Kadın Liderlik Platformu Zirvesi

Ford Otosan Genel Müdürü Yenigün: '(Kadın istihdamı) Sadece kuralı koymak yetmiyor bu memleketin gerçekleri var. Bu işin önündeki en büyük engel maalesef devlet. Biz atölyelerde (kadın) çalışanları yerleştirdik, ben başka bir göreve gittim, geri dönüp kontrol ettim ki atölye yine erkek dolmuş. Nedenini sorduğumda bana söyledikleri şey 'kanun değişti'. Kadını korumak için bazı atölyelerde kadını çalıştırmayı yasaklamışlar ama İngiltere, Almanya, ABD'de kadınlar o atölyelerde çalışabiliyor' GE Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Özsoy: 'Erkekler taş koyuyorlar, ayrımcılık yapıyorlar. Ben çok mücadele ettim, ama sonuçta ben kazandım. Yüzüme karşı 'kadından satış müdürü olmaz, kadından şu, bu olmaz' denildi. Hala daha dönem dönem bir deneme yapıyorlar ama bu saatten sonra bir şey olmuyor'

Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün, kadın istihdamına ilişkin, 'Sadece kuralı koymak yetmiyor bu memleketin gerçekleri var. Bu işin önündeki en büyük engel maalesef devlet. Biz atölyelerde (kadın) çalışanları yerleştirdik, ben başka bir göreve gittim, geri dönüp kontrol ettim ki atölye yine erkek dolmuş. Nedenini sorduğumda bana söyledikleri şey 'kanun değişti'. Kadını korumak için bazı atölyelerde kadını çalıştırmayı yasaklamışlar ama İngiltere, Almanya, ABD'de kadınlar o atölyelerde çalışabiliyor.' dedi.

Türkiye Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER), Turkish Women's International Network (TurkishWIN) ve UPS'in işbirliğiyle kurulan Kadın Liderlik Platformu (KLP), yeni yılın ilk zirvesini gerçekleştirdi.

Zirvenin açılışında konuşan Ford Otosan Genel Müdürü Yenigün, geçmiş dönemde sanayi, endüstri şirketlerinde kadınların sevilmediğini belirterek, 'Çünkü kadınlar hamile oluyor. Uzaklaşmak zorunda kalıyorlar ve buna engel olamıyorsunuz veya eski görüşe göre erkekler ve kadınlar esasında bir arada olmaması gereken kitle 30-35 yıl öncesi. Bu değişimi oluşturduktan sonraki zamanda şimdi bizim iki grup çalışanımız var. Bir tanesi atölyelerde 3 vardiyalı çalışan grup 7 bin 500 kişi civarında. 2 bin 700 kişide ofis çalışanı dediğimiz beyaz yaka çalışan var. Bu ikisi içinde geçerliydi. Ama daha çok atölye çalışanları arasında hiç kadın yoktu.' diye konuştu.

Kadın ve erkek fırsat eşitliğinin bugünden yarına düzelmesini beklemenin safiyane bir yaklaşım olacağını ifade eden Yenigün, sözlerine şöyle devam etti:

'Yıllar önce bir kural koyduk. 'Atölyelerdeki her 100 başvurunun 25'inin, ofis çalışanlarının başvurusunun yüzde 50'sinin kadın olması lazım' dedik. Ancak bu da bir çözüm değil. Türkiye'de bizim şirket profiline uygun yetişmiş kadın mühendis yok. Biz bunu bundan 2 yıl önce farkettik. Yöneticiler bana gelmeye başladı, 'Böyle bir kural koydun ama biz İŞKUR'a gidiyoruz, oraya gidiyoruz, buraya gidiyoruz ama bulamıyoruz.' 2 sene önce sosyal sorumluluk projesi başlattık. Biz liselere gittik. Şirkette çalışan işçi, memur, yönetici, üst yönetici arkadaşlarımızla, bir STK ve MEB desteğiyle 81 ildeki 81 okula gidip kız öğrencilere 'Siz sadece yönetici sekreteri, hemşire vesaire olmanıza gerek yok siz mühendis olabilirsiniz' diyoruz. Erkek öğrencilere de diyoruz ki 'Siz arkadaşlarınızı motive edeceksiniz'.

Sadece kuralı koymak yetmiyor bu memleketin gerçekleri var. Bu işin önündeki en büyük engel maalesef devlet. Biz atölyelerde (kadın) çalışanları yerleştirdik, ben başka bir göreve gittim, geri dönüp kontrol ettim ki atölye yine erkek dolmuş. Nedenini sorduğumda bana söyledikleri şey 'kanun değişti'. Kadını korumak için bazı atölyelerde kadını çalıştırmayı yasaklamışlar ama İngiltere, Almanya, ABD'de kadınlar o atölyelerde çalışabiliyor. Sadece erkek ya da kadın engel değil, engeller çok fazla.'

