5 Yaşındaki Öz Kızına İşkence Eden Baba İle Sevgilisinin Yargılanmasına Başlandı
Fatih’te birlikte yaşadığı bir kadınla birlikte 5 yaşındaki öz kızı S.S.K.’ya işkence yaptığı iddiasıyla tutuklu yargılanan baba ve sevgilisinin yargılanmasına başlandı. Mahkeme, olay nedeniyle yuvaya yerleştirilen kız çocuğunun bir sonraki duruşmada ifadesinin alınmasına karar verirken, tutuklu yargılanan baba ilk duruşmada, “Kızımı 33 gündür görmüyorum, onu çok özledim” dedi.
Geçtiğimiz ay Fatih Silivrikapı’da 5 yaşındaki öz kızı S.S.K.’nın üzerine kaynar su döktüğü, dişlerini kırdığı ve üzerinde sigara söndürdüğü iddia edilen baba İbrahim K. (29) ve birlikte yaşadığı Hatice T.’nin (32) yargılanmasına başlandı. İstanbul Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar İbrahim K. ve Hatice T. cezaevinden getirildi.
Sanıkların kimlik tespitlerinin ardından baba İbrahim K.’nın savunmasına geçildi.
Sanık İbrahim K. savunmasında, eşi Kudret K.’nın evi terk etmesi üzerine kızını yanına alarak Ankara’ya annesinin yanına gittiğini ancak bir süre sonra annesinin çocuğa bakamayacağını söylemeye başladığını anlattı. Bu sırada iş yerinde diğer sanık Hatice T. ile tanıştığını ve aralarında duygusal bir bağ oluştuğunu ifade eden sanık İbrahim K., “Ona durumumu söylediğimde çocuğuma bakabileceğini, yeni bir hayat kurabileceğimizi, İstanbul’a gidebileceğimizi söyledi.
Bunun üzerine kızım, Hatice ve ben İstanbul’a gelerek olayın yaşandığı evde yaşamaya başladık. Tutuklanmamızdan 10 gün öncesine kadar çocuğumda hiçbir anormallik yoktu” dedi.
“Tuvalette düşmüştü, dişleri dökülmüştü”
Kızının büyük tuvaletini tutamama sorunu olduğunu ifade eden sanık İbrahim K., “Kızım tuvalete gittikten sonra bir ses duydum. Tuvalete gittiğimde ne olduğunu sordum. Bana düştüğünü söyledi.
Ertesi gün işten çıkıp eve gittiğimde kızımın yüzünde morluklar gördüm ve bunların ne olduğunu sordum. Bir önceki gün tuvalette düştüğü için oluştuğunu söyledi.
Ancak ben yüzünün iki tarafında morluk görünce şüphelenmiştim. Kızımı sıkıştırdım ama bana bir şey anlatmadı. Birkaç gün sonra dişlerinin döküldüğünü gördüm, ancak bunun yaşı itibariyle döküldüğünü ve yerine yenilerinin çıkabileceğini düşündüm. Yine birkaç gün sonra iş yerinde çalışırken öğle saatlerinde Hatice beni arayarak kızımın üzerine çaydanlık düştüğünü, vücudunda ufak tefek yanıklar oluştuğunu, önemli bir şeyi olmadığını, akşam işten döndükten sonra doktora götürebileceğimi söyledi” şeklinde konuştu.
“Bilseydim Hatice’yi yanımda tutmazdım”
Akşam eve gidip kızının vücudunda yanıkları görünce onu doktora götürmek istediğini ancak kızının doktor ve hastane korkusu olduğu için doktora gitmeyi kabul etmediğini dile getiren İbrahim K. ifadesinin devamında, “Kızım gitmek istemeyince ben de onu kıramadım. Bir gün sonra da eve polisler geldi. Kızıma kemerle vurmadım, tokat atmadım. Vücudunda diş izine rastlamadım. Günün büyük çoğunluğunda çalıştığım için kızımla yeterince ilgilenmemiş olabilirim. Ancak kesinlikle çocuğuma vurmuş ya da eziyet etmiş değilim. Hatice’nin iddia edilen eylemleri yapmış olduğunu bilseydim kesinlikle yanımda tutmazdım. Çocuğumdan 33 gündür ayrıyım, onu çok özledim. Bir an önce görmek istiyorum” dedi.
Avukat: “Çocuğun vücudundaki izler kalıcı olabilir”
Sanık Hatice T. ise birlikte yaşadığı İbrahim K.’nın kızına işkence yapmadığını söyleyerek, iddiaları reddetti ve tahliyesini talep etti. Sanıkların ifadesinin alınmasının ardından mağdure S.S.K.’nın vekili söz alarak, müvekkilinin vücudunda 40’a yakın iz mevcut olduğunu, bunların büyük çoğunluğunun sabit iz niteliği taşıyabileceğini belirtti ve sanıklar hakkında üst sınırdan hüküm kurulmasını istedi.
Mahkeme küçük kızı dinleyecek
Ara kararını açıklayan mahkeme, her iki sanığın tutukluluk hallerinin devamına hükmetti. Mahkeme, olaydan sonra yuvaya yerleştirilen mağdure S.S.K.’nın ifadesinin alınması için kaldığı kuruma yazı yazılmasına, bir çocuk gelişim uzmanının da ifade esnasında duruşmada bulunması için görevlendirilmesine karar verdi. S.S.K.’nın annesi Kudret K. hakkında çıkarılan zorla getirme kararının akıbetinin sorulmasını kararlaştıran mahkeme, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Olayın geçmişi
Geçtiğimiz ay Fatih’te 5 yaşındaki S.S.K.’ya, baba İbrahim K. ve birlikte yaşadığı Hatice T. tarafından işkence yapıldığı iddiası üzerine 2 kişi gözaltına alınmış ve tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. S.S.K. ise Çocuk Esirgeme Kurumuna yerleştirilmişti. Olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede sanık Hatice T.’nin “çocuğa karşı eziyet” ve “yaralama” suçlarından 4 yıldan 11 yıla, tutuklu şüpheli baba İbrahim K.’nın ise “alt soya karşı eziyet” ve “yaralama” suçlarından 4,5 yıldan 12,5 yıla kadar hapisleri istenmişti.
İddianamede, olay tarihinde anne Kudret K. ile şüpheli baba İbrahim K.’nın boşanma aşamasında oldukları ve ayrı yaşadıkları, 5 yaşındaki kız çocuğunun baba İbrahim K. ve kız arkadaşı Hatice T. ile birlikte yaşadığı belirtilmişti. Mağdurenin yüzünün ve bacakların yanmış olduğu, vücudunda ısırık izleri, boynunda ise morlukların bulunduğunun tespit edildiği aktarılan iddianamede, bu kapsamda alınan uzman raporunda, çocuktaki yanık izlerinin sıcak su dökülmesi sonucu oluştuğu, morlukların ise darbeye bağlı olarak meydana geldiğinin tespit edildiğine değinilmişti.
Kaynak: İHA
Sanıkların kimlik tespitlerinin ardından baba İbrahim K.’nın savunmasına geçildi.
Sanık İbrahim K. savunmasında, eşi Kudret K.’nın evi terk etmesi üzerine kızını yanına alarak Ankara’ya annesinin yanına gittiğini ancak bir süre sonra annesinin çocuğa bakamayacağını söylemeye başladığını anlattı. Bu sırada iş yerinde diğer sanık Hatice T. ile tanıştığını ve aralarında duygusal bir bağ oluştuğunu ifade eden sanık İbrahim K., “Ona durumumu söylediğimde çocuğuma bakabileceğini, yeni bir hayat kurabileceğimizi, İstanbul’a gidebileceğimizi söyledi.
Bunun üzerine kızım, Hatice ve ben İstanbul’a gelerek olayın yaşandığı evde yaşamaya başladık. Tutuklanmamızdan 10 gün öncesine kadar çocuğumda hiçbir anormallik yoktu” dedi.
“Tuvalette düşmüştü, dişleri dökülmüştü”
Kızının büyük tuvaletini tutamama sorunu olduğunu ifade eden sanık İbrahim K., “Kızım tuvalete gittikten sonra bir ses duydum. Tuvalete gittiğimde ne olduğunu sordum. Bana düştüğünü söyledi.
Ertesi gün işten çıkıp eve gittiğimde kızımın yüzünde morluklar gördüm ve bunların ne olduğunu sordum. Bir önceki gün tuvalette düştüğü için oluştuğunu söyledi.
Ancak ben yüzünün iki tarafında morluk görünce şüphelenmiştim. Kızımı sıkıştırdım ama bana bir şey anlatmadı. Birkaç gün sonra dişlerinin döküldüğünü gördüm, ancak bunun yaşı itibariyle döküldüğünü ve yerine yenilerinin çıkabileceğini düşündüm. Yine birkaç gün sonra iş yerinde çalışırken öğle saatlerinde Hatice beni arayarak kızımın üzerine çaydanlık düştüğünü, vücudunda ufak tefek yanıklar oluştuğunu, önemli bir şeyi olmadığını, akşam işten döndükten sonra doktora götürebileceğimi söyledi” şeklinde konuştu.
“Bilseydim Hatice’yi yanımda tutmazdım”
Akşam eve gidip kızının vücudunda yanıkları görünce onu doktora götürmek istediğini ancak kızının doktor ve hastane korkusu olduğu için doktora gitmeyi kabul etmediğini dile getiren İbrahim K. ifadesinin devamında, “Kızım gitmek istemeyince ben de onu kıramadım. Bir gün sonra da eve polisler geldi. Kızıma kemerle vurmadım, tokat atmadım. Vücudunda diş izine rastlamadım. Günün büyük çoğunluğunda çalıştığım için kızımla yeterince ilgilenmemiş olabilirim. Ancak kesinlikle çocuğuma vurmuş ya da eziyet etmiş değilim. Hatice’nin iddia edilen eylemleri yapmış olduğunu bilseydim kesinlikle yanımda tutmazdım. Çocuğumdan 33 gündür ayrıyım, onu çok özledim. Bir an önce görmek istiyorum” dedi.
Avukat: “Çocuğun vücudundaki izler kalıcı olabilir”
Sanık Hatice T. ise birlikte yaşadığı İbrahim K.’nın kızına işkence yapmadığını söyleyerek, iddiaları reddetti ve tahliyesini talep etti. Sanıkların ifadesinin alınmasının ardından mağdure S.S.K.’nın vekili söz alarak, müvekkilinin vücudunda 40’a yakın iz mevcut olduğunu, bunların büyük çoğunluğunun sabit iz niteliği taşıyabileceğini belirtti ve sanıklar hakkında üst sınırdan hüküm kurulmasını istedi.
Mahkeme küçük kızı dinleyecek
Ara kararını açıklayan mahkeme, her iki sanığın tutukluluk hallerinin devamına hükmetti. Mahkeme, olaydan sonra yuvaya yerleştirilen mağdure S.S.K.’nın ifadesinin alınması için kaldığı kuruma yazı yazılmasına, bir çocuk gelişim uzmanının da ifade esnasında duruşmada bulunması için görevlendirilmesine karar verdi. S.S.K.’nın annesi Kudret K. hakkında çıkarılan zorla getirme kararının akıbetinin sorulmasını kararlaştıran mahkeme, duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Olayın geçmişi
Geçtiğimiz ay Fatih’te 5 yaşındaki S.S.K.’ya, baba İbrahim K. ve birlikte yaşadığı Hatice T. tarafından işkence yapıldığı iddiası üzerine 2 kişi gözaltına alınmış ve tutuklanarak cezaevine gönderilmişti. S.S.K. ise Çocuk Esirgeme Kurumuna yerleştirilmişti. Olaya ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede sanık Hatice T.’nin “çocuğa karşı eziyet” ve “yaralama” suçlarından 4 yıldan 11 yıla, tutuklu şüpheli baba İbrahim K.’nın ise “alt soya karşı eziyet” ve “yaralama” suçlarından 4,5 yıldan 12,5 yıla kadar hapisleri istenmişti.
İddianamede, olay tarihinde anne Kudret K. ile şüpheli baba İbrahim K.’nın boşanma aşamasında oldukları ve ayrı yaşadıkları, 5 yaşındaki kız çocuğunun baba İbrahim K. ve kız arkadaşı Hatice T. ile birlikte yaşadığı belirtilmişti. Mağdurenin yüzünün ve bacakların yanmış olduğu, vücudunda ısırık izleri, boynunda ise morlukların bulunduğunun tespit edildiği aktarılan iddianamede, bu kapsamda alınan uzman raporunda, çocuktaki yanık izlerinin sıcak su dökülmesi sonucu oluştuğu, morlukların ise darbeye bağlı olarak meydana geldiğinin tespit edildiğine değinilmişti.