'Bilal Erdoğan Gençlerle Buluşuyor' Konferansı

TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Erdoğan: '(Anayasa değişikliğine ilişkin halk oylaması) Hayır demek, 27 Mayısçıların, 12 Eylülcülerin, 28 Şubatçıların, daha da önemlisi 15 Temmuzcuların ekmeğine yağ sürmek demek' 'Bu, Kılıçdaroğlu'nun son sandığı olsun. Bu seçimden sonra CHP'nin önünü de açsın. Kendisi de galiba gizlice 'evet' oyu kullanacak, radyo programından bunu anlıyorum'

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, anayasa değişikliği için yapılacak halk oylamasına ilişkin, 'Hayır demek, 27 Mayısçıların, 12 Eylülcülerin, 28 Şubatçıların, daha da önemlisi 15 Temmuzcuların ekmeğine yağ sürmek demek.' ifadesini kullandı.

Erdoğan, TÜGVA Kastamonu Temsilciliği tarafından Belediye Konferans Salonu'nda düzenlenen 'Bilal Erdoğan Gençlerle Buluşuyor' konferansında, 16 Nisan'daki halk oylamasının çok önemli olduğunu söyledi.

Anayasaları halkın yapması gerektiğini dile getiren Erdoğan, 'Cumhuriyet tarihi boyunca Türkiye'de anayasaları darbeciler yapmıştır. Anayasaları darbecilerin yapmasını bu halkın kabul etmesi beklenmiştir. Halkın oylarıyla seçilen meclis, anayasa yapacağı zaman 'olmaz' demişler. Bu meclisin, kurucu meclis iradesi yokmuş. Bunların anladığı kurucu meclis, darbelerden sonra oluşan konseylerin oluşturduğu meclis.' diye konuştu.

Erdoğan, 'Halkın yüzde 89 katılımla seçtiği, hemen hemen meclis dışında temsili olmayan partinin kalmadığı bir meclisin dahi anayasa yapmasını istemediler. Gönül isterdi ki bütün anayasaları halk yapsın. Gönül isterdi ki darbecilerden kalma anayasayı yamalı bohça gibi derleyip toplayıp bu ülke yönetilmeye çalışılmasın. Ama maalesef bu CHP zihniyeti, yine halkın iradesinin karşısında durdu. Yeni bir anayasanın tamamını yazmak nasip olmadı.' dedi.

Kriz çıkaranlarla 16 Nisan'da hesaplaşılacağını belirten Erdoğan, 'Bu millet 16 Nisan'da 367 krizini çıkaranlarla hesaplaşacak. 16 Nisan'da 'Biz asılız, bizim istemediğimiz iktidar olamaz' diyenlerle hesaplaşacağız. Abdülhamit'i haledenlerle hesaplaşacağız.' ifadelerini kullandı.

Türkiye'nin net bir sisteminin bulunmadığını anlatan Erdoğan, şunları kaydetti:

'2007'de cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle 27 Mayısçıların kurduğu vesayet sistemi fiilen ortadan kalktı ama yarım kaldı. Onun yerine tam anlamıyla yeni bir sistem ikame edilmedi. O dönem cumhurbaşkanını halkın seçmesine geçilmeliydi, çünkü sistemi 367 kriziyle kilitlemişlerdi. Hayır demek, Türkiye'nin kaybı demek. Hayır demek, 27 Mayısçıların, 12 Eylülcülerin, 28 Şubatçıların, daha da önemlisi 15 Temmuzcuların ekmeğine yağ sürmek demek. Onlar için gelecekte başka fırsat pencerelerinin kovalanmasına kapı aralamaktır.'

- 'Kılıçdaroğlu, biraz dünyaya bak'

Mevcut sistemin parlak beyinleri yok ettiğini söyleyen Erdoğan, 'SSK'yı batırdıysanız, insanınızı doktor, ilaç kuyruklarında ölüme mahkum ettiyseniz, Atatürk'ün partisinin başına bile geçebiliyorsunuz. Bu sistemle dersinize çalışmanıza, kendinizi yetiştirmenize bile gerek yok. Karanlık kapıların arkasına girebilirseniz, rahatlıkla genel başkan olabilirsiniz. Hatta birileri sizin için kaset komploları uygular. Partinizin başına geçirir. CHP'nin başındaki kişi, hiçbir seçimi kazanmadı, hiçbir başarısı yok ama anamuhalefet lideri diye televizyonlarda konuşturuyorlar.' değerlendirmesinde bulundu.

Kemal Kılıçdaroğlu'nun halen parti liderliği yaptığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

'Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar yüzsüzlük, bu kadar arsızlık görülmemiştir. Seçim kaybedenler genelde partisinin başından ayrılır, 'Başkası bu işi benden daha iyi yapsın' diye partisinin, siyasetin önünü açar. İtalya'da Matteo Renzi, son dönemde solun başına gelmiş en başarılı lider. İlk defa sol blokunu bir arada tutmayı başardı. İtalya'nın geleceği için önemli bir referandum paketini halkın önüne getirdi. Tek başına yüzde 40 almasına rağmen 'Bu referandumda başarısız oldum, partinin başından çekiliyorum' dedi. Daha 41 yaşında. Kılıçdaroğlu, biraz dünyaya bak, bu siyaset nasıl dürüst bir şekilde, nasıl onurlu bir şekilde yapılıyor.'

Bilal Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

'Şu anda 'hayır' kampanyası yapıyor ama neye 'hayır' dediğini bilmiyor. Radyo programına çıkıp 'Yeni sistemde ya cumhurbaşkanı ile başbakan kavga ederse ne olacak?' diyor. Bu sistem zaten cumhurbaşkanı ile başbakan kavga etmesin diye geliyor. Aslında gelip benim yerime size konuşsa, bu lafı bile sizi 'evet'e ikna eder. Radyo programında bir dakika içinde tam dört kez başbakan ifadesini kullanıyor. Dil sürçmesi falan yok. Başta kelepçelerle falan Meclisi kilitlemeye çalıştılar ama daha adam paketi okumamış. Aslında okusa destekleyecek. Onun için bu seçimde CHP'li kardeşlerimizin de 'evet' oyu vermesi gerekiyor. Kılıçdaroğlu'nun desteğiyle sandıkları patlatmaya var mıyız? Bu Kılıçdaroğlu'nun son sandığı olsun. Bu seçimden sonra CHP'nin önünü de açsın. Kendisi de galiba gizlice 'evet' oyu kullanacak, ben radyo programından bunu anlıyorum.'

- 'Siyaset prensipsizce yapılmamalı'

CHP'nin milletvekili seçilme yaşının 18'e indirilmesine karşı çıktığını belirten Erdoğan, 'İtiraz ediyorlar, '18 yaşına niye düşürüyorlar biliyor musunuz? Bakkalın, çiftçinin, manavın çocuğu değil, kendi çocuklarını milletvekili yapacak' diyorlar. Sonra bizim genç milletvekillerimiz çıktı, biri bakkalın, biri imamın, biri çiftçinin oğlu. Yürüyen karikatür. Komedi filmini çekmek lazım. Mr. Kılıçdaroğlu, Mr. Bean vardı ya onun gibi. CHP'li milletvekillerine bakıyoruz, biri Amerika'dan gelmiş, biri bilmem nereden gelmiş. Senin dediğinle senin partin çelişiyor.' dedi.

Siyasetin dürüst yapılması gerektiğini vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:

'Kılıçdaroğlu, kendini zorlaya zorlaya mağdur başörtülü bir kızımızın ziyaretine gitmiş. Erbakan hocamızın anma törenine katılıp, Temel Karamollaoğlu'nun yanına oturmuş. Hani bazen 'Dünyaya bir daha gelsem görmem' denir ya, o boyutta bir iş. Kılıçdaroğlu, yıllarca Karamollaoğlu'na iftiralar atmış bir adam. Siyaset bu kadar sahtekarlık kaldırmamalı. Bu kadar onursuzca, bu kadar prensipsizce yapılmamalı. Tayyip Erdoğan 'Siyasetin tek limanı ahlak' diyor. Ne zaman bir kriz olsa, ne zaman bir sorun olsa, sermaye sahiplerine gitmedi, dış odaklara sığınmadı. Her zaman halkına gitti. Nerede CHP zihniyeti nerede Tayyip Erdoğan yönetimindeki AK Parti anlayışı.'

Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin CHP'nin önünü açmak için de gerekli olduğunu dile getiren Erdoğan, 'Kılıçdaroğlu da emekliliğin tadını çıkarsın. Bahçesinde torunlarıyla gezsin. Türkiye'de gerçek anlamda halkına hesap veren bir muhalefet anlayışını tesis etmek içinde bu sistem gerekli.' değerlendirmesinde bulundu.

Programda, TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet ve TÜGVA Kastamonu Temsilcisi Burak Arslan da konuşma yaptı.

Bilal Erdoğan, Kastamonu ziyareti kapsamında TÜGVA Kitap Kafe'nin açılışına da katıldı.
Kaynak: AA