Yenigün, her şeye rağmen enseyi karartmamak gerektiğini anlatarak, GSMH’nın artması, Türkiye'nin yaşanabilir huzurlu bir yer olması, çoluk çocuğun kendilerinin yaşadığını yaşamaması için kadın istihdamının yapılması gerektiğini söyledi.

Atölye yöneticiliği yaparken bir kadının kendisine forklift şoförü olmayı istediğini söylediğini belirten Yenigün, 'Arkadaşın iş başvurusunu kabul ettik, eğitime gönderdik. Geldi. Benim korumam altındaydı çünkü öyle olması gerekiyordu. Bir şeyleri yeni yaptığınız zaman onu açığa bırakamazsınız sonra güzel gitti, biz başka işlere daldık falan. Bana 2 sene sonra bu arkadaşımızdan bir mektup geldi. İşten ayrılmış, üzüntüsünü yazıyor. Sonra öğrendim ki diğer forklift şoförü arkadaşlar tahmin edeceğiniz gibi yüzde 99'u erkek, bir oydu kız olan. Onun bu işi yapamayacağını, yaptığı zaman hatalar yaptığını veya yapabileceğini söylediler. Tam olarak toplumsal baskıyı kızın üzerine kurmuşlar.' diye konuştu.

Yenigün, geçen sene Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) tarafından ödül aldıklarını anlatarak, bu ödülü vermelerinin nedeninin kadın erkek eşitliğiyle ilgili politikayı oluşturmak ve bunu organizasyonunu yaymaktan dolayı ödüle layık görüldüklerini, böyle bir ödülün verilmesinden memnun olduklarını kaydetti.

Haydar Yenigün, dünyanın her yerinde eşitsizlik olduğunu, bunun herkesin elinden geldiğince engellemesi gerektiğini dile getirdi.

- 'Adaylarından biri kadın değilse pozisyon sittin sene açık kalacak'

General Electric (GE) Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı ve Üst Yöneticisi (CEO) Canan Özsoy ise 'GE'de kadın ilişkiler ağı platformu var. Bu platformda kadınların yönetici pozisyonlarda gelmesi için iş hayatında başarılarının,eşitliklerinin önünün açılması için neler gerektiği irdeleniyordu. Esnek çalışma saatleri, doğumda destek şimdi bugün standart gördüğümüz şeyler yıllar önce uygulanmaya başlamıştı daha sonra kadınların finansal okuryazarlık, liderlik duruşu ve başka açılardan desteklendiği eğitim platform çıkarıldı.' dedi.

Kadın ilişkiler ağıyla dünyanın pek çok ülkesinde 100 binden fazla kadın üyesi ile ilgili konularda değer yaratmaya, örnek olmaya ve özendirmeye çalıştıklarını belirten Özsoy, 'Gerçekten GE çeşitliliğin kucaklandığı bir yer ama her zaman kadının çalışma hayatında var olması, ileriye gitmesi, liderlik konumlarında bulunabilmesi için sosyokültürel engeller, erkek egemen engeller ve bireysel engeller her zaman mevcut.' şeklinde konuştu.

Özsoy, 'Liderlikte kadın oranında çok iyiyiz. Şu anda sadece beyaz yaka ve mühendis olarak çalışanlara bakarsak yüzde 26-28 oranını bulduk. Ama mavi yakayı dahil ettiğimizde bu oran düşüyor. Bence mavi yakada kadınların çalışmasında bir engel yok.' ifadelerini kullandı.

Engellerin ailede başladığını, birincil hedefin anne ve babaların eğitilmesinden geçtiğini belirten Özsoy, 'Bir kız çocuğunuz eline çekiç ile çivi alıp onunla oynarken 'Bırak evladım' diyorsanız çok yanlış yapıyorsunuz. Eğer kızınız makine mühendisi olmak istiyorsa ve 'ne iş yapacaksın?' diyorsanız yanlış yapıyorsunuz.' dedi.

Özsoy, hangi ülkelerde kadınların çalışma oranının yüksek olduğuna baktığında kreş sorununu ve sosyal yan hakları çözmüş ülkelerin öne çıktığını ifade ederek, hiçbir gelişmekte olan ülkede kadınların çalışma hayatına eşit katılımının olmadığını söyledi.

Çok iyi şirketler ve yöneticilerin de bulunduğunu anlatan Özsoy, 'Maalesef onlar çok düşük bir yüzdeye sahipler. Erkekler taş koyuyorlar, ayrımcılık yapıyorlar. Ben çok mücadele ettim, ama sonuçta ben kazandım. Yüzüme karşı 'kadından satış müdürü olmaz, kadından şu, bu olmaz' denildi. Hala daha dönem dönem bir deneme yapıyorlar ama bu saatten sonra bir şey olmuyor.' diye konuştu.

