GRAFİKLİ- Yemen'deki Son Durum Ve Tarafların Sahadaki Nüfuz Alanları

Yaklaşık iki yıldır Hadi başkanlığındaki meşru yönetim ile Husiler ve devrik Cumhurbaşkanı Salih yanlıları arasındaki çatışmalara sahne olan Yemen'de, 2016'nın ikinci yarısında taraflar arasındaki güç dengesinin değişimi konusunda durgunluk yaşandı Hükümet güçleri, Husilerin 2014'te başkent Sana'yı ele geçirmesinden sonra geçici başkent ilan edilen Aden'in yanı sıra Lahic, Ebyen ve Dali başta olmak üzere Yemen'in güney vilayetlerinde kontrolü elinde bulunduruyor Hadramevt, Sokotra, ElMehra illerinin tamamı, Marib, Cevf, Şebve ve Taiz illerinin ise büyük bir kısmı hükümet güçlerince kontrol ediliyor Husiler, hükümet güçlerinin hedefindeki Hudeyde kenti başta olmak üzere Tihame bölgesindeki Mahvit, Rayima ve Hacce'nin büyük bir çoğunluğunu da kontrolünde tutuyor. Ayrıca Husiler Sana, Amran, Sada ve Zemar illerini kapsayan Azal Bölgesindeki nüfuzunu da koruyor

ZEKERİYA EL-KEMALİ - Ali Abdullah Salih'in 33 yıllık iktidarına son veren 2011'deki devrimin ardından bir türlü siyasi istikrarın sağlanamadığı Yemen'de, Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi liderliğindeki meşru yönetim 2017'nin ilk aylarında başta Kızıldeniz sahil şeridi olmak üzere stratejik öneme sahip bölgelerde kontrolü sağlayarak, askeri nüfuz alanını kendi lehine çevirmeyi başardı.

Yaklaşık iki yıldır Hadi başkanlığındaki meşru yönetim ile Husiler ve devrik Cumhurbaşkanı Salih yanlıları arasındaki çatışmalara sahne olan Yemen'de, 2016'nın ikinci yarısında taraflar arasındaki güç dengesinin değişimi konusunda durgunluk yaşandı.

Ancak hükümet güçleri, 2017'yi 'zafer yılı' ilan ederek bu yılın başından itibaren Kızıldeniz kıyısındaki Taiz'in stratejik öneme sahip Muha ve Zubab ilçelerini Husilerden almak suretiyle Babul Mendeb Boğazı ve uluslararası geçitlerde güvenliği sağladı.

Hükümet güçlerinin aksine Husiler ve Salih yanlıları yeni yılda daha çok şu ana kadar ellerinde bulunan bölgeleri korumaya dayalı bir strateji izlemekle yetindi.

Yemen'de tarafların şu ana kadar askeri alanda katettiği ilerleme ve nüfuz alanları şu şekilde biçimleniyor:

- Meşru yönetimin kontrolündeki bölgeler

Yönetim yanlısı güçler 2017'ye ülkenin büyük çoğunluğunda kontrolü sağlamış durumda girerken, özellikle Taiz sahil şeridinin kurtarılması, Husilerin uluslararası topluma karşı tehdit unsuru olarak kullandığı en önemli pazarlık gücünün ellerinden alınması açısından, ayrı bir önem taşıyor.

Hükümet güçleri, Husilerin 2014'te başkent Sana'yı ele geçirmesinden sonra geçici başkent ilan edilen Aden'in yanı sıra Lahic, Ebyen ve Dali başta olmak üzere Yemen'in güney vilayetlerinde kontrolü elinde bulunduruyor.

Söz konusu dört vilayetin yanı sıra Hadramevt, Sokotra, El-Mehra illerinin tamamı, Marib, Cevf, Şebve ve Taiz illerinin ise büyük bir kısmı hükümet güçlerince kontrol ediliyor.

Hükümete bağlı birlikler, 7 Ocak'ta Aden'den Babul Mendeb bölgesine kadar uzanan sahil şeridinde denetimin sağlanması ve Taiz'in batısındaki El-Hudeyde ilinden Husilere destek gelmesinin önüne geçilmesi için operasyon başlattı.

Operasyon kapsamında Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçlerinin de desteğini alan hükümet güçleri, Kızıldeniz kıyısında yer alan Taiz'in stratejik öneme sahip Muha ve Zubab ilçelerinin kurtarılmasında ve dünya deniz ticaretinde önemli bir nokta olan Babul Mendeb Boğazı ve uluslararası geçitlerin büyük bir kısmında güvenliğin sağlanmasında başarı elde etti.

