TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan Açıklaması
'Bu ülkede alnı secdeye gittiği için insanlara gerici diyenler ne uçak yaptırdılar ne araba yaptırdılar. Ama bu ülkede alnı secdeye gidenler 15 Temmuz'da dünya demokrasi tarihine geçecek bir iş yaptılar'
Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Bilal Erdoğan, "Bu ülkede alnı secdeye gittiği için insanlara gerici diyenler ne uçak yaptırdılar ne araba yaptırdılar. Ama bu ülkede alnı secdeye gidenler 15 Temmuz'da dünya demokrasi tarihine geçecek bir iş yaptılar." dedi.
Erdoğan, TÜGVA Diyarbakır İl Temsilciliğince düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, TÜGVA'nın Türkiye'nin 81 il ve 259 ilçesinde teşkilatlanmasını tamamladığını bildirdi.
Vakfın, kurulduğu 2014 yılından beri çeşitli faaliyetlerle milyonlarca gence, vakfın gönüllü sayısının da 50 bine ulaştığını belirten Erdoğan, "Bugün Türkiye'de milyonlarca gencimiz var ve TÜGVA bütün gençlerimizi kucaklamayı hedefliyor. Sadece bir zümrenin, grubun, hizibin değil bütün Türkiye'nin gençlik hareketi." ifadesini kullandı.
Dünyanın çok enteresan zamanlardan geçtiğine işaret eden Erdoğan, Kuzey Kore'de nükleer bomba denemesi dolayısıyla nükleer savaşın endişesinin dile getirildiğini, Ortadoğu'da Irak ve Suriye'nin geldiği durumda bir belirsizlik olduğunu ve bugüne kadar milyonun üzerinde insanın hayatından olduğunu aktardı.
Bilal Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Öbür taraftan Amerika'nın ve Avrupa'nın iç siyasetlerinde ciddi meseleler, ciddi sorunlar konuşuluyor. Bir yandan dünya terörle mücadele ederken bir yanda bakıyorsunuz Las Vegas'ta bir Amerikalı kalkıyor 59 kişiyi kurşuna diziyor. Tabi buna 'terör' denmiyor, buna ne dendiğini daha bulamadılar. Bazen işlerine gelmeyince darbeye 'darbe' demiyorlar, teröre 'terör' demiyorlar. İşte bugün Belçika'da, bağımsızlık peşinden koşan Katalanya liderini teslim aldılar. Bakalım İspanya'ya verecekler mi? Neden, Türkiye'deki terör eylemlerine katılmış insanları Türkiye'ye vermiyorlar? Herhalde orada da vermezler diye düşünüyorum, bekleyip göreceğiz."
- "İçimizdeki gönül zenginliğini söküp atamamışlar"
Dünyaya demokrasi, özgürlük, insan hakları getireceği düşünülen sistemlerin başarısız olduğunu savunan Erdoğan, Batılı ülkelerin bu terminolojiyi bölerek, parçalayarak ülkelerin içişlerini karışmakta kullandıklarına işaret etti.
Erdoğan, milli gelire oranla dünyada en çok dış yardımı yapan ülkelerin başında Türkiye'nin yer aldığını vurgulayarak, "En zengin biz miyiz, değiliz ama ecdadın ruhu demek ki kolay kolay silinmiyor. Yüz yıl da iki yüz yıl da üstünden geçse bu içimizdeki gönül zenginliğini söküp atamamışlar. Söküp atamamışlar ki bugün dünyada yardım, dış yardım, mültecilerin korunup kollanması, bir yerde zulüm varsa buna karşı durma denince herkesin aklına Türkiye gelir oldu. Bunun nedeni, Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan bize böyle bir yolu açtığı için." ifadesini kullandı.
"Gençler; teknolojide, bilimde, fende en ileri noktaya biz gelmeliyiz ki bu zulüm düzenine alternatif bir düzlem oluşabilsin." diyen Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bize gerici diyenleri utandırdık mı 15 yılda? Bu ülkede alnı secdeye gittiği için insanlara gerici diyenler ne uçak yaptırdılar ne araba yaptırdılar. Ama bu ülkede alnı secdeye gidenler 15 Temmuz'da dünya demokrasi tarihine geçecek bir iş yaptılar, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle."
- 15 Temmuz darbe girişimi
Erdoğan, Batı medyasının Çin'deki Tiananmen Meydanı’nda tankın önünde duran kişinin fotoğrafını o günden bugüne kadar kullandığını anımsatarak, Türkiye'deki 15 Temmuz darbe girişimini görmezden gelmeye çalıştığına dikkati çekti.