İnsan kaynaklarındaki arkadaşlarıyla bir anlaşma yaptıklarına işaret eden Özsoy, sözlerine şöyle devam etti:

'Yönetici pozisyonuysa muhakkak en son iki aday bana gelecek, onlardan biri kadın değilse o pozisyon sittin sene açık kalacak, benim bir acelem yok. Bunu yaptıktan sonra bulunamayan kadın adaylar, bulunuyorlar. Ama bazen hakikaten olmuyor. Barajlar bölümünün başına Türkiye Satış Müdürü arıyoruz hidro projeleri için kadın aday bulamadık, sabırla bekliyorum, ya bir yerden kadın aday çıkacak ya da o pozisyon açık kalacak. Bir kere evet derseniz sonra hep kadın aday olmaması için geçerli bir bahane olabilir.'

- '1 milyar dolara yakın kadın müşteri ve girişimciye kredi verdik'

Garanti Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ebru Dildar Edin ise 'Biz Garanti bankası olarak KAGİDER ile 9-10 sene öncesinde kadın konusunu, kadın müşteriyi, kadın girişimciyi bir başlık haline getirdik. Bunun için organizasyonumuzu yeniledik, organizasyonumuzu oluşturduk. Bugüne kadar 1 milyar dolara yakın kadın müşteri ve girişimciye kredi verdik.' diye konuştu.

Kadını eğitim ve sosyal tarafını son derece önemsediklerini belirten Edin, şunları kaydetti:

'Kadınların tercih edeceği banka olmalıyız biz. Müşteri olarak da, çalışan olarak da tercih edeceği banka olmalıyız. Bunun için kadın komitesi kurduk. Kadın komitesinde Kadın ve erkeklerden oluşan üst yöneticilerin ve temsilcilerin olduğu burada amacımız kadınların hangi sektörde çalışacağını bulmak ama bu uzun bir süreç. 20 bin kişiyiz 10-15 milyon müşterimiz var. KOBİ'deki başarıyı bireyselde yaygınlaştırmak. Onlara özel ürünler ve servisler sunmak bunlar bizim ilk önceliklerimiz. Çalışanlara yönelik ise öncelikle kadınların kuvvetlendirilmesi prensiplerini imzaladık. Kadınlar ve erkeklere eşit hakları sağlamak için elimizden geleni yapıyoruz. Kurum olarak bunun altına imzamızı attık.'

Edin bu sene bütün çalışanlara cinsiyet eşitliğine yönelik eğitim vereceklerini belirterek, bilinçsiz ön yargının hem kadınlarda hem de erkeklerde bulunduğunu kaydetti.

Ebru Dildar Edin, kadınların erkekler gibi hareket ettiğinde agresif, erkeklerin ise hırslı olarak tanımlandığını ifade ederek, temeldeki sıfatların ayrıştırılması ve bu konudaki farkındalığın artırılması gerektiğini söyledi.

Boyner Holding İnsan Kaynakları, Kurumsal Sorumluluk ve Sürdürülebilirlikten Sorumlu Başkan Yardımcısı İdil Türkmenoğlu da konunun cinsiyet eşitliği olmadığını demokrasi meselesi olduğunu dolayısıyla iş yerinde demokrasi diye adlandırma yaptıklarını söyledi.

Türkmenoğlu, 'Şirket içi personel yönetmenliğini kaldırdık 6-7 sene önce. İş yerinde anayasamız var.' ifadesini kullandı.

Başkan yardımcısı düzeyinde kadın erkek oranının yüzde 50 olduğunu aktaran Türkmenoğlu, 'Anadolu mağazalarında kadın yönetici yetiştirmekte daha zorlandığımızı gördük. Bazen de iyilikten doğan marazları da gördük. Mesela mağazalarımız 22.00'de kapanıyor. Akşam shiftlerine erken evine gitsin diye kadınları yazmayan, bu durumdan da memnun olan kadınlar gördük. Hiç mağaza kapatmamış gün sonu işlemi almamış bir kadını sen yönetici yaparsınız? Yapmam. Deneyimi kazanmıyor. Önce kadına sor, kadın istiyorsa elbette gündüz çalışsın, ama kadın kariyerinde güçlenmek istiyorsa ona o fırsatı ver ki o seçsin. Küçük toplantılardan sonra oranlar yüzde 10 arttı.' diye konuştu.

KAGİDER Yönetim Kurulu Üyesi Bahar Kayserilioğlu, kadınların iş yaşamına katılamaması ya da yöneticilik pozisyonlarına yükselememesinin önünde hala bir çok engelin bulunduğunu ifade ederek, bu etkenlerin başında kadına atfedilen çocuk bakımı, evin düzeni gibi kültürel kodlanmaların geldiğini söyledi.

Çalışan ya da çalışmak isteyen kadından, iş-yaşam dengesini kurmada erkeğin aksine birden çok rolü üstlenmesi ve her birini de başarıyla yerine getirmesinin beklendiğine dikkat çeken Kayserilioğlu, 'CEO düzeyinde olan kadınlar ilk olarak iş-yaşam dengesini nasıl kurduklarına dair sorular gelmeye devam ederken, erkek CEO'lara bu soruların hiç sorulmaması bunun en net örneklerinden biri.' dedi.
Kaynak: AA