TÜRSAB Başkan Adayı Erdem Açıklaması ' TÜRSAB Çatısı Altında Metal Çürüme Başlamıştır'

Türkiye Seyahat Acenteları Birliği (TÜRSAB) Başkan adayı Hasan Erdem, “Bizim TÜRSAB’ta 20 yıldan beri başkanlık yapan ve aynı ekip tarafından yönetilen bu kişiler artık metal yorgunluk değil, TÜRSAB çatısı altında metal çürüme başlamıştır. Biz bu metal çürümeyi bertaraf etmek istiyoruz. Daha ortak aklı kullanan, daha demokratik, daha şeffaf ve daha katılımcı bir yönetim anlayışıyla geliyoruz” dedi.

TÜRSAB Başkan Adayı Erdem Açıklaması ' TÜRSAB Çatısı Altında Metal Çürüme Başlamıştır'
“Güçlü TÜRSAB, güçlü Türkiye” sloganı ile kampanyasını sürdüren TÜRSAB Başkan adayı Hasan Erdem, Ankara Green Park Otel’de acente sahipleriyle kahvaltıda bir araya geldi.

Dün 10 Kasım Mustafa Kemal Atatürk’ün 79. ölüm yıl dönümü olduğunu hatırlatan Erdem, “Mustafa Kemal Atatürk 57 yaşında ömrünün baharında vefat etmiş bir büyüğümüzdür. Ama o çok şeyler başarmış her şeyden önce hepimize emanet edilen Türkiye Cumhuriyetini bize emanet etmiştir. Bugün dünyanın örnek aldığı, İslam ülkeleri içerisinde örnek alınan bir devlet yapısını Cumhuriyeti bize emanet etmiştir. Kendisini minnetle ve şükranla anıyoruz” şeklinde konuştu.



“Biz inanıyoruz ki TÜRSAB Türkiye’nin ve turizm sektörünün en önemli kurumlarından bir tanesidir”

32 yıldır turizm sektörüne hizmet ettiğini anlatan Erdem, “Biz elimizi taşın altına koyduk. Sizler için bu davanın peşindeyiz. Sonuna kadar devam edeceğiz. Biz inanıyoruz ki TÜRSAB Türkiye’nin ve turizm sektörünün en önemli kurumlarından bir tanesidir. Ama asli görevinden uzaklaşmış, amaçlarından uzaklaşmış başka gayelerle yönetiliyor. Bizim bir özelliğimiz daha var. Bizi sarraf olarak onları da köşker olarak düşünün. Çünkü elmasın kıymetini sarraf bilir. Köşker ise elması alır cımbızının arkasına destek yapar. Sizler Türkiye Cumhuriyetinin birer kültür elçisisiniz. Türk turizminin lokomotiflerisiniz. Eğer Türkiye Cumhuriyeti TÜRSAB o kanundan almış olduğu haklarını kullanarak sizin gerçek anlamda destekçiniz olsa teşvik etse Türkiye turizmi burada olmazdı. Bu teşkilatın gerçek amacına hizmet etmesi, üyelerine destek vermesi halinde bu büyüklüğü ortaya çıkar. Akçeli işlerden uzaklaşmadıkça kişilerin menfaatini kamu menfaati üzerine sizin menfaatiniz üzerine çıkardıkları sürece bu kurum ne hükumet huzurunda ne bakanlık nezdinde itibar göremez” değerlendirmesinde bulundu.

“Bu seçimden sonra inanın hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ve söz acenteların olacak”

20 yıldır yapacağım yapacağım diyen insanların hiçbir şey yapmadıklarını söyleyen Erdem, “Bu seçimden sonra inanın hiçbir şey eskisi gibi olmayacak ve söz acentelerın olacak” dedi.

Erdem, göreve geldiklerinde başta Kültür ve Turizm Bakanlığı olmak üzere devletin her kademesiyle ortak çalışmalar içerisine gireceklerini ifade ederek, "Biz akçeli işler değil, kamu menfaatini içeren projelerle geleceğiz. Bizde size söz veriyoruz. Menfaatiniz olan ve sizin gelir kaynaklarınızı artıran ve sizin pastanızı büyüten projelerle onların huzuruna gideceğiz. Biz devletimizin öz kaynaklarını çarçur etmek istemiyoruz. Aldığımız 50 bin liranın biz 10 katına size iade edeceğiz. Çünkü 10 bin acentemizin en az 3 bin tanesi incoming yapıyor yurt dışından yabancı turistleri getiriyor. Bizim en önemli faaliyetlerimizden bir tanesi de 10 bin 400 acenteayi kendi şirketimizin ortakları gibi düşüneceğiz. Öncelikle Türkiye’nin Truvasından Hattuşaşından Komagenesinden Likyasından ve Lidyasından bu topraklar üzerinde yetişmiş büyümüş dal budak salmış tüm dünya eksenine o medeniyetleri biz tanıyacağız. Otellerimizi, konaklama tesislerimizi çok iyi tanıtacağız. Bunlar bizim asli görevimiz. Daha sonra 3 bin acentemizin bölgelerini tespit edeceğiz. Bütün acentelerin bir bölgeye odaklanmasının anlamı yok. Hindistan, Malezya, Endonezya bizim yükselen trendlerimiz. Türkiye orada yükselen bir trend. Oradaki acentelerimize destek ve teşvikler vereceğiz” ifadelerini kullandı.

“Bu seçimi kazanırsak ilk yapacağımız iş delege sistemini getirmek ve Bölgesel Yürütme Kurullarımızı özerk hale getirmektir”

Erdem, konuşmasına şöyle devam etti:

“Bu seçimi kazanırsak ilk yapacağımız iş delege sistemini getirmek ve Bölgesel Yürütme Kurullarımızı özerk hale getirmektir. Bu bölgesel kalkınmanın teşvik edilmesi demektir. Bölgede liyakat sahibi kardeşlerimizin tarafsız, bağımsız, demokratik bir şekilde seçimlerini yapması demektir genel merkez müdahalesi olmadan. 39 BYK’mızı ‘oy deposu’ olarak kullanıyorlar. Bizim amacımız 39 BYK’yı hizmet veren merkezler haline getirmemiz gerekir.”

Hac umre hizmetleriyle ilgili Erdem, “2017 hac döneminde TÜRSAB’ın 30-35 bin kontenjanı oldu. Bu kontenjanın yüzde 95’ini iki acente alıyor. Organizasyon işini. Diğer kalanı 278 acentemiz alıyor. Bu pastanın iki kişiye paylaştırılması adaletli midir? Biz gelince onlara sözümüz şu; 30 bin kontenjanın tamamını 280 acenteaye ortak bir şekilde dağıtacağız. Diyanet İşleri teşkilatının bu akçeli işlerden uzak olmasını istiyoruz” dedi.



“Adam olmanın ölçüsü insanların kalbinde sevgi oluşturmaktır”

“Önce adam olsunlar sonra gelsinler” eleştirilerine de cevap veren Erdem, “Adam olmanın ölçüsü insanların kalbinde sevgi oluşturmaktır. 20 yıl başta kalıp bir çivi çakamayanlar buna rağmen adamlıktan bahsediyorlar. Adamın lafına bakılmaz işine bakılır” değerlendirmesinde bulundu.

Erdem, toplantıdaki acente sahiplerinin sorularını ve önerilerini de dinledi.

Hizmet etmenin koltukla olmadığını, adam olmakla olduğunu vurgulayan Erdem, egosu yüksek, üst perdeden konuşan adamlarla yola çıkamayacaklarını ve mütevazi olduklarını ifade etti.



“TÜRSAB çatısı altında metal çürüme başlamıştır”

Türkiye Seyahat Acenteları Birliği Türk turizminin lokomotif bir kuruluşudur ve Türk turizm sektörünün en önemli kurumlarından bir tanesidir” diyen Erdem, şunları kaydetti:

“Ancak 20 yıldan beri ehil olmayan, liyakat sahibi olmayan ve de tek adam mantığıyla yöneten ve üretmeyen bir anlayış, ekip tarafından yönetiliyor. Biz buna karşı çıkıyoruz, biz değişim istiyoruz. Cumhurbaşkanımızın da geçenlerde ifade ettiği gibi, ‘15 yıldır AK Parti teşkilatı içerisinde metal yorgunluk başlamıştır’ dediği gibi bizim TÜRSAB’ta 20 yıldan beri başkanlık yapan ve aynı ekip tarafından yönetilen bu kişiler artık metal yorgunluk değil, TÜRSAB çatısı altında metal çürüme başlamıştır. Biz bu metal çürümeyi bertaraf etmek istiyoruz. Daha ortak aklı kullanan, daha demokratik, daha şeffaf ve daha katılımcı bir yönetim anlayışıyla geliyoruz. Biz bunu başaracağız. 10 bin 400 acentemizin haklarını koruma adına yola çıktık. Haklarını koruyacağız, onları destek ve teşviklerle destekleyeceğiz. Çünkü güçlü olan TÜRSAB, güçlü TÜRSAB’ın üyeleri, seyahat acenteleri Türkiye ekonomisine çok önemli katma değer sağlayacaklardır. Turizm sektörünün tekrar yeniden şahlanmasına ve büyümesine katkı koyacaklardır. Bizler Türkiye Cumhuriyeti’nin birer dünya kültür elçisiyiz. Ancak kıymetimiz bugüne kadar bilinmedi ve bize gereken destekler yapılmadı. Hep akçeli işler, bireysel ve kişisel menfaatler üzerinde duruldu. Biz artık devletimizin ve kamu menfaati üzerine çalışan bir gerçek amacına uygun faaliyet gösteren bir TÜRSAB yönetim anlayışı getireceğiz. Bunun için mücadele ediyoruz. Tüm üyelerimizden de büyük bir destek alıyoruz. Artık bu değişimin mutlaka yapılması gerektiğine inanıyoruz. ”
Kaynak: İHA