Çocukların Hayatında 'Fark' Yaratmaya Çalışıyor
Bingöl'ün Sancak beldesine bağlı Sütgölü köyünde sınıf öğretmenliği yapan Hatice Tunç, anne şefkatiyle yaklaştığı öğrencileri üşümesin diye sınıfın sobasını yakıyor, okulu temizliyor ve onlarla oyunlar oynayıp gelişimlerine destek oluyor Tunç: 'Öğretmenlik çocukların hayatında fark yaratmaktır. Biz onların hayatında fark yaratmaya çalışıyoruz. Elimden geldiğince bir şeyler vermeye çalışıyorum. Umarım faydalı olurum'
ABDULLAH ÇELİK - Bingöl'ün Sancak beldesine bağlı Sütgölü köyünde sınıf öğretmenliği yapan Hatice Tunç, anne şefkatiyle öğrencilerini yetiştiriyor.
Kendisi gibi öğretmen olan babasının desteği ve büyük fedakarlıklarla görevini sürdüren Tunç, Sütgölü İlkokulu'nda hem öğretmenlik yapıyor hem de öğrencilerinin üşümemesi için sınıfın sobasını yakıyor, öğrencilerle okulun temizliğini yapıyor.
Eğitim öğretimle yetinmeyen Hatice öğretmen, öğrencilerle el ele vererek okulda yaptıkları çalışmalarını yer aldığı "Elele" adlı okul dergisini çıkardı, 3 yıllık görev sürecince derginin iki sayısını hazırlayıp yayınladı.
Köy şartlarındaki zorluklara rağmen öğrencilerine iyi bir gelecek sunmanın gayreti içindeki genç öğretmenin bu özverisi, köy halkı tarafından da takdir ediliyor.
- "İlk görev yerim"
Malatya'dan ilk görev yeri olan Sütgölü köyüne gelen Tunç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrencilerinin iyi bir eğitim alması için elinden gelenin fazlasını yapmaya çalıştığını söyledi.
Tunç, 2015'te İnönü Üniversitesi'nden mezun olduğunu, aynı yıl eylül atamasıyla Sütgölü köyüne geldiğini belirterek, "Köy, merkeze biraz uzak. Yaklaşık olarak 40 kilometre uzaklıkta. Okulda başka bir öğretmenle çalışıyoruz. İlk görev yerim. Sabah okula geldiğimde sobayı yakıyorum çocuklarımız üşümesin diye. Okul temizliğini yine çocuklarımızla beraber yapıyorum. Çocukların eğitimi için elimizden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyoruz." dedi.
- "Öğretmenlik vicdan işi"
Kendisinin de köy çocuğu olmasına rağmen daha önce hiç soba yakmadığını ve yemek pişirmediğini dile getiren Hatice öğretmen, ilk görev yeri olan köyde soba yakmayı ve yemek yapmayı öğrendiğini dile getirdi.
Köy hayatının kendisine çok şey kazandırdığını ifade eden Tunç, "Burada soba doldurmasını ve yakmasını öğrendim. Hatta ilk sobayı yaktığımda kazağımı da yakmıştım." diye konuştu.
Üniversitede öğrenciyken hep kendisine ihtiyaç duyan bilgiye aç öğrencilere denk gelmeyi dilediğini anlatan Tunç, köye geldiğinde çocukların gerçekten kendisine ihtiyaçları olduğunu gördüğünü kaydetti.
Tunç, "Öğretmenlik vicdan işi gerçekten zaman dolsun diye değil. Öğretmenlik çocukların hayatında fark yaratmaktır. Biz onların hayatında fark yaratmaya çalışıyoruz. Elimden geldiğince bir şeyler vermeye çalışıyorum. Umarım faydalı olurum." dedi.
- Köy çocuklarına melodika eğitimi
Okulda 17 öğrencisi olduğunu, çocuklarla birlikte "Elele" adlı okul dergisini çıkardıklarını, derginin yazarlarının öğrenci ve öğretmenlerden oluştuğunu anlatan Tunç, derginin ilk sayısını çıkardıklarında öğrencileriyle çok mutlu olduklarını dile getirdi.
Çocukların müzik eğitimine önem verdiğini, okula melodika alınması için en büyük destekçisi öğretmen babasından yardım istediğini bildiren Tunç, Malatya Atatürk İlkokulu tarafından gönderilen melodikaları köy çocuklarına hediye ettiğini belirtti.
Tunç, "Çocuklarımız bu hediye için çok mutlu oldular. Çalmaya başladık. Şu ana kadar üç şarkı öğrendik, daha da öğrenmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Tunç, öğrencilere yeni bir şeyler öğrettikçe daha da mutlu olduğunu sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Kendisi gibi öğretmen olan babasının desteği ve büyük fedakarlıklarla görevini sürdüren Tunç, Sütgölü İlkokulu'nda hem öğretmenlik yapıyor hem de öğrencilerinin üşümemesi için sınıfın sobasını yakıyor, öğrencilerle okulun temizliğini yapıyor.
Eğitim öğretimle yetinmeyen Hatice öğretmen, öğrencilerle el ele vererek okulda yaptıkları çalışmalarını yer aldığı "Elele" adlı okul dergisini çıkardı, 3 yıllık görev sürecince derginin iki sayısını hazırlayıp yayınladı.
Köy şartlarındaki zorluklara rağmen öğrencilerine iyi bir gelecek sunmanın gayreti içindeki genç öğretmenin bu özverisi, köy halkı tarafından da takdir ediliyor.
- "İlk görev yerim"
Malatya'dan ilk görev yeri olan Sütgölü köyüne gelen Tunç, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrencilerinin iyi bir eğitim alması için elinden gelenin fazlasını yapmaya çalıştığını söyledi.
Tunç, 2015'te İnönü Üniversitesi'nden mezun olduğunu, aynı yıl eylül atamasıyla Sütgölü köyüne geldiğini belirterek, "Köy, merkeze biraz uzak. Yaklaşık olarak 40 kilometre uzaklıkta. Okulda başka bir öğretmenle çalışıyoruz. İlk görev yerim. Sabah okula geldiğimde sobayı yakıyorum çocuklarımız üşümesin diye. Okul temizliğini yine çocuklarımızla beraber yapıyorum. Çocukların eğitimi için elimizden gelenin fazlasını yapmaya çalışıyoruz." dedi.
- "Öğretmenlik vicdan işi"
Kendisinin de köy çocuğu olmasına rağmen daha önce hiç soba yakmadığını ve yemek pişirmediğini dile getiren Hatice öğretmen, ilk görev yeri olan köyde soba yakmayı ve yemek yapmayı öğrendiğini dile getirdi.
Köy hayatının kendisine çok şey kazandırdığını ifade eden Tunç, "Burada soba doldurmasını ve yakmasını öğrendim. Hatta ilk sobayı yaktığımda kazağımı da yakmıştım." diye konuştu.
Üniversitede öğrenciyken hep kendisine ihtiyaç duyan bilgiye aç öğrencilere denk gelmeyi dilediğini anlatan Tunç, köye geldiğinde çocukların gerçekten kendisine ihtiyaçları olduğunu gördüğünü kaydetti.
Tunç, "Öğretmenlik vicdan işi gerçekten zaman dolsun diye değil. Öğretmenlik çocukların hayatında fark yaratmaktır. Biz onların hayatında fark yaratmaya çalışıyoruz. Elimden geldiğince bir şeyler vermeye çalışıyorum. Umarım faydalı olurum." dedi.
- Köy çocuklarına melodika eğitimi
Okulda 17 öğrencisi olduğunu, çocuklarla birlikte "Elele" adlı okul dergisini çıkardıklarını, derginin yazarlarının öğrenci ve öğretmenlerden oluştuğunu anlatan Tunç, derginin ilk sayısını çıkardıklarında öğrencileriyle çok mutlu olduklarını dile getirdi.
Çocukların müzik eğitimine önem verdiğini, okula melodika alınması için en büyük destekçisi öğretmen babasından yardım istediğini bildiren Tunç, Malatya Atatürk İlkokulu tarafından gönderilen melodikaları köy çocuklarına hediye ettiğini belirtti.
Tunç, "Çocuklarımız bu hediye için çok mutlu oldular. Çalmaya başladık. Şu ana kadar üç şarkı öğrendik, daha da öğrenmeye devam ediyoruz." ifadelerini kullandı.
Tunç, öğrencilere yeni bir şeyler öğrettikçe daha da mutlu olduğunu sözlerine ekledi.