Bilal Erdoğan, şu görüşlere yer verdi:
"Peki nerede 15 Temmuz'un resimleri. 15 Temmuz'da bırakın tankın önünde durmayı bir kişi, iki tankın altına yattı be. Nerede bunun resimleri Batı'da? Hani bunların adaleti, hani bunların özgürlük, demokrasi, insan hakları lafları ne oldu? O resimleri hiçbir yerde göstermediler çünkü Türkiye'nin güçlenmesini istemiyorlar. Çünkü Türkiye ne zaman ki güçlendi bunların tekerleğine çomak soktu. Türkiye'ye, Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'a neden bu kadar saldırıyorlar. Bu milletin gerçek anlamda bağımsız olmasına tahammül edemiyorlar. Devamlı aramıza fitne, nifak tohumlarını ekmek istiyorlar. Kardeşi kardeşe vurdurmak istiyorlar. İnadına omuz omuza duracağız."
Malazgirt'te, Kudüs, İstanbul ve Viyana önlerinde omuz omuza, yan yana, sırt sırta dövüştüklerini vurgulayan Erdoğan, "Şimdi ne oluyor da bizim aramıza bu oyunları, bu nifakları böylesine sokabiliyorlar. Bizi birleştiren bizi kardeş yapan inancımız, tevhid dinine mensup oluşumuz. Şimdi bakıyorsunuz, inançsız neye inandığı belli olmayan değişik değişik türler türettiler. Bunları bin yıla aşkın bir inancın bir yüce dinin sancaktarlığını yapan topraklarda yaptılar. Şimdi bu gençlik buna bir son verir mi? Yeniden bizi biz yapan bize şeref kazandıran değerler üzerinde geleceğimizi inşa etmemiz lazım. Onun için de Türkiye Gençlik Vakfımızın çalışmaları çok önemli." ifadesini kullandı.
-"Bu gençlik 21. yüzyıla damgasını vurur"
TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Erdoğan, bugün gençlerin çalışmalarına olanak tanıyan, önünü açan güçlü bir iktidarın olduğuna dikkati çekti.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu gençlik 21. yüzyıla damgasını vurur çünkü bütün ümmet Türkiye'ye bakıyor, dünyadaki Müslüman olmayan mazlumlar dahi buraya bakıyor. Çünkü artık Batı'nın merhameti yok ki. Mehmet Akif boşu boşuna vahşetten bahsetmiyor Batı deyince. Çünkü hep kan akıtmış, hep zulüm etmiş, hep milleti millete kırdırmış. Onun için bizim inancımızın gereği olan barış ve adalet ortamını önce ülkemizde, bölgemizde ve bütün dünyada tesis etmek için çalışmamız lazım."
-"Gençlere dönük bütün alanlarda özel bir gayret sergiliyoruz"
Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da Türkiye'nin en büyük zenginliğinin, güvencesinin ve geleceğinin gençler olduğunu vurguladı.
Bir toplumun en büyük değeri olan gençlerini iman, İslam ve bu noktadaki ahlak değerleriyle buluşturmadıkça, gelece güven duymanın mümkün olmadığına işaret eden Güzeloğlu, şunları kaydetti:
"Bugün Türkiye'de bütün bu değerler üzerinde yükselen, devam eden, halisane süren bir gayret, bir büyük heyecan var. Cumhurbaşkanımızın vizyoner liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti kararlı ve emin adımlarla bölgesinde ve küresel ölçekte belirleyen ve yönlendiren bir ülke olarak her geçen gün emin adımlarla yoluna devam ediyor. Bu yolculuğumuzda en büyük güvencemiz gençler olduğunu bilerek gençlere dönük bütün alanlarda özel bir gayret sergiliyoruz. Devlet olarak ortaya koyduğumuz gayreti tamamlamak, taçlandırmak adına da TÜGVA'nın çabalarını ayrıca önemli ve gayret edilecek bir zenginlik olarak görüyoruz."
TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet ve İl Temsilcisi Mahmut Yağmur da birer konuşma yaptı.
Etkinliğe, AK Parti milletvekilleri Galip Ensarioğlu ve Ebubekir Bal, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cumali Atilla, Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Talip Gül ve çok sayıda davetli katıldı.
Erdoğan, daha sonra il temsilciliği bahçesinde ok atışı gerçekleştirdi.