Sahil bölgelerinde ilerleme kaydeden ve ülkenin batısındaki El-Hudeyde kentini ele geçirmeyi hedefleyen hükümet güçlerine, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyon güçleri de kentteki Husi mevzilerine yönelik hava saldırılarını artırarak destek veriyor.

Koalisyon güçlerince desteklenen ordu birlikleri, son haftalarda ülkenin Suudi Arabistan sınırındaki Hacce vilayetine bağlı Midi ve Harad ilçelerinde ilerleme kaydetti. Birliklerin ayrıca, Husilerin kalesi sayılan Sada ilinin El-Buka, Bakım ve Alb bölgelerinde de kontrolü sağlamış olması dikkati çekiyor.

Ülkenin kuzeyindeki Cevf kentinde ise geçen seneden bu yana bir değişiklik yaşanmadı. Yönetim yanlısı birlikler kontrol altına aldıkları bölgeleri büyük ölçüde koruyor.

- Husiler ve Salih yanlısı güçler

Yılbaşından bu yana yeni bölgeler elde edemeyen Husiler ile Salih yanlılarının, çatışmaların başladığı ilk aylarda ele geçirdikleri bölgeleri korumaya çalıştığı ancak, hükümet ve koalisyon güçlerinin saldırıları nedeniyle de ciddi darbeler aldığı belirtiliyor.

Hükümet güçlerinin varlık gösterdiği Cevf kentinde Husiler sadece Ez-Zahir ve El-Mutimme ile El-Metun ilçesinin bazı bölgelerini elinde bulunduruyor.

Aynı şekilde güneydeki Şebve kentine bağlı Useylan ve Beyhan ilçelerindeki bazı bölgelerde de hala Husilerin egemenliği devam ediyor.

Husilerin sahada ve müzakere masasında elini güçlendiren en önemli bölge olarak gösterilen Kızıldeniz sahil kesimindeki Midi'den Muha'ya kadar olan hakimiyetinin, bu yıl başında hükümet güçlerinin Muha ve Zubab'da kontrolü sağlaması ile zayıfladığı, dolayısıyla Husilerin güç kaybetmesine neden olduğu belirtiliyor.

Söz konusu bölge, Husilerin lojistik destek sağladığı ve uluslararası geçitleri idare ettiği bağlantı noktalarından biri olması hasebiyle ayrıca dikkati çekiyor.

Husiler, hükümet güçlerinin hedefindeki Hudeyde kenti başta olmak üzere Tihame bölgesindeki Mahvit, Rayima ve Hacce'nin büyük bir çoğunluğunu da kontrolünde tutuyor. Ayrıca Husiler Sana, Amran, Sada ve Zemar illerini kapsayan Azal Bölgesindeki nüfuzunu da koruyor.

- Çatışma bölgeleri

Sana'nın Nehm ilçesi, El-Beyda kenti, Taiz'in Sala, El-Vaziiyye ve Magbene ilçelerinde yönetim yanlısı güçler ile Husiler arasında vur-kaç taktiğine dayalı çatışmalar devam ediyor.

Ayrıca Marib'in Sarvah ilçesi, El-Cevf'in El-Metun ilçesi ile Hacce'nin Harad ilçesinde de çatışmalar devam ederken şu ana kadar söz konusu bölgelerde iki tarafın da birbirine karşı üstünlük sağlayamadığı görülüyor.

- Siyasi çözüm şansının gerilemesi

BM, Yemen'de 2 yıldan fazla süredir devam eden krize çözüm bulmak için oluşturduğu yol haritasını kabul ettirmeyi başaramadı.

Husiler, ele geçirdikleri bölgelerden çekilerek silah bırakmayı reddederken, yönetim yeni seçimler yapılana kadar Cumhurbaşkanı Abdurabbu Mansur Hadi'nin görevine devam etmesini şart koşuyor.

Ayrıca Husilerin iki hafta önce Suudi Arabistan'ın güneyinde bulunan Zahran kentinde BM'ye ait Koordinasyon ve Gerilimi Durdurma Komitesinin merkezini bombalaması, 'barış fırsatlarını da hedef aldığı' şeklinde yorumlandı.

Yemen Özel Temsilcisi İsmail Vild eş-Şeyh Ahmed, Husilerin burayı hedef almasını kınayarak, 'Söz konusu saldırı bir iyi niyet göstergesi değil.' ifadesini kullandı.
Kaynak: AA