Başbakan Yıldırım: Dinamik bir iş gücüne sahibiz

Başbakan Binali Yıldırım, Güney Kore'nin başkenti Seul'de Kore iş dünyası temsilcileriyle akşam yemeğinde bir araya geldi. Yıldırım, burada iki ülke işadamlarına hitap etti.

Başbakan Yıldırım: Dinamik bir iş gücüne sahibiz
Başbakan Binali Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle;

Türkiye'yi çevreleyen 4 saatlik uçuş ile 1 milyar 600 milyonluk nğfusa erişilebilen, yıllık 30 trilyon dolarlık gayri safi hasılaya sahip bir coğrafyada da iş imkanı anlamlarına geliyor. Bu bakımdan türkiye bölgesel anlamda iş yapmak için ideal bir yer.

Reformlar, yapısal değişiklikler ve yatırım ortamını iyileştirici tedbirler, teşvikler küresel anlamda doğrudan yatırımları da ciddi anlamda artırdı.

2002 öncesi ülkemizde ortalama yılda 1 milyar dolarlık küresel yatırım yapılabiliyor iken, son 15 yılın ortalaması aşağı yukarı 13-14 milyar dolar arasında gerçekleştirmektedir.

Ayrıca tabii Türkiye var olan siyasi istikrar sayesinde de 2002'den 2012Eye kadar ortalama 5.6 oranında büyümeyi başarmıştır. Küresel krize rağmen bunu gerçekleştirdi. İstikrar çok önemli, güven çok önemli, yatırımcı için ön görülebilirlik çok önemli... Bunlar ülkemizde mevcuttur.

Geçtiğimiz 15 yılda Türkiye 3 kat büyüdü. 2002 yılında kişi başı milli gelir 3 bin 200 dolar civarındayken, bugün 10 bin 800 doları geçmiştir. Dinamik bir iş gücüne sahibiz. Yaş ortalaması 30 civarındadır, genç ve dinamik nüfusa sahibiz.

Bilişime yakın yaş ortalamasına sahip bir iş gücü var bu da Kore ile iş yapmasına yakın diye düşünüyoruz.

Altyapı ve üretimde, orta ve yüksek teknolojilere yönelik araştırma geliştirme faaliyetlerinde de ciddi kararlar alan ülke konumunda. Teknoparklarımıza da ciddi anlamda destekler veriyoruz. Son 15 yılda 2 katın üzerine çıkmış vaziyette, ayırdığımız kaynak. Türkiye'nin etrafındaki ülkelere bunların sağlanması...

Türkiye bir hukuk devleti, her türlü yatırım kanunlarının anayasalarının güvencesi altındadır. Bunun Kore'de iş yapan firmalarımız bilir. Ben burada 80'li yıllardan beri Türkiye'de iş yapan firmalar biliyorum. Dolayısıyla önümüzde büyük fırsatlar var. Cumhuriyetin 100. yılına doğru giderken iddialı hedeflerimiz var. Bilgi ve bilişim teknolojilerinde, savunma sanayilerinde ciddi yatırım fırsatlarımız mevcut. Bunların tamamını bütçe imkanları ile yapmamız söz konusu değil. Genel bütçenin birçok alanda ihtiyaç var. Özellikle büyük ölçekli projeleri genel bütçeden finansmanını düşünmüyoruz. Geçtiğimiz 15 yılda önemli altyapı projelerini yaklaşık 60 milyar dolar PPP, kamu-özel sektör işbirliği ile gerçekleştirdik. Yapacağımız yatırımların 3'te birini de böyle gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz.

Topu topu 7 milyar doların altında ticaret hacmine sahibiz fakat hem miktar olarak çok düşük hem de denge de bozulmuş vaziyette. Halbuki Türkiye-Kore arasında 10-15 milyar dolar karşılıklı ticaret başarılabilecek bir hedeftir.

Şuan da 1'e 10 kat Türkiye'nin aleyhine gelişmiş vaziyettedir. Zaman içerisinde telafi edecek şekilde yatırım yapılmasında fayda var. Türkiye teknoloji ürünleri ithal ediyor, Türkiye daha fazla Türk firmalar ile daha fazla yatırım yaparsa fark kapanmış olur. İki ülke arasındaki ticaret sağlanmış olur.

Kore firmaları elektrik ve enerji projelerinde önemli ölçüde yer alıyorlar ve bundan sonra da devamlı bu varlıklarının artmasını arzu ediyoruz. Gereken her türlü desteği veriyoruz, vermeye devam edeceğiz.