Daha sonra bir otele geçen Erdoğan, burada il protokolü ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle basına kapalı yemekli bir toplantıya katıldı.
Kaynak: AA
Erdoğan, TÜGVA Diyarbakır İl Temsilciliğince düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, TÜGVA'nın Türkiye'nin 81 il ve 259 ilçesinde teşkilatlanmasını tamamladığını bildirdi.
Vakfın, kurulduğu 2014 yılından beri çeşitli faaliyetlerle milyonlarca gence, vakfın gönüllü sayısının da 50 bine ulaştığını belirten Erdoğan, "Bugün Türkiye'de milyonlarca gencimiz var ve TÜGVA bütün gençlerimizi kucaklamayı hedefliyor. Sadece bir zümrenin, grubun, hizibin değil bütün Türkiye'nin gençlik hareketi." ifadesini kullandı.
Dünyanın çok enteresan zamanlardan geçtiğine işaret eden Erdoğan, Kuzey Kore'de nükleer bomba denemesi dolayısıyla nükleer savaşın endişesinin dile getirildiğini, Ortadoğu'da Irak ve Suriye'nin geldiği durumda bir belirsizlik olduğunu ve bugüne kadar milyonun üzerinde insanın hayatından olduğunu aktardı.
Bilal Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
"Öbür taraftan Amerika'nın ve Avrupa'nın iç siyasetlerinde ciddi meseleler, ciddi sorunlar konuşuluyor. Bir yandan dünya terörle mücadele ederken bir yanda bakıyorsunuz Las Vegas'ta bir Amerikalı kalkıyor 59 kişiyi kurşuna diziyor. Tabi buna 'terör' denmiyor, buna ne dendiğini daha bulamadılar. Bazen işlerine gelmeyince darbeye 'darbe' demiyorlar, teröre 'terör' demiyorlar. İşte bugün Belçika'da, bağımsızlık peşinden koşan Katalanya liderini teslim aldılar. Bakalım İspanya'ya verecekler mi? Neden, Türkiye'deki terör eylemlerine katılmış insanları Türkiye'ye vermiyorlar? Herhalde orada da vermezler diye düşünüyorum, bekleyip göreceğiz."
- "İçimizdeki gönül zenginliğini söküp atamamışlar"
Dünyaya demokrasi, özgürlük, insan hakları getireceği düşünülen sistemlerin başarısız olduğunu savunan Erdoğan, Batılı ülkelerin bu terminolojiyi bölerek, parçalayarak ülkelerin içişlerini karışmakta kullandıklarına işaret etti.
Erdoğan, milli gelire oranla dünyada en çok dış yardımı yapan ülkelerin başında Türkiye'nin yer aldığını vurgulayarak, "En zengin biz miyiz, değiliz ama ecdadın ruhu demek ki kolay kolay silinmiyor. Yüz yıl da iki yüz yıl da üstünden geçse bu içimizdeki gönül zenginliğini söküp atamamışlar. Söküp atamamışlar ki bugün dünyada yardım, dış yardım, mültecilerin korunup kollanması, bir yerde zulüm varsa buna karşı durma denince herkesin aklına Türkiye gelir oldu. Bunun nedeni, Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan bize böyle bir yolu açtığı için." ifadesini kullandı.
"Gençler; teknolojide, bilimde, fende en ileri noktaya biz gelmeliyiz ki bu zulüm düzenine alternatif bir düzlem oluşabilsin." diyen Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Bize gerici diyenleri utandırdık mı 15 yılda? Bu ülkede alnı secdeye gittiği için insanlara gerici diyenler ne uçak yaptırdılar ne araba yaptırdılar. Ama bu ülkede alnı secdeye gidenler 15 Temmuz'da dünya demokrasi tarihine geçecek bir iş yaptılar, genciyle, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle."
- 15 Temmuz darbe girişimi
Erdoğan, Batı medyasının Çin'deki Tiananmen Meydanı’nda tankın önünde duran kişinin fotoğrafını o günden bugüne kadar kullandığını anımsatarak, Türkiye'deki 15 Temmuz darbe girişimini görmezden gelmeye çalıştığına dikkati çekti.
Bilal Erdoğan, şu görüşlere yer verdi:
"Peki nerede 15 Temmuz'un resimleri. 15 Temmuz'da bırakın tankın önünde durmayı bir kişi, iki tankın altına yattı be. Nerede bunun resimleri Batı'da? Hani bunların adaleti, hani bunların özgürlük, demokrasi, insan hakları lafları ne oldu? O resimleri hiçbir yerde göstermediler çünkü Türkiye'nin güçlenmesini istemiyorlar. Çünkü Türkiye ne zaman ki güçlendi bunların tekerleğine çomak soktu. Türkiye'ye, Liderimiz Recep Tayyip Erdoğan'a neden bu kadar saldırıyorlar. Bu milletin gerçek anlamda bağımsız olmasına tahammül edemiyorlar. Devamlı aramıza fitne, nifak tohumlarını ekmek istiyorlar. Kardeşi kardeşe vurdurmak istiyorlar. İnadına omuz omuza duracağız."
Malazgirt'te, Kudüs, İstanbul ve Viyana önlerinde omuz omuza, yan yana, sırt sırta dövüştüklerini vurgulayan Erdoğan, "Şimdi ne oluyor da bizim aramıza bu oyunları, bu nifakları böylesine sokabiliyorlar. Bizi birleştiren bizi kardeş yapan inancımız, tevhid dinine mensup oluşumuz. Şimdi bakıyorsunuz, inançsız neye inandığı belli olmayan değişik değişik türler türettiler. Bunları bin yıla aşkın bir inancın bir yüce dinin sancaktarlığını yapan topraklarda yaptılar. Şimdi bu gençlik buna bir son verir mi? Yeniden bizi biz yapan bize şeref kazandıran değerler üzerinde geleceğimizi inşa etmemiz lazım. Onun için de Türkiye Gençlik Vakfımızın çalışmaları çok önemli." ifadesini kullandı.
-"Bu gençlik 21. yüzyıla damgasını vurur"
TÜGVA Yüksek İstişare Kurulu Üyesi Erdoğan, bugün gençlerin çalışmalarına olanak tanıyan, önünü açan güçlü bir iktidarın olduğuna dikkati çekti.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu gençlik 21. yüzyıla damgasını vurur çünkü bütün ümmet Türkiye'ye bakıyor, dünyadaki Müslüman olmayan mazlumlar dahi buraya bakıyor. Çünkü artık Batı'nın merhameti yok ki. Mehmet Akif boşu boşuna vahşetten bahsetmiyor Batı deyince. Çünkü hep kan akıtmış, hep zulüm etmiş, hep milleti millete kırdırmış. Onun için bizim inancımızın gereği olan barış ve adalet ortamını önce ülkemizde, bölgemizde ve bütün dünyada tesis etmek için çalışmamız lazım."
-"Gençlere dönük bütün alanlarda özel bir gayret sergiliyoruz"
Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da Türkiye'nin en büyük zenginliğinin, güvencesinin ve geleceğinin gençler olduğunu vurguladı.
Bir toplumun en büyük değeri olan gençlerini iman, İslam ve bu noktadaki ahlak değerleriyle buluşturmadıkça, gelece güven duymanın mümkün olmadığına işaret eden Güzeloğlu, şunları kaydetti:
"Bugün Türkiye'de bütün bu değerler üzerinde yükselen, devam eden, halisane süren bir gayret, bir büyük heyecan var. Cumhurbaşkanımızın vizyoner liderliğinde Türkiye Cumhuriyeti kararlı ve emin adımlarla bölgesinde ve küresel ölçekte belirleyen ve yönlendiren bir ülke olarak her geçen gün emin adımlarla yoluna devam ediyor. Bu yolculuğumuzda en büyük güvencemiz gençler olduğunu bilerek gençlere dönük bütün alanlarda özel bir gayret sergiliyoruz. Devlet olarak ortaya koyduğumuz gayreti tamamlamak, taçlandırmak adına da TÜGVA'nın çabalarını ayrıca önemli ve gayret edilecek bir zenginlik olarak görüyoruz."
TÜGVA Genel Başkanı İsmail Emanet ve İl Temsilcisi Mahmut Yağmur da birer konuşma yaptı.
Etkinliğe, AK Parti milletvekilleri Galip Ensarioğlu ve Ebubekir Bal, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Başkanı Cumali Atilla, Dicle Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Talip Gül ve çok sayıda davetli katıldı.
Erdoğan, daha sonra il temsilciliği bahçesinde ok atışı gerçekleştirdi.
Daha sonra bir otele geçen Erdoğan, burada il protokolü ve sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle basına kapalı yemekli bir toplantıya katıldı.