Hayatını Engelli Oğluna Adadı
Hatay'ın İskenderun ilçesinde yaşayan Ercan Öztürk (47), 17 yıldır yatağa ve tekerlekli sandalyeye bağlı yaşayan yüzde zihinsel ve bedensel engelli oğlu Bilal'in tüm ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor.
Doğuştan engelli oğlunun doğumundan bir süre sonra şiddetli geçimsizlik nedeniyle eşinden ayrılan ve oğlu Bilal'le bir başına kalan baba Öztürk, o günden bu güne oğluna hem babalık hem de annelik yapıyor.
Sakarya Mahallesi'ndeki ailesinden kalan harabe evinde AA muhabirine açıklamada bulunan Öztürk, eşinden ayrılması nedeniyle oğluna yıllardır tek başına baktığını söyledi.
Oğlunun yüzde 96 bedensel ve zihinsel engelli olduğunu ifade eden Öztürk, günün 24 saatini oğluyla birlikte geçirdiğini belirtti.
Durumlarının çok kötü olduğunu ve yaşadıkları evin harabe olduğunu anlatan Öztürk, "Çocuğumla birlikte burada hayat mücadelesi veriyoruz. Bir yaşından bu yana çocuğuma ben bakıyorum. Çocuğumu kimseye bırakmak istemedim. Canım ciğerim. Başka kimsemiz de yok. Oğluma baktığım için de çalışamıyorum. Hiç bir yere gidemiyorum. Bir yere çıksam da beraber götürmek zorundayım." ifadelerini kullandı.
Oğlundan ayrılamadığı için çalışamadığını ifade eden Öztürk, bu nedenle de emekli de olamadığını söyledi.
Aldıkları devlet yardımıyla kıt kanaat geçindiklerini dile getiren Öztürk, şunları kaydetti:
"Bin 350 lira devletimizden yardım alıyoruz. Allah devlete zarar zeval vermesin. Ancak, evimiz harabe bu sıkıntıları gideremiyoruz. Çamaşır makinemiz ve mutfak dolabımız çürümüş. Böcekler içerisinde yuva yapmış. Sobamız yine aynı durumda. Evimizde sıcak su tertibatı yok çocuğumu kış aylarında banyo yaptıramıyorum. Yine kış aylarında ısınma sorunu da çekiyoruz. Çocuğum ağır özürlü olduğu için kimsede evlenmeyi kabul etmiyor. Önce Allah'a sonra devletimize sığınıyoruz."
Öztürk, evlerinde insani yaşam koşullarının oluşturulması için yetkililerden yardım bekliyor.
Kaynak: AA
Sakarya Mahallesi'ndeki ailesinden kalan harabe evinde AA muhabirine açıklamada bulunan Öztürk, eşinden ayrılması nedeniyle oğluna yıllardır tek başına baktığını söyledi.
Oğlunun yüzde 96 bedensel ve zihinsel engelli olduğunu ifade eden Öztürk, günün 24 saatini oğluyla birlikte geçirdiğini belirtti.
Durumlarının çok kötü olduğunu ve yaşadıkları evin harabe olduğunu anlatan Öztürk, "Çocuğumla birlikte burada hayat mücadelesi veriyoruz. Bir yaşından bu yana çocuğuma ben bakıyorum. Çocuğumu kimseye bırakmak istemedim. Canım ciğerim. Başka kimsemiz de yok. Oğluma baktığım için de çalışamıyorum. Hiç bir yere gidemiyorum. Bir yere çıksam da beraber götürmek zorundayım." ifadelerini kullandı.
Oğlundan ayrılamadığı için çalışamadığını ifade eden Öztürk, bu nedenle de emekli de olamadığını söyledi.
Aldıkları devlet yardımıyla kıt kanaat geçindiklerini dile getiren Öztürk, şunları kaydetti:
"Bin 350 lira devletimizden yardım alıyoruz. Allah devlete zarar zeval vermesin. Ancak, evimiz harabe bu sıkıntıları gideremiyoruz. Çamaşır makinemiz ve mutfak dolabımız çürümüş. Böcekler içerisinde yuva yapmış. Sobamız yine aynı durumda. Evimizde sıcak su tertibatı yok çocuğumu kış aylarında banyo yaptıramıyorum. Yine kış aylarında ısınma sorunu da çekiyoruz. Çocuğum ağır özürlü olduğu için kimsede evlenmeyi kabul etmiyor. Önce Allah'a sonra devletimize sığınıyoruz."
Öztürk, evlerinde insani yaşam koşullarının oluşturulması için yetkililerden yardım bekliyor.