AK Parti İstanbul Milletvekili Külünk Açıklaması
'15 Temmuz'u anlamanın anahtarı İzmir'in işgalindedir. 15 Temmuz'daki kalkışması ile Yunan işgali arasında hiçbir fark yok'
AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, 15 Temmuz darbe girişimiyle İzmir'in Yunanlar tarafından işgal edilmesi arasında hiçbir fark olmadığını belirtti.
Külünk, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu tarafından Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 'Dünyadaki Ekonomik Gelişmelerin Türkiye'ye Etkileri ve İzmir' konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yolunda kararlılıkla yürüyerek hedeflediği ihracat rakamlarına ulaşabileceğini söyledi.
Türkiye'nin 2023 yılında en güçlü 10 ekonomi arasında yer almasına hiç kimsenin itiraz etmeyeceğinin altını çizen Külünk, bu hedeflere ulaşabilmek için yerli üretimin önemine dikkati çekti.
Külünk, Türkiye'yi sürekli kontrol altında tutmak isteyenlerin ekonomik ve siyasi krizler yarattığını, son olarak da darbe girişimine kalkıştığını anlatarak, şunları kaydetti:
'15 Temmuz'u anlamanın anahtarı İzmir'in işgalindedir, bu şehir 15 Temmuz'u anlamanın anahtarıdır. 15 Temmuz'daki kalkışma ile Yunan işgali arasında hiçbir fark yok. Ben biliyorum ki bu şehir, Yunan işgalini geldikleri yere gönderen bu şehir, 15 Temmuz'u en iyi anlayan şehirdir. 15 Temmuz'un hedefi, bize ait olan cumhuriyetin intikamını almaktı. Mustafa Kemal cumhuriyeti bağımsızlık esaslı kurdu. Mustafa Kemal'in cumhuriyeti kurarken, İstanbul'daki İngiliz işgalcilerin eline tutsak edilmek istenen devleti, Anadolu'daki Kuva-i Milliye ruhuyla ayağa kalkarak Ankara'da o devletin bağımsızlığını ilan etti. O günden beri bizden intikam peşindeler. O günden beri bağımsızlığımızı elimizden alma, Türkiye'yi kontrol etme peşindeler. Bize manga muamelesi, sömürge muamelesi yapma peşindeler.'
Ülkelerin haritalarının kurulan masa etrafında yeniden şekillendirildiğini dile getiren Külünk, Türkiye'yi bu masa dışında tutmak isteyenler olduğunu ifade etti.
Külünk, mevcut parlamenter sistemi eleştirerek, 'Türkiye'nin bugüne kadar yaşadıkları sıkıntıların tek başına suçlusu siyasetçiler ve askerler değildir, sistem kaynaklıdır da. Türkiye'de parlamenter ve çok partili sisteme geçerken millete mi sordular? Mustafa Kemal yaşasaydı sistem değişikliğinde partili başkanlık sistemine geçerdi.' dedi.
Kaynak: AA
Külünk, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu tarafından Atatürk Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen 'Dünyadaki Ekonomik Gelişmelerin Türkiye'ye Etkileri ve İzmir' konulu konferansta yaptığı konuşmada, Türkiye'nin yolunda kararlılıkla yürüyerek hedeflediği ihracat rakamlarına ulaşabileceğini söyledi.
Türkiye'nin 2023 yılında en güçlü 10 ekonomi arasında yer almasına hiç kimsenin itiraz etmeyeceğinin altını çizen Külünk, bu hedeflere ulaşabilmek için yerli üretimin önemine dikkati çekti.
Külünk, Türkiye'yi sürekli kontrol altında tutmak isteyenlerin ekonomik ve siyasi krizler yarattığını, son olarak da darbe girişimine kalkıştığını anlatarak, şunları kaydetti:
'15 Temmuz'u anlamanın anahtarı İzmir'in işgalindedir, bu şehir 15 Temmuz'u anlamanın anahtarıdır. 15 Temmuz'daki kalkışma ile Yunan işgali arasında hiçbir fark yok. Ben biliyorum ki bu şehir, Yunan işgalini geldikleri yere gönderen bu şehir, 15 Temmuz'u en iyi anlayan şehirdir. 15 Temmuz'un hedefi, bize ait olan cumhuriyetin intikamını almaktı. Mustafa Kemal cumhuriyeti bağımsızlık esaslı kurdu. Mustafa Kemal'in cumhuriyeti kurarken, İstanbul'daki İngiliz işgalcilerin eline tutsak edilmek istenen devleti, Anadolu'daki Kuva-i Milliye ruhuyla ayağa kalkarak Ankara'da o devletin bağımsızlığını ilan etti. O günden beri bizden intikam peşindeler. O günden beri bağımsızlığımızı elimizden alma, Türkiye'yi kontrol etme peşindeler. Bize manga muamelesi, sömürge muamelesi yapma peşindeler.'
Ülkelerin haritalarının kurulan masa etrafında yeniden şekillendirildiğini dile getiren Külünk, Türkiye'yi bu masa dışında tutmak isteyenler olduğunu ifade etti.
Külünk, mevcut parlamenter sistemi eleştirerek, 'Türkiye'nin bugüne kadar yaşadıkları sıkıntıların tek başına suçlusu siyasetçiler ve askerler değildir, sistem kaynaklıdır da. Türkiye'de parlamenter ve çok partili sisteme geçerken millete mi sordular? Mustafa Kemal yaşasaydı sistem değişikliğinde partili başkanlık sistemine geçerdi.' dedi.