'İş Dünyasında Yeni Soluk Açıklaması Arabuluculuk' Konferansı İstanbul'da Düzenlendi

Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürü ve Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar, arabuluculukta çözüme kavuşan uyuşmazlığın 23 bin 500 civarında olduğunu, bu oranların yüzde 91’inin işçi-işveren uyuşmazlığı olduğunu söyledi.

'İş Dünyasında Yeni Soluk Açıklaması Arabuluculuk' Konferansı İstanbul'da Düzenlendi


Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) ile Türkiye Gıda Sanayi İşverenleri Sendikası (TUGİS) işbirliğinde ’İş Dünyasında Yeni Soluk: Arabuluculuk’ konulu konferans Üsküdar’da düzenlendi.

Yeni iş mahkemeleri yasası doğrultusunda işçi ve işveren arasındaki anlaşmazlıkların çözümünde arabuluculuk sisteminin yasal zorunluluk haline geldiğini anımsatan Öztatar, dünya genelinde arabuluculuğun 160 ülkede faaliyet gösterdiğini, Türkiye’nin 161’inci ülke olduğunu belirtti.



"23 bin 500 uyuşmazlık çözdük"

Arabuluculuğun dünyada bu kadar rağbet göstermelerin sebebi adalete hızlı erişimin adı olduğuna değinen Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürü ve Arabuluculuk Daire Başkanı Hakan Öztatar, “Bugün bir davayı ancak 200 gün ile 400 arasındaki bir süreçte ancak sonuçlandırabiliriz. Çünkü dava süreci bir usuller zincirine aittir. Nedir? Dava dilekçesi, cevap dilekçesi. Keşif yapacak ihtiyacı varsa, bilirkişi incelemesi yaptıracak, hatta hakimin hükmü yazması 15 günlük bir süreye tabi. Bütün bunlar bir süreye tabi. Bunları aşamazsınız. Eğer mahkemeye gittiyseniz bu yargılama usulüne uymak zorundasınız. Oysa biz 23 bin 500 uyuşmazlık çözdük, bunların yüzde 93’ünü bir günde ve bir günden daha az bir zamanda çözdük. Arabuluculuk sizin adalete hızlı şekilde erişmenizi sağlayan bir süreç oluyor” dedi.



Arabuluculukta taraflar kendi kararlarını kendileri verdiğinin altını çizen Öztatar, "Kesinlikle arabulucu karar veren bir mekanizma değil. Arabuluculuk sisteminde kontrol tamamen sizde, kararı siz vereceksiniz. Bu anlamda baktığımızda arabuluculuk, mahkemeden ve tahkimden farklı bir müessese olarak karşımıza çıkıyor. Arabuluculuk sürecinde gizliliğin esastır. Gizliliği ihlal etmek cezai sorumluluğu olduğu kadar hukuki sorumluluğu da gerektirir. Arabulucu o sebeple en başta uyarır. Der ki; ’arabuluculuk sürecinde kullanılan kelimeler, kabuller, her şey burada kalır. Kesinlikle dışarıda konuşamazsınız. Eğer gizlilik anlaşmasını bozarsanız cezası 6 aydan başlıyor" ifadelerine yer verdi.

Öztatar, halihazırda 108 adliye içinde arabuluculuk bürosu kurulduğunu, arabuluculuk bürosu bulunmayan yerlerde de Sulh Hukuk Yazı İşleri Müdürleri’nin bu işlemleri yürüteceğini söyledi.



“Anlaşma halinde ücreti Adaelet Bakanlığı ödeyecek”

Arabuluculukta kimin haklı olduğu değil tarafların menfaatinin önemli olduğunu belirten Öztatar, “İş dünyasının diğer istediği başka bir şey nedir? Masraflar. Arabuluculukta masraflar bakımından daha uygun bir süreç. Neden? Dava açtığınız da karşınıza yüzde 7 oranında bir harç çıkar. Ama bu yöntemle hiçbir masraf çıkmaz. Çünkü arabuluculukta kimin haklı olduğu değil tarafların menfaatidir. Eğer iş veren arabuluculuk günü işçi ile bir araya gelmezse haklı çıksanız bile yargılama gideri ve vekalet ücretine tabii olursunuz. Bir araya gelirseniz 1 ay içerisinde anlaşamazsanız dava yolu açılıyor. Anlaşmama halinde ücreti 2 saate kadar olan görüşmeleri Adalet Bakanlığımız ödeyecek. Anlaşmanız halinde ödeyeceğiniz ücret arabuluculuk ücreti ilk 25 bine kadar yüzde 6 bir ücret” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA