KKK Personeline İlişkin Darbe Davası

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 150 kişinin yargılandığı davaya sanık savunmalarıyla devam edildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişiminde, Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki (KKK) eylemlere ilişkin 150 kişinin yargılandığı davaya, sanık savunmalarıyla devam edildi.

Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsündeki salonda görülen duruşma, sanık eski astsubay Yunus Emre Çevik'in savunmasıyla başladı.

Çevik, darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz akşamı evinde bulunduğu sırada, ev arkadaşı Mehmet Burak Demir'in telefonla görüştüğü kişinin kamuflajlarını giyip karargaha gelmesini emrettiğini söylediğini aktardı.

Bunun üzerine kendisinin de bu şekilde çağırabileceğini düşünerek kamuflajlarını giyip karargaha gitmeye karar verdiğini belirten Çevik, saat 22.30'da 2 nNo'lu nizamiyeden giriş yaptığını ifade etti.

Darbe girişiminde yer almadığını, emir komuta zinciri içinde hareket ettiğini ve kimseye ateş etmediğini savunan Çevik, sabah saatlerine kadar bu şekilde karargahta kaldığını öne sürdü.

- "Ortalık karışık, hemen buraya gel"

Sanık Seyhan Cömez de kendisine isnat edilen suçlamaları kabul etmediğini, mahkeme huzurunda vereceği savunmasının esas alınmasını istedi.

Olay tarihinde KKK Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar'ın emir astsubayı olarak görev yaptığını anlatan Cömez, evinde bulunduğu sırada nöbetçi Ramazan Atsan'ın kendisini arayarak, tedirgin bir ses tonuyla "ortalık karışık, hemen buraya gel" dediğini aktardı.

Terör saldırısı olma ihtimaline karşı karargaha gitmek için evinden çıktığını, bu sırada Genelkurmay Başkanlığı karargahının önüne geldiğinde ambulansları gördüğünü ifade eden Cömez, saat 23.00'te KKK 7 No'lu nizamiyeden giriş yaptığını söyledi.

Burada karşılaştığı Atsan'ın, Orgeneral Uyar'ın Genelkurmay'da derdest ediliğini, eğitim elbiselerini hemen giymesini istediğini anlatan Cömez, bir zaman sonra uçak ve patlama seslerinin geldiğini aktardı.

Bu sırada Başbakan Binali Yıldırım'ın darbe girişime ilişkin açıklamalarını izlediğini belirten Cömez, daha sonra sanık eski tuğgeneral Erhan Caha'yı tek başına televizyon izlerken gördüğünü ifade etti.

Caha'nın, "Çocuklar karargahtan ayrılmayın etraf sakıntılı" dediğini öne süren Cömez, bunun üzerine sabah saatlerine kadar karargahta kaldığını anlattı.

Sanık eski astsubay Resul Savaş ise Şube Müdürü Albay Erkan Erol'un kendilerine akşam mesai olacağını, herkesin eğitim kıyafetleriyle gelmesini istediğini aktardı.

Saat 22.00 sıralarında 2 No'lu nizamiyede daha önce görmediği bir binbaşının kendisinin de aralarında bulunduğu askerlere 7 No'lu nizamiyeye gidilmesi emrini verdiğini bildiren Savaş, buradaki askerlerin tatbikat olacağını söylediklerini iddia etti.

Daha sonra yine tanımadığı bir albayın otoparka gidip beklemesini emrettiğini anlatan Savaş, "Bunun üzerine otoparka gittim, orada beklemeye başladım, saat 23.00 sıralarında F-16 savaş uçaklarının alçaktan uçtuğunu gördüm. Suriye'ye girileceğini düşünmeye başladım." savunmasını yaptı.

İlerleyen saatlerde Genelkurmay Başkanlığı bölgesinden insan ve silah seslerinin gelmeye başladığını aktaran Savaş, darbe girişiminden haberdar olduktan sonra birlikten ayrılmak istediğini ancak buna izin verilmediğini ileri sürdü.

Darbe girişimi kapsamından herhangi bir emri yerine getirmediğini iddia eden Savaş, tahliye talebinde bulundu.

Duruşmaya ara verildi.
Kaynak: AA