Omuz donduran 4 neden!

Omuzlarda başlayan ağrılar, günlük hayattaki sıradan hareketleri bile zaman zaman eziyete çevirebiliyor. Hareket kısıtlığına yol açan bu ağrıların bir nedeni de omuz donması.

Omuz donduran 4 neden!
Omuz eklemi, vücudun hareket açıklığı en fazla olan eklemi. Günlük hayattaki hareketlerin birçoğunda omzun bu özelliğinden faydalanıyoruz.
Donuk omuz hastalığı ise adından da anlaşılacağı gibi omuz hareketlerinin ciddi anlamda kısıtlandığı ve ağrının eşlik ettiği bir durum.

Toplumun yaklaşık yüzde 2'sinde görülen ve en sık 40-70 yaş arasında ortaya çıkan bu hastalığa kadınlarda daha sık rastlanıyor. Her 10 hastadan yaklaşık 7'si kadın.

“Sıklıkla kişiler üşüttükleri için omuzlarının ağrıdığını düşünerek tedavide zaman kaybedebiliyor” diyen Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Prof. Dr. Ata Can Atalar, donuk omuz sorunundan korunmada en etkili önlemler hakkında şunları söylüyor:

“Düzenli egzersiz yapmak, fazla kilolardan kurtulmak, her gün düzenli olarak omuz ve kürek kemiği çevresindeki kasları germe ve esnetme hareketleri yapmak.”

Dr. Atalar, donuk omuz sorununa yol açabilen 4 etkeni ise şöyle anlatıyor:

Omuzun travma sonrası uzun süre sabit tutulması: Donuk omuzun en önemli nedenlerinden biri, kişinin hayatının bir döneminde kırığa yol açmasa bile düşme, çarpma gibi travmalar sonrasında, omuzunu uzun süre sabit tutmuş olması. Gerek ağrıdan dolayı gerekse uzun süre omuzun sabit tutulması donuk omuza yol açabiliyor. Bu yüzden omuz hareketlerini korumak için travma sonrasında ortopedi hekiminizin izin verdiği en erken dönemde bir başkasının veya sağlam kolunuzun desteği ile uygun egzersizleri yaparak omuz hareket açıklığınızı korumaya dikkat edin.

Kronik hastalıklar: Diyabet hastalığı donuk omuz riskini artırıyor. Öyle ki diyabet hastalarında donuk omuz sorunu 5 kat daha sık görülüyor, tedavisi de daha zor olabiliyor. Kalp ve damar hastalıkları, tiroit bozuklukları ve trigliserid (yağ) düzeylerinin yüksek olması da riski artırıyor. Bu hastalarda kan şekeri ve yağ düzeyleri, hormon düzeyleri kontrol altına alınmalı. Boyun fıtığı olanlarda, kalp krizi veya inme geçirenlerde bağışıklık hastalığı olanlarda da görülme sıklığı artıyor. Bu hastaların donuk omuz hastalığı konusunda uyanık olmaları ve hareket kısıtlılığını fark ettiklerinde ortopedi hekimine başvurmayı ihmal etmemeleri gerekiyor. Aynı zamanda kalp ve göğüs cerrahisi ve meme cerrahisi sonrasında da görülme riski artıyor.

Omuz kireçlenmesi: Omzun kendi içindeki hastalıklar da ikincil olarak donuk omuz gelişmesine neden olabiliyor. Omuz rotator manşet kaslarının tam veya kısmi yırtıkları, omuz tendonlarında kalsiyum birikmesi, omuz kireçlenmesi gibi hastalıklar zamanında ve uygun tedavi edilmediği takdirde donuk omuz gelişebiliyor.

Geçirilen ameliyatlar: Kas yırtılması veya kırık gibi bir nedenden dolayı geçirilen omuz ameliyatları sonrasında da donuk omuz görülebilir. Aslında donuk omuz gelişmesindeki temel etken burada da omuzun uzun süre sabit tutulmasıdır. Bu gibi ameliyatlardan sonra mümkün olan en kısa sürede ortopedi hekiminizin yönlendirmesiyle fizyoterapist eşliğinde destekli hareketlere başlanmalı ve uzun süre hareketsiz kalınmamalıdır.

DONUK OMUZ BU BELİRTİLERLE KENDİNİ GÖSTERİYOR!

Dinlenme halindeyken de geçmeyen ağrı.
Gece uykuya dalmayı zorlaştıran şiddetli ağrı.
Gün boyu şiddetli omuz ağrısı.
Omuz hareketlerinin kısıtlanmaya başlaması.
Basit günlük hareketlerin kısıtlanması. (giyinme, elini sırtına götürme, saç yıkama, raftan eşya alma vb.)

DONUK OMUZ NASIL ÇÖZÜLEBİLİR?

Donuk omuz tedavisinde öncelik ilaçlara veriliyor ve fizik tedavi yapılıyor. İlk olarak omuzdaki ağrı ve yangıyı kontrol etmek için ağızdan ilaç tedavisi düzenlendiğini belirten Dr. Atalar, “Bazı durumlarda eklem içine enjeksiyonlar yapılabilir. İlaç tedavisi ile beraber ağrı ve hareket kısıtlılığına yönelik fizik tedavi uygulamaları yapılır. Bu tedavilere yanıt alınamadığı durumlarda kapalı ameliyat ile (artroskopi) eklem kapsülünün gevşetilmesi ile başarılı sonuçlar alınmaktadır. Cerrahi müdahale sonrasında da fizik tedavi önemli rol oynamaktadır” diyor.