör örgütü bize, 'Ya boyun eğersiniz, ya da sizi yok ederiz.' dedi. Biz onlara boyun eğmedik. Şerefimizle yaşıyoruz, onlara ödün vermedik. Hepimiz ölsek de onları bu bölgede barındırmayız. Çoluk çocuk demeden katliam yaptılar.'

- 'Köylerimize baskın yapıp, yollarımıza mayın döşediler'

Katliamda bir oğlunu ve yeğenini kaybeden Abdurrahman Gülçer, terör örgütü PKK'nın köylerine gelip, vatandaşları baskı altına almak istediğini belirtti.

Hayatını kaybeden oğlu ile camide çocuklara Kur'an dersi verdiğini anlatan Kaya, 'O gece Kadir Gecesi olduğu için yatmadık, ders yaptık. Benim çocuğum ve kardeşimin oğlu köydeki çocukları toplayıp camiye getiriyordu. Bize teslim olmadığımız takdirde yaşama hakkımızın olmadığını belirttiler. Biz de onlara Müslüman olduğumuzu ancak başımızı Allah'a eğeceğimizi belirttik. Onları kabul etmedik, onlar da köylerimize baskın yapıp, yollarımıza mayın döşediler.' diye konuştu.

Gülçer, terör örgütünün başkaları tarafından kullanıldığına işaret ederek, yaşadıkları acının unutulmaz olduğunu vurguladı.

Terör örgütünün köy baskınına karşı geceleri nöbet tuttuklarına işaret eden Gülçer, 'PKK'lı teröristleri köylerimizden kovduk. Ondan sonra onlar köyümüzün yoluna mayın döşediler, arabalarımızı taradılar ve köyümüze baskın yaptılar.' ifadelerini kullandı.

Patlamada ağır yaralanan Seyithan Akman, saldırıda damadı ve kayınbiraderinin hayatını kaybettiğini söyledi.

Katliamı her hatırladığında gözyaşlarını tutamadığını bildiren Akman, aradan ne kadar zaman geçerse geçsin bu acıyı unutmayacaklarını belirtti.

Akman, patlama sırasında minibüsün camından fırladıklarını vurgulayarak, belinden ağır yaralandığını hala da tam anlamıyla düzelemediğini dile getirdi.

Saldırıda 11 yaşındaki kardeşini ve amcasının oğlunu kaybeden Mehmet Tahir Gülçer, yaralananların ise psikolojisinin bozulduğunu belirtti.

'Bu bölgeye terör örgütü PKK musallat oldu. Yaşlı ve çocuk dinlemeden herkesi katlettiler. 'Biz Kürt davası yürütüyoruz.' diyorlar ama gelip Kürtleri öldürüyorlar. Kimin çıkarı varsa PKK'yı kullanıyor. İnancımızdan dolayı PKK'ya boğun eğmedik.' diyen Gülçer, 2014 yılındaki 6-7 Ekim olaylarında da PKK'nın gerçek yüzünün ortaya çıktığını vurguladı.

- 'Ömrüm boyunca yaptıkları zulmü unutmayacağım'

Saldırıda oğlunu kaybeden kendisi de yaralanan Naile Gülçer, sürekli oğlunun mezarına gittiğini anlattı.

'Terör örgütü PKK gelip bizden çocuklarımızı istedi, vermedik.' ifadesini kullanan Gülçer, oğlunun küçük yaşına rağmen Kur'an-ı Kerim okuduğunu, namaz kıldığını belirtti.

Terör saldırısında 11 yaşındaki oğlunu kaybeden Havva Gülçer de, yaşadığı acının tarifsiz olduğunu aktardı.

Oğlunun çalışkan ve terbiyeli bir çocuk olduğunu, olay günü akşamı köyün camisinde lokum dağıtmayı düşündüğünü bildiren Gülçer, 'Yeter artık yaptıkları zulümlere son versinler. Ömrüm boyunca yaptıkları zulmü unutmayacağım. Oğlum paramparça oldu, bunu nasıl unuturum. Her zaman aklımızda. Allah hakkımızı onlarda bırakmasın. Müslüman olsalardı bu zulmü yaparlar mıydı?' şeklinde konuştu.

Terör örgütü PKK'nın insanlıktan nasibini almadığına işaret eden Gülçer, her şeye rağmen onlara boyun eğmediklerini dile getirdi.

Kaynak: AA