Zeytinoğlu Açıklaması '2017'De Türkiye-AB İlişkilerinin Lokomotifi Yenilenen Gümrük Birliği Olacak'

İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu tarafından gümrük birliği güncellemesine ilişkin açıklama yaptı.



2017’de Türkiye’nin AB sürecinde en öne çıkacak alanların başında gümrük birliğinin güncellenme süreci geliyor. 2015’in Mayıs ayında Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi ve Avrupa Komisyonunun Ticaretten sorumlu üyesi Cecilia Malmström’ün başlattığı süreçte hazırlık çalışmaları tamamlanmak üzere. Resmi müzakerelerin ise 2017 içinde başlaması öngörülüyor.

İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu tarafından Gümrük Birliği güncellemesine ilişkin yazılı açıklama yaptı. 2017’de Türkiye’nin AB sürecinde en öne çıkacak alanların başında gümrük birliğinin güncellenme süreci geldiğini kaydeden Zeytinoğlu, "2015’in Mayıs ayında Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekçi ve Avrupa Komisyonunun Ticaretten sorumlu üyesi Cecilia Malmström’ün başlattığı süreçte hazırlık çalışmaları tamamlanmak üzere. Resmi müzakerelerin ise 2017 içinde başlaması öngörülüyor" dedi.

İKV Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, gümrük birliğinin güncellenmesinin Türkiye’nin üretim kapasitesi, tarımsal verimliliği, hizmet ihracatı ve dış pazarlardaki rekabet gücünü artıracağını ve norm ve standartlarda AB ile entegrasyonu sağlayacağını belirtti.



"Gümrük birliğinin güncellenmesi süreci Türkiye’yi orta gelir tuzağından çıkarmakta kilit rol oynayacak"

İKV Başkanı, 20 yıldır yürürlükte olan gümrük birliğinin Türk sanayii ve dış ticaretine önemli katkıda bulunduğunu, AB ile dış ticaret hacmi 4 katına çıkarken, dış pazarlarda rekabet gücünün arttığını belirtti.

Zeytinoğlu, bu faydalarına rağmen, gümrük birliğinin artık güncel gelişmelerin gerisinde kaldığını ve sağlanan faydanın da aşındığını ekledi. Zeytinoğlu sözlerine şöyle devam etti: "Gümrük birliğinin güncellenmesinin milli gelire, istihdama, yabancı yatırımlara ve dış ticarete önemli katkı sağlamasını bekliyoruz. Ekonomi Bakanlığımız ve Avrupa Komisyonu tarafından yaptırılan araştırmalar özellikle yıllık bazda GSYİH’da ve ihracatta öngörülen artışı ortaya koyuyor. Avrupa Komisyonunca yapılan etki analizinde, GSYİH’nın reel olarak yüzde 1.44’lük (12,5 milyar avro) artışa yol açması bekleniyor. Ekonomi Bakanlığımızca hