Eğitim-Bir-Sen'den 'Müfredat' Açıklaması

Genel Başkan Vekili Selvi: 'Genel olarak öğretim programlarında yapılan değişiklik, önceki ile kıyaslandığında oldukça sınırlı''Programların amaçları, hedefleri ve felsefesi incelendiğinde eski programlardan önemli bir farklılaşmanın olmadığı görülmektedir'.

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, 'Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB) kamuoyunun görüşüne açılan öğretim programlarında yapılan değişikliğin, önceki ile kıyaslandığında oldukça sınırlı olduğu' değerlendirmesinde bulundu.

Selvi, yaptığı yazılı açıklamada, MEB tarafından kamuoyunun görüşüne açılan yeni müfredat taslağının sendika tarafından incelendiğini ifade etti.

Sendika olarak yıllardır, müfredat reformunun kaçınılmaz olduğunu vurguladıklarını belirten Selvi, bu çerçevede hazırladıkları 'Gecikmiş Bir Reform: Müfredatın Demokratikleştirilmesi' başlıklı kapsamlı raporu kamuoyuyla paylaştıklarını hatırlattı.

Taslak programlar için görüş alınmasının demokratik olgunluk açısından önemine işaret eden Selvi, 'Bakanlığın, kamuoyundan gelen tüm görüşleri dikkatli bir şekilde incelemesi ve toplumsal talepleri dikkate alarak programlarda revizyona gitmesi gerekmektedir. Bakanlık, bundan sonraki çalışmalarını olgunlaştırırken de görüş almaya devam etmelidir.' değerlendirmesini yaptı.

MEB'in 53 öğretim programında değişiklik yaptığını hatırlatan Selvi, şöyle devam etti:

'Ancak değişimin temel gerekçesinin ne olduğu açık bir şekilde ortaya konulmamıştır. Programların amaçları, hedefleri ve felsefesi incelendiğinde eski programlardan önemli bir farklılaşmanın olmadığı görülmektedir. Önemli sayıda dersin öğretim programının değiştirildiğinin ilan edildiği bu süreçte, değişimin amacı, hedefi ve kapsamının açık bir şekilde ortaya konulması gerekmektedir. Dahası, Bakanlık programlarda yaptığı güncelleme çalışmasında sadeleştirmeyi amaçladığını ifade etse de birçok programda sadeleştirme yapılmadığı, bazı kazanımların birleştirildiği veya bazı kazanımlar çıkarılırken yeni kazanımların eklendiği görülmüştür.'

Selvi, öğretim programının felsefesinde, amaç ve ilkelerinde önceki öğretim programlarının amaç, hedef ve felsefesinden bir farklılaşma ve değişim görülmediğini savunarak, örnek olarak gösterdiği Türkçe öğretim programında, 2015 programına göre taslak Türkçe programında herhangi bir değişiklik olmadığını belirtti.

T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük dersinde eski programda amaç olarak tanımlanan 14 hususun hemen hemen aynı ifadelerle yeni programda da yer aldığına işaret eden Selvi, bu maddeleri de örneklerle aktardı.

Yeni programda değerler eğitimine ilişkin ayrı bir bölüm açıldığına değinen Selvi, öğretim programında yerleştirilmesi istenen değerlerin eskisine benzer olduğunu, örnek verdiği hayat bilgisi için eski programdaki 20 değerin, yeni programda 26 değere çıkarıldığını ifade etti.

Taslak öğretim programları incelendiğinde, kısmi bir değişimin olduğunu, matematik gibi birçok programda hemen hemen hiçbir değişiklik yapılmadığını ifade eden Selvi, hayat bilgisi ve Türkçe gibi bazı programlarda ise ifade ve anlatım biçimlerinde değişikliğin tespit edildiğini kaydetti.

Selvi, genel olarak öğretim programlarında yapılan değişikliğin önceki ile kıyaslandığında oldukça sınırlı olduğunu belirtti.

- 'Müfredattaki değişik daha çok şekli'

Öğretim programlarında, eğitim içeriği, aktarılan değerler konusunda pek bir değişiklik yaşanmadığının altını çizen Selvi, 'Eğitim-Bir-Sen'in öteden beri talep ettiği üzere, çoğulcu, farklılıklara izin ve imkan veren, daha empatik ve eleştirel bir tarih anlayışı, toplumsal taleplere duyarlı, tarihi ve kültürü ile barışık bir müfredatın oluşturulduğunu söylemek güçtür. Bu anlamıyla müfredattaki değişim daha çok şekli olmuştur.' görüşünü bildirdi.

Kapsamlı bir müfredat reformu konusunda önemli bir toplumsal talebin bulunduğunu vurgulayan Selvi, 'Ancak hazırlanan taslak programların, mantalite değişimini ve toplumsal talepleri karşılamaktan uzak olduğu, tarihi ve kültürü ile daha barışık bir müfredatın hazırlanmadığı, önceki müfredatlardan ilke, amaç ve içerik olarak pek bir farklılaşma içinde olmadığı görülmektedir. Eğitim-Bir-Sen olarak, baskıcı, aşırı ideolojik, tek tipçi ve farklılıklara izin vermeyen bir eğitim sistemi yerine, öğrencilerimizin kendi değerleriyle barışık yetişmesini, kendilerini en iyi şekilde gerçekleştirebilmelerini, yeni gelişmelere açık olmalarını ve böylece dünyayla rahatlıkla rekabet edebilmelerini sağlayacak bir eğitim sistemi istiyoruz. Maalesef taslak programlar bu talepleri karşılamaktan uzaktır.' ifadelerini kullandı.

Selvi, 'Atatürk'ün efsanelerden, mitlerden ve tarihsel yanlışlardan arınmış bir şekilde, tarihsel gerçeklere uygun olarak öğretilmesinden yana' olduklarını belirtti.

Müfredat değişikliklerinin daha çok teknik düzeyde kaldığı görüşünü aktaran Selvi, ders kitaplarında, tek tipçi, ayrımcı, insan haklarına aykırı, otoriteyi ve devlet otoritesini yücelten, her daim devleti bireye önceleyen perspektiften vazgeçilmesi gerektiğini kaydetti.
Kaynak: AA