GAÜN'de Şehir Ve Mülteci Paneli

GAÜN’deki Şehir ve Mülteci Paneli’nde Suriyelilerin kent yaşamındaki etkileri masaya yatırıldı

GAÜN'de Şehir Ve Mülteci Paneli
Gaziantep Üniversitesi ile İstanbul Kültür Elçileri Derneği tarafından ortaklaşa düzenlenen Şehir ve Mülteci konulu panelde konuşan Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, resmi kayıtlarda Gaziantep’te yaşayan Suriyeli sayısının 343 bin olarak göründüğünü belirterek, “Bize göre bu sayı 110 bin daha fazla” dedi.

Yerlikaya, Suriyelilerin suç işleme oranının arttığıyla ilgili iddiaların da gerçeği yansıtmadığını kaydetti.

GAÜN Mavera Kongre ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen panelin açılış konuşmacılarından İstanbul Kültür Elçileri Derneği Başkanı Nedret Apaydın, mültecilerin şehirlere etkileriyle ilgili çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Türkiye’de mültecilerin etkin olduğu birçok şehir var. Ve ittifak ettik ki, İstanbul dışında en önemli şehir Gaziantep. Hatta, Gaziantep Türkiye ve Dünya’da parmakla gösterilir en önemlisi şehirlerden bir tanesi. Bu konuda da gerçekten ciddi bir sorun, ciddi bir değişim ya da katkı yaşayan bir şehir Gaziantep. O nedenle Rektörümüz Ali Gür Hocamın da projeyi sahiplenmesiyle paneli Gaziantep’te düzenledik” şeklinde konuştu.

Uzlaştıran barıştıran şehir olduk

GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür ise, Gaziantep’in mültecilere büyük bir ensarlık örneği gösterdiğini belirterek, “Biz, Anadolu medeniyeti olarak 0 yaş grubundan, ölünceye kadar bütün yaş gruplarını şehrimizde barındırmaya, eğitimden sağlığa, barınmadan aynı zamanda zihni inşasına kadar şehir kolektif şuuruyla bir arada hareket ediyoruz. Eğer dünyada hızlı bir göçü kendi içerisinde sosyolojik olarak eriten, uzlaştıran ve çatıştırtmadan katma değer oluşturan bir şehir arıyorsanız işte burası Gaziantep’tir” ifadelerini kullandı.

Herkes kayıt altına alınmalı

GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür’ün moderatörlüğünü yaptığı Şehir ve Mülteci konulu panelin konuşmacılarından Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya, şuanda Göç İdaresi Genel Müdürlüğü’nün kayıtlarına göre, 81 ilde kayıtlı 3 milyon 285 bin Suriyelinin bulunduğunu belirterek, “Resmi kayıtlara göre Suriyeli misafirlerimiz 13 ilde toplanmış. İstanbul’da 522 bin, Şanlıurfa 451, Hatay 433 bin ve Gaziantep 343 bin Suriyeli muhacire ev sahipliği yapıyor. 13 şehrimiz toplamda 2 milyon 840 bin insana kapılarını açmış durumda. Bunun anlamı şu; Bu 13 şehirde Türkiye’deki toplam muhacirlerin yüzde 86’sı yaşıyor. Geriye kalan 68 şehirde 445 bin muhacir var ve onların da oranı yüzde 14. Sadece bir tanesi Kilis il. Geriye kalan 12 vilayet büyükşehirdir. Bu rakamlarda kayıt eksikliği var. Gerçek Gaziantep’te 343 bin değil. Bunun en az 110 bin üzerinde. Biz her zaman 7 yıl boyunca ensar ve muhacir inancımızın örfümüzün bize öğretisi davranışını sergiledik. Biz bu işin sevabına talip olduğumuzu söyledik, doğrusu da budur” ifadelerine yer verdi.

Önyargılı yaklaşımlardan uzak durulmalı

Daha sonra Gaziantep’te yaşayan Suriyeliler ile ilgili bir takım rakamları paylaşan Vali Ali Yerlikaya, iddia edildiği gibi Suriyelilerin suç işleme oranlarının yüksek olmadığını belirtirken, çeşitli sektörlerde istihdama yönelik olarak yüzlerce firmanın faaliyet gösterdiğini vurguladı. Yerlikaya, eğitim başta olmak üzere ileriye dönük olarak birtakım tedbirlerin alındığını ifade ederek, “Bir vilayet düşünün ki nüfusu 130 bin 825 az önce de zikrettim 129 bin 671 muhacire ev sahipliği yapıyor. Komşumuz Kilis. Sadece ensarın muhacirden fazlalığı 1154 yani yüzde 99, 11’i kadar muhacire ev sahipliği yapıyor. Bu çok enteresan bir olay. Bizdeki rakam yüzde 18 buçuk 19’a dayanıyor Gaziantep’te Bundan sonra yapılması gerekenlerin başında, tüm Suriyeliler’in kayıt altına alınması. Bunu zorunlu olarak yapmalıyız. Ayrıca, kimin nerede oturduğunu bilmek zorundayız. Kim nereye göç edecekse bunu devlet bilmeli. Kısacası, tüm demografik gelişmeler devletin kontrol ve bilgisiyle gerçekleşmeli” sözlerine yer verdi.

Tedbir alınmazsa sorun büyür

Dünya Göç Örgütü’nün rakamlarına göre dünyada 60 milyon insanın çeşitli nedenlerle göç ettiğini belirten Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise, “Bu coğrafyada da baktığınız zaman savaşların, göçlerin merkezi olmuşuz. Bütün tarih boyunca bu göçü yönetmek durumunda kalmışız. Hukuki, sosyolojik, bürokratik boyutuyla baktığımız zaman bunların hepsinin bir sonuç olduğunu düşünüyorum” dedi.

Bugün yaşanan toplumsal rahatsızlıkların hepsinin birer sonuç olduğuna işaret eden Başkan Şahin, sözlerini şöyle sürdürdü: “Genel de biz sonuçtan sonra sorunları çözümlemeye çalışıyoruz. Ve artık dünyada yeni bir şey var daha az maliyetli bir şey var. Aynen bir hastalık gibi hastalık olmasın diye bu sonuç olmasın şiddet olmasın uyuşturucuyla mücadele olmasın diye o sonuca gitmemek içim ne yapmak gerekiyor. Biz de ülke olarak, toplum olarak bunu yapıyoruz” sözcüklerini kullandı.

Belediye olarak gereken her şeyi yaptık

Suriyeli muhacirlerin başta su ve diğer altyapı kullanımı nedeniyle birçok tedbir almak zorunda kaldıklarını belirten Başkan Şahin, “Koruyucu önleyici tedbirleri dünya yeterince, hızlı bir şekilde alamazsa, bu meseleyi iyi bir şekilde yönetecek orta ve uzun vadede planlama yapamazsa, bu sefer göçü yönetmek zorunda kalıyor. Bütün meselelerimiz koruma, önleme tedbirleri, göçü yönetme tedbirleri. Göçten sonra durumu rehabilite etme tedbirleri ve dünyanın huzuru barışı için yapılması gerekenler olarak dört ana başlıkta bütün dünya ve akademik dünya bunu inceliyor. Hocamın çok güzel bir çözüm önerisi var. Özellikle bu üniversiteye çok yakışacak olan Göç Enstitüsü akademik olarak bunların çok iyi bir şekilde incelenmesi ve bizim gibi yöneticilere, emanetin başında olanlara doğru çözümlemeleri bilim ışığında verilmesi gerekiyor. İnşallah bunu hep birlikte başarmış olacağız” söyledi.



GAÜN gençlere kucak açtı

Panelin değerlendirmesini yapan Moderatör GAÜN Rektörü Prof. Dr. Ali Gür,

Gaziantep ve Türkiye’nin sadece Suriyeli göçmenlerle gündeme gelmediğine vurgu yaparak, “Türkiye’de şu anda 4.8 milyon mülteci var. Suriyeliler 3 milyon 200 bin kadar. Ama, bunun yanında Afganistan, İran, Balkanlar, Irak’tan göç alan ülkeyiz. Bunları toplum içerisinde çatıştırtmadan, bir arada buluşturma ve kaynaştırmak kolay bir şey değil. İşte bu yüzden özelikle bu konunun mimarları olan bir siyasal aynı zamanda mülki idare olarak şehrimizde büyük bir özveri gösteren ve gece gündüz çalışarak hiçbir sorunu karşılıksız bırakmayan gece bile müdahil olarak anlık çözüm üreten Sayın Valimiz, Büyükşehir Belediye Başkanımız ve diğer yöneticilerimizi kutlamak gerekiyor” belirtti.

Gaziantep Üniversitesi’nin de bu konuda üzerine düşeni fazlasıyla yapmaya çalıştığını kaydeden Rektör Gür, “Türkiye’nin Türkçe, İngilizce ve Arapça olmak üzere üç dilde eğitim yapılar tek üniversitesiyiz. Sadece Arapça eğitim yapılan fakülte ve yüksek okullarımızda 400’e yakın Suriye ve Filistinli genç öğrenim görüyor” diye konuştu.

Gür, Suriyeli gençlerin sınavsız olarak kayıtlarının yapıldığıyla ilgili bir soruyu cevaplandırırken de, “YÖK’ün yabancı öğrenciler için ayırdığı kontenjanın Türk öğrenciler için ayrılan kontenjanla ilgisi yoktur. Yani, kaç tane yabancı öğrenci alınırsa alınsın, o yüksek öğrenim kurumuna alınacak Türk öğrencilerinin sayısını düşürmez, değiştirmez” sözlerine ekledi.

Panelin öğlenden sonraki moderatörlüğünü Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Öğretim Üyesi Yardımcı Doç. Dr. Muhammet Öztabak’ın yaptığı ikinci oturumunda ise, GAÜN Öğretim Üyesi Yardımcı Doçent. Dr. Mehmet Ulutürk, Gazeteci Yazar Rahim Er ve Prodüktör Baran Mayda, mültecilerin şehir yaşamına olan etkileriyle ilgili deneyimlerini katılımcılarla paylaştı.
Kaynak: İHA