CHP İl Başkanı Önder'den Basın Toplantısı

CHP Çanakkale İl Başkanı Nejat Önder, 17 Eylül Pazar günü, İsmetpaşa Mahallesi'nde gerçekleştirilen delege seçimlerinde yaşanan ve sandığa 3 kez oy atılması olayıyla ilgili olarak genel merkeze yaptıkları iptal başvurusunun reddedilerek seçimin geçerli sayılmasının parti tüzüğüne aykırı olduğunu söyledi.

Önder, il başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, partisinin genel başkanını, Çanakkale'de il başkanı olarak kendisinin temsil ettiğini belirtti.

İsmetpaşa Mahallesi'nde yapılan delege seçimlerinde iki grubun yarıştığını, burada yaşanan ve ciddi iddialar ve kanıtların olduğu olayın ardından seçimin iptaliyle ilgili başvurularının bulunduğunu hatırlattı.

Bunun parti genel merkezince reddedildiğini ve seçimin geçerli sayıldığını ifade eden Önder, şöyle konuştu:

"Seçimler öyle veya böyle bitecek. Zaten bu benim seçimim değil, merkez ilçe başkanlığının seçimi. Ama benim görevim ne? Adil bir seçim ortamı sağlamak. Partinin tüzük ve yönetmeliklerine aykırı davrananların da karşısında durmak. CHP'nin çıkarı adına burada görev yapmak. Partinin seçimleri tamamlanacaktır. Bizim iptal ettiğimiz İsmetpaşa seçimi vardı, birde yenilenmesini istediğimiz Esenler seçimi vardı. Bu kararın reddedilmesinde MYK kararı falan deniliyor ama ben orada tüzük ihlali olduğu iddiasındayım. Çünkü parti tüzüğünün 51. maddesinin amir hükmü 'il başkanlığının aldığı kararlar kesindir' diyor. Biz Cumhuriyeti kuran köklü bir partiyiz. Tüzüklerle idare ediliriz, yönetiliriz. Bu tamamen bir tüzük ihlalidir. Çünkü 51. madde, il başkanlığının aldığı karar kesindir der. Aması, fakati yok. Ben bu arkadaşların, genel başkanımızın bilgisi dışında alttaki kadroyla ilişki içerisinde olduklarını biliyorum. O yüzden bu aynı zamanda bir hukuki meselede olacaktır."

Çanakkale Belediye meclisinde, AK Parti Grupbaşkanvekili Tülay Ömercioğlu ile Belediye Başkanı Ülgür Gökhan arasında yaşanan tartışmayla ilgili olarak bir gazetecinin sorduğu soruya ise Önder, "Bugün belediye başkanı özür dilediğine göre bir yanlışlık var. Yanlışın olmadığı yerde de özür olmaz. Onlar, orada Belediye Meclisi'nde olan şeyler. Özür olduğuna göre bir yanlış vardır demek ki." diye cevap verdi.

Siyaseti hep doğru ve dik şekilde yaptığını anlatan Önder, bu konularla alakalalı olarak görevden alınması yada istifa etmesi gibi bir durumunun söz konusu olup olmadığıyla ilgili bir soru üzerine ise şöyle yanıt verdi:

"Eğer ben doğru birşeyler yapıyorsam, haksız hukuksuz bir iş yapmamışsam sorun yok. Ben alnım açık görevden alınırsam büyürüm. Birileri belki genel merkezden dolayı, bireysel 'ahbap çavuş ilişkisiyle' beni görevden alabilirlerse ne mutlu. Ama benim bu konudaki işim bitmez. Beni görevden almaları için partiye ihanet etme noktasında zarar verme durumunda olmalıyım. MYK görevden alırsa parti meclisi var. Mücadelem devam eder. Hiçbir zaman 'Beni görevden alırlar mı' şeklinde bir kuşkum yok."

Görevden alınmak için ya suçlu olunması, yada bir usülsüzlüğe karışılması gerektiğine işaret eden Önder, şunları söyledi:

"Ben Türküm, doğruyum. Ben kasetle falan gelmedim. Kasetle de gitmem. Ben seçimle geldim, tırnaklarımla kazıyarak geldim. Para dağıtmadım, hiç kimseye şantaj yapmadım. Yapacaklarımı anlatarak geldim. Biz yönetim olarak öyle geldik. Onun için benim yüzük açık, anlım pak. Hodri meydan. Ben kasetle gelmedim, kasetle gideyim. Benimle ne bağı var bunların? Benimle ilişkilendirmeye çalışıyorlar. Savcılık, İsmetpaşa Mahallesi delege seçimlerinin yapıldığı yerdeki kamera kayıtlarına el koydu. Son duruma bakacağız."

Kaynak: AA