Tarihi Bedestenin 'Antikacı' Çaycısı

Tekirdağ'da yaşayan 69 yaşındaki Halim Balta, 37 yıldır topladığı yüzlerce antika eşyayı, işlettiği 20 metrekarelik çay ocağında sergiliyor Çaycı Balta:'Babamızdan, dedelerimizden, annelerimizden kalan eşyalarımız vardı. İlk onlarla başladı merakım. Daha sonra onlara sahip çıkmak için biriktirmeye başladım'

Tekirdağ'da yaşayan 69 yaşındaki Halim Balta, 37 yıldır topladığı yüzlerce antika eşyayı, işlettiği çay ocağında sergiliyor.

Balta, Kanuni Sultan Süleyman'ın sadrazamı ve damadı Rüstem Paşa tarafından 1553'te Mimar Sinan'a yaptırılan tarihi Rüstem Paşa Bedesteni'deki 20 metrekarelik çay ocağında 16 yıldır mesleğini sürdürüyor.

Sabah erken saatte ocağı açıp çayını demleyen Balta, bedesten esnafı ve çevredeki esnaflara çay dağıtıyor.

Halim Balta'nın 37 yıl önce dedelerinden kalan eşyaları biriktirerek başlayan tarihi eser merakı dolayısıyla tabureden lambaya, tepsiden paspasa, fotoğraf makinesinden kameralara, halıdan örtülere kadar bir çok eşya bulunan çay ocağı, hatıralarla dolu antikalar arasında demli bir çay içmek isteyen vatandaşlar tarafından tercih ediliyor.

Biriktirdiği yüzlerce antikayı ilk başlarda evinde muhafaza eden Balta, 16 yıldır işlettiği çay ocağında sergilediği eşyaları gelecek nesillerle paylaşmayı amaçlıyor.

Halim Balta, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çay ocağında sergilediği antikaların dükkanına da ayrı bir hava kattığını söyledi.

Her gün antika eşyalarını görecek olmanın verdiği mutlulukla işe geldiğini ifade eden Balta, "Babamızdan, dedelerimizden, annelerimizden kalan eşyalarımız vardı. İlk onlarla başladı merakım. Daha sonra onlara sahip çıkmak için biriktirmeye başladım. Burasını açtıktan sonra eşyaları burada biriktirmeye başladım. O günden sonra eşyaları burada sergiliyorum."ifadelerini kullandı.

-"Eşyaların 100 yıllık tarihi geçmişi var"

Balta, eşyaların manevi değerinin kendisi için çok büyük olduğunu, onlara maddi değer biçemeyeceğini dile getirerek şunları kaydetti:

"Daha önceden kahvehanem vardı. Daha sonra bu çay ocağını açtım. 16 yıldır burada işime devam ediyorum. Akrabalarım da ellerinde olan eski eşyaları bana hediye etti. Ninelerimizin, dedelerimizin kullandığı eşyalar olduğu için 100 yıllık tarihi geçmişi vardır eşyaların. O tarihten bugüne kadar olan eşyalar burada. Sabah dükkanı açınca bunları görünce çok mutlu oluyorum. Geçmişi, annelerimiz, babalarımızı tarihimizi hatırlıyorum. Sabahtan erkenden gelip dükkanımı açıyorum ve bunların içerisinde mutlu zaman geçiriyorum."

Eşyaları gelecek nesillere miras bırakmak istediğini belirten Balta, şunları söyledi:

"Benim için para çok önemli değil önemli olan bunların içinde mutlu yaşamak ve bu eşyaları geleceğe taşımak. Eşyalarımı görmeyince mutsuz oluyorum. Buraya çay içmeye gelen vatandaşlarda burada çok mutlu oluyor. Burada geçmişe gittiklerini söylüyorlar. Bazıları da torunlarını getirip burada geçmişte yaşadıklarını anlatıyor. Geçmişimize sahip çıktığım için bana da teşekkür ediyorlar."

Bazen de dükkana gelmeden her gün acaba "eşyalarıma zarar gelmiş mi?", "hırsız falan girmiş midir?" diye huzursuz olduğunu aktaran Balta, geçmiş döneme ait eşya bulunca alıp dükkanında biriktirmeye devam edeceğini ifade etti.

Kaynak: AA