İKV'den Katalonya Değerlendirmesi
İKV Başkanı Zeytinoğlu: 'Katalan hükümetinin merkezi hükümetin karşı çıkmasına rağmen bir oldu bitti ile referandum düzenlemesi olayları yanlış bir noktaya getirmiştir' 'Katalonya referandumu ile ilgili gerek AB kurumları, gerekse siyasi liderler henüz bir açıklama yapmadı'.
İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, İspanya’nın özerk bölgelerinden Katalonya’da yapılan bağımsızlık referandumunun İspanya anayasasına aykırı olduğunu belirterek, "İspanya anayasası 'İspanya ulusunun bölünmez bütünlüğü' ilkesine dayanmaktadır. Dolayısıyla, Katalan hükümetinin merkezi hükümetin karşı çıkmasına rağmen bir oldu bitti ile referandum düzenlemesi olayları yanlış bir noktaya getirmiştir." değerlendirmesinde bulundu.
Zeytinoğlu yaptığı yazılı açıklamada dün gerçekleşen referandumun İspanya anayasasına aykırı olduğunu ifade ederek, sorunun çözümü için karşılıklı restleşme yerine, siyasi müzakerelerin faydalı olacağını vurguladı.
İspanya anayasasının 1978’de kabul edilerek, Katalonya ve Bask Bölgesi gibi bazı bölgelere kendi kendini yönetme hakkı tanıdığını hatırlatan Zeytinoğlu, "İspanya anayasası 'İspanya ulusunun bölünmez bütünlüğü' ilkesine dayanmaktadır. Dolayısıyla, Katalan hükümetinin merkezi hükümetin karşı çıkmasına rağmen bir oldu bitti ile referandum düzenlemesi olayları yanlış bir noktaya getirmiştir. Bunun yanında, polisin sivil halka karşı güç kullanması da çağdaş Avrupa’ya yakışmayacak görüntülere sebep olmuştur." ifadelerini kullandı.
- "Hiçbir ülke böyle bir meydan okumaya sessiz kalmaz"
Yüzde 42,3 oy verme oranıyla gerçekleşen referandum sonuçlarına göre, halkın yüzde 90'ının bağımsızlık yönünde oy kullandığını aktaran Zeytinoğlu, seçmen listelerinin açıklanmadığı, bağımsız seçim komisyonunun olmadığı bu referandumun sonuçlarına göre bağımsızlık ilan edilmesinin meşru olmayacağını belirtti.
AB’nin henüz konuyla ilgili kapsamlı bir açıklama yapmadığını hatırlatan Zeytinoğlu şunları kaydetti:
"Katalonya referandumu ile ilgili gerek AB kurumları, gerekse siyasi liderler henüz bir açıklama yapmadı. Sadece Belçika ve Slovenya’dan polis şiddetini kınayan bazı açıklamalar geldi. Bu durum ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğü kavramlarının günümüz Avrupa’sında önemini korumakta olduğunu gösteriyor. Hiçbir ülke böyle bir meydan okumaya sessiz kalmaz. Bu yüzden Katalonya hükümetinin de anayasayı ihlal ederek böyle bir bağımsızlık referandumu düzenlemesi ve seçim sürecindeki eksikliklere rağmen sonuçların meşru olduğunu iddia etmesi bölgenin güvenliği ve halkın refahını tehlikeye atan bir tutum olmuştur."
- "Sonu hüsran ve gözyaşı oluyor"
Zeytinoğlu, Kuzey Irak’ta da düzenlenen bu tür referandumlarda sağduyunun büyük önem taşıdığını ve siyasi bir uzlaşıya dayanmayan bu tür siyasi hareketlerin tüm ilgili taraflar için üzüntü ve zorluktan başka bir şey getirmeyeceğin ifade ederek, şunları kaydetti:
"Birbirinden çok farklı coğrafyalar ve bağlamlarda da olsa son dönemde düzenlenen Katalonya ve Kuzey Irak referandumları bazı ortak özellikler taşıyor. Her iki oylamada da ilgili diğer siyasi aktörlerin karşı çıkmalarına rağmen, istikrar ve güvenliği tehdit eden bir siyasi tavır söz konusu. Bu tür adımlar atılmadan son derece iyi düşünülmesi ve diplomatik ve siyasi zeminin ölçülmesi lazım. Aksi takdirde sonu hüsran ve gözyaşı oluyor."
Kaynak: AA
Zeytinoğlu yaptığı yazılı açıklamada dün gerçekleşen referandumun İspanya anayasasına aykırı olduğunu ifade ederek, sorunun çözümü için karşılıklı restleşme yerine, siyasi müzakerelerin faydalı olacağını vurguladı.
İspanya anayasasının 1978’de kabul edilerek, Katalonya ve Bask Bölgesi gibi bazı bölgelere kendi kendini yönetme hakkı tanıdığını hatırlatan Zeytinoğlu, "İspanya anayasası 'İspanya ulusunun bölünmez bütünlüğü' ilkesine dayanmaktadır. Dolayısıyla, Katalan hükümetinin merkezi hükümetin karşı çıkmasına rağmen bir oldu bitti ile referandum düzenlemesi olayları yanlış bir noktaya getirmiştir. Bunun yanında, polisin sivil halka karşı güç kullanması da çağdaş Avrupa’ya yakışmayacak görüntülere sebep olmuştur." ifadelerini kullandı.
- "Hiçbir ülke böyle bir meydan okumaya sessiz kalmaz"
Yüzde 42,3 oy verme oranıyla gerçekleşen referandum sonuçlarına göre, halkın yüzde 90'ının bağımsızlık yönünde oy kullandığını aktaran Zeytinoğlu, seçmen listelerinin açıklanmadığı, bağımsız seçim komisyonunun olmadığı bu referandumun sonuçlarına göre bağımsızlık ilan edilmesinin meşru olmayacağını belirtti.
AB’nin henüz konuyla ilgili kapsamlı bir açıklama yapmadığını hatırlatan Zeytinoğlu şunları kaydetti:
"Katalonya referandumu ile ilgili gerek AB kurumları, gerekse siyasi liderler henüz bir açıklama yapmadı. Sadece Belçika ve Slovenya’dan polis şiddetini kınayan bazı açıklamalar geldi. Bu durum ulusal egemenlik ve toprak bütünlüğü kavramlarının günümüz Avrupa’sında önemini korumakta olduğunu gösteriyor. Hiçbir ülke böyle bir meydan okumaya sessiz kalmaz. Bu yüzden Katalonya hükümetinin de anayasayı ihlal ederek böyle bir bağımsızlık referandumu düzenlemesi ve seçim sürecindeki eksikliklere rağmen sonuçların meşru olduğunu iddia etmesi bölgenin güvenliği ve halkın refahını tehlikeye atan bir tutum olmuştur."
- "Sonu hüsran ve gözyaşı oluyor"
Zeytinoğlu, Kuzey Irak’ta da düzenlenen bu tür referandumlarda sağduyunun büyük önem taşıdığını ve siyasi bir uzlaşıya dayanmayan bu tür siyasi hareketlerin tüm ilgili taraflar için üzüntü ve zorluktan başka bir şey getirmeyeceğin ifade ederek, şunları kaydetti:
"Birbirinden çok farklı coğrafyalar ve bağlamlarda da olsa son dönemde düzenlenen Katalonya ve Kuzey Irak referandumları bazı ortak özellikler taşıyor. Her iki oylamada da ilgili diğer siyasi aktörlerin karşı çıkmalarına rağmen, istikrar ve güvenliği tehdit eden bir siyasi tavır söz konusu. Bu tür adımlar atılmadan son derece iyi düşünülmesi ve diplomatik ve siyasi zeminin ölçülmesi lazım. Aksi takdirde sonu hüsran ve gözyaşı oluyor."