KKK Personeline İlişkin Darbe Girişimi Davası

FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 150 kişinin yargılandığı davada, sanık eski mühendis binbaşı Ekrem Güneş'in savunması alındı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde, Kara Kuvvetleri Komutanlığındaki (KKK) eylemlere ilişkin 150 kişinin yargılandığı davada sanık savunmalarının alınmasına devam edildi.

Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmaya, sanıklar, taraf avukatları ve izleyiciler katıldı.

Duruşmaya, sanık eski mühendis binbaşı Ekrem Güneş'in savunmasıyla başlandı.

Güneş, darbe girişiminin yaşandığı gün bitirmesi gerektiği projeleri olduğundan mesaiye kaldığını, gece boyunca 9 Eylül Toplantı Salonu'nda beklediğini ileri sürdü.

Gecenin ilerleyen saatlerinde dışardan gelen seslerden bir terör saldırısı olduğunu değerlendirdiğini ifade eden Güneş, koridora çıktığında ismini bilmediği bir albayla karşılaştığını kaydetti. Güneş, albayın kendisine "Herkes kamuflajını giydi, sen niye giymedin?" demesi üzerine beklediği salona dönüp üstünü değiştirdiğini savundu.

Bulunduğu yerde televizyon olmadığı ve telefonunu arabada bıraktığından darbe girişiminden haberdar olmadığını iddia eden Güneş, "Pencereden dışarı baktığımda yapılan faaliyetin ne olduğuna anlam veremedim. O saate kadar odamda beklememin sebebi dışarıdaki hareketlilikten dolayı korktuğum içindir. Kışlayı daha güvenli gördüm. Bu yüzden kışlayı terk etmek için herhangi bir çaba içerisine girmedim." diye konuştu.

Kışlanın içerisinde beklediği süre boyunca amirlerine ulaşmaya çalıştığını öne süren Güneş, 7 No'lu nizamiye gittiğini, orada bulunanlara "Burada ne bekliyorsunuz?" diye sorduğunu, bekleyenlerin de kışla güvenliğini sağladıklarını söylediklerini anlattı.

Güneş, kışlada o gece yaşadıklarına ilişkin şu bilgeleri verdi:

"Nizamiyedekiler bana görevimi sordular. Ben de herhangi bir görevim olmadığını söyledim. Bunun üzerine orada bulunan albay 'Şu askerlerin bulunduğu yere git, onların başında bulun.' diyerek beni revirin önüne gönderdi. Ben de orada yaklaşık 30 dakika kadar oradaki askerlerin başında durdum. Bu süre zarfında üzerimde silah yoktu. Cep telefonum da otoparktaki arabada bulunuyordu."

Güneş, sabah saatlerinde arabasında bıraktığı cep telefonuna bakınca Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde bir örgütün darbe girişiminde bulunduğunu öğrendiğini ve sonrasında kışlayı terk edip evine gittiğini ileri sürdü.

Sanık Güneş, müşteki avukatlarının sorularına ise cevap vermedi.

FETÖ üyesi olmadığını, ailesi ve kendisinin örgütün hiçbir kurum ya da kuruluşunda bulunmadığını iddiasını dile getiren Güneş, tahliye talebinde bulundu.

Duruşmaya öğle arası verildi.
Kaynak: AA