'Türkiye'de Herkesle Beraber Yaşamanın Yollarını Arıyoruz'

İki yıldır Türkiye'de yaşayan ve sanatçı kimliğiyle hayata tutunan ressam Allum, Suriyeli sanatçılara eserlerini sergileme imkanı verilmesini istiyor Allum: 'Katliam ve yıkımların ortasında, kurşun sesinden başka sesin işitilmediği bir yerde sanatçı olarak bulunmak çok zordu. Benim hedefim, bombalanan, tarumar edilen halkımın dramını anlatmaktı ve bunu orada başaramazdım. Suriye'den ayrılmam böyle gerçekleşti' 'Suriyeli ressamlar, eserlerini şahsi olarak sergileme fırsatı bulmakta zorlanıyor' 'Türkiye'de herkesle beraber, herkes gibi yaşamanın yollarını arıyoruz. Bizim bir vatan tahayyülümüz var ve sonuçta ülkemize geri döneceğiz'

SAMET DOĞAN - Suriyeli ressam Husam Allum, Türkiye'deki Suriyeli sanatçıların eserlerini rahat şekilde sergileyecekleri imkanlara sahip olmasını istediklerini belirterek, 'Türkiye'de herkesle beraber, herkes gibi yaşamanın yollarını arıyoruz.' dedi.

Suriyeli ve Türk sanatçıların üretimlerini ele alan 'Bir Arada' adlı açık stüdyo çalıştayına katılan Allum, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2011'de Şam Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesinden mezun olduğunu, iç savaş dolayısıyla 2013'te Suriye'yi terk etmeye mecbur kaldığını ve Ürdün'e gittiğini söyledi.

Ürdün'ün ardından Türkiye'ye geldiğini ve iki yıldır yaşamını sürdürdüğü Türkiye'de, arkadaşlarıyla 'Suriye'nin Meleklerinin Portreleri' çalışmasını yaptıklarını ifade eden Allum, 'Suriye'de savaşın ilk hedefi olan çocukların trajedilerini anlatan bu proje kapsamında 2014'te Suriye'de ölen 12 bin 490 çocuğun isimlerinden oluşan büyük bir tablo yaptık.' diye konuştu.

Sanatçı kimliğiyle Türkiye'de tutunmayı başardığını vurgulayan Allum, şunları anlattı:

'Katliam ve yıkımların ortasında, kurşun sesinden başka sesin işitilmediği bir yerde sanatçı olarak bulunmak çok zordu. Benim hedefim, bombalanan, tarumar edilen halkımın dramını anlatmaktı ve bunu orada başaramazdım. Suriye'den ayrılmam böyle gerçekleşti. Ayrıca, sesini yükselten herkes gibi ben de tehdit ediliyordum, tutuklanabilirdim. Şimdi benim bir yolum var ve bu yolda emin adımlarla ilerliyorum.'

Husam Allum, sanat aracılığıyla hem kendi duygularını hem de çevresinde etkilendiği şeyleri anlattığını dile getirdi.

Bu etkileşimin, vicdan, hüzün, neşe veya diğer duygularla yoğrulduğunu vurgulayan Allum, 'İstanbul'dan çok etkilendim mesela. Bu büyük, güzel ve kozmopolit şehirde, detayların yoğun olması beni besleyen şeylerden biri. Şehir beni çalışmaya zorlayan bir şehir. Diğer arkadaşlarım gibi İstanbul'u terk etmeyi hiç düşünmedim. Kültür olarak da yakın olmamızın etkisi vardır ama Şam'dan, Süveyda'dan veya Dera'dan hiçbir farkı yok İstanbul'un. Yabancılık hissetmiyorum.' ifadelerini kullandı.

- 'İstanbul yeni bir bakış açısı sundu'

Allum, gerçek bir kültür başkenti olan İstanbul'un Suriyeli sanatçılara yeni şeyler kattığını, yeni bir bakış açısı sunduğunu söyledi.

Türk sanatçıların eserlerini ve İslam sanatının inceliklerini görebilmenin Suriyeli sanatçılar için bulunmaz bir fırsat olduğunu aktaran Allum, şöyle devam etti:

'Türkiye'de herkesle beraber, herkes gibi yaşamanın yollarını arıyoruz. Bizim bir vatan tahayyülümüz var ve sonuçta ülkemize geri döneceğiz. Tüm dünyada zorluk çeken insanlar var. Türkler bizim yolumuzu kolaylaştırmaktan başka bir şey yapmıyorlar. Ortak tarihimiz, güzelliklerimiz etrafında toplandık. Geri dönünceye kadar bir süre yolumuzu burada yürüyeceğiz. Buna imkan tanıyan herkese teşekkür ediyorum.'

Allum, Suriyeli ressamların eserlerini şahsi olarak sergileme fırsatı bulmakta zorlandığına dikkati çekerek, bu konuda destek istediklerini kaydetti.
Kaynak: AA