Plastik Ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Tuncer Açıklaması 'Kanser Sonrası Meme Onarımı İmdada Yetişiyor'

Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Serhan Tuncer, meme kanseri sonrası meme onarımının imdada yetiştiğini belirterek, hastaların sosyal yaşantılarında kendilerini çok daha rahat hissettiklerini söyledi.

Plastik Ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Tuncer Açıklaması 'Kanser Sonrası Meme Onarımı İmdada Yetişiyor'
Her 8 kadından birinin hayatının bir döneminde meme kanserine yakalandığını, bu hastalarda memenin alınması (mastekromi) durumunda meme onarımı seçeneğinin tedavinin bir parçası olarak öne çıktığını belirten Medicana International Ankara Hastanesi Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Serhan Tuncer, meme kanseri hastalarının önemli bir kısmının mastektomi ile eş zamanlı olarak meme onarımı yapılabileceği konusunda bilgisiz olduğunu ya da hastalığı nedeniyle taşıdığı endişelerden dolayı meme onarımı yaptırmaktan kaçındığını söyledi.

Dr. Tuncer, "Oysa meme onarımı hastanın fiziksel, psikolojik ve sosyal olarak kaliteli bir yaşam sürebilmesi için kadınların imdadına yetişiyor" dedi.

Meme kanserinin deri kanserlerinden sonra kadınlarda en sık görülen kanser türü olduğunu kaydeden Doç. Dr. Serhan Tuncer, "Bu kadar sık görülmekle birlikte gelişen erken tanı ve tedavi yöntemleri sayesinde meme kanseri artık tedavi edilebilir bir hastalık olarak kabul görüyor. Tıbbi açıdan bir engel olmadığı sürece her meme kanseri hastasına meme onarımı yapılabilir. Bir taraftan hastalığı tedavi ederken, diğer taraftan hastanın fiziksel, psikolojik ve sosyal olarak kaliteli bir yaşam sürebilmesi için uygulanır. Hangi hastaya, ne zaman ve hangi yöntemle meme onarımı yapılacağına ise meme cerrahı, plastik cerrah, onkolog ve hastanın kendisi birlikte karar verir" dedi.



"Onarım için hiçbir zaman geç değil"

Erken evrede yakalanan hastalarda anında meme onarımı yapılabildiğine işaret eden Tuncer, şöyle devam etti:

"Eğer hastalık daha ileri evreyse ve ameliyattan sonra kemoterapi ve radyoterapi gibi ek tedaviler alması gerekiyorsa meme onarımı daha sonraki bir zamana ertelenir. Bu durumda hastanın tedavilerinin tamamlanması ve tanı aldıktan sonra yaklaşık 1 yıl geçmesi beklenir. İster mastektomiden sonra 20 gün geçsin, isterse 20 yıl, meme onarımı için hiçbir zaman geç kalınmış sayılmaz. Geç dönemde uygulanan meme onarım yöntemleriyle de çok iyi sonuçlar alınmaktadır."

"Doku karın ya da sırttan alınıyor"

Doç. Dr. Tuncer, onarımda uygulanan yöntemleri ise şöyle anlattı:

"Meme onarımı yöntemleri, silikon protezle yapılan onarımlar, hastanın kendi dokusuyla yapılan onarımlar ve her iki yöntemin birlikte kullanıldığı onarımlar şeklinde ele alınabilir. Özellikle meme alınırken, meme derisinin ve meme başının korunduğu durumlarda eş zamanlı onarım yapılır ve doğrudan silikon protez konularak ameliyat gerçekleştirilir. Bazen meme ucu ve meme derisinin bir kısmının da alınması gerekir. Meme derisinin yeterli olmadığı bu durumda silikon balon uygulamasıyla yeterli deri genişliği elde edildikten sonra ikinci bir ameliyatla kalıcı protezle meme onarımı tamamlanır. Geç meme onarımı hastalarında ise daha önceden meme dokusu ve derisi tamamen alındığı için hastanın kendi dokularıyla onarım yöntemleri tercih edilir. Bunun için sıklıkla hastanın karın çevresindeki deri ve deri altı yağ dokuları mikrocerrahi yöntemle taşınarak meme oluşturulur. Bu sayede hasta hem meme dokusuna kavuşur hem de karnındaki fazla ve sarkık dokulardan kurtulmuş olur.Bazı durumda kişinin sırtındaki kas ve deri dokusu, meme yapmak için kullanılır. Genellikle bu dokunun altına silikon protez de konması gerekir. Bu nedenle bu yöntem protezle hastanın kendi dokusunun birlikte kullanıldığı yöntem olarak tanımlanabilir. Meme başı alınmış hastalarda, onarımın tüm aşamaları bittikten sonra meme ucu ve meme başı yapılır."
Kaynak: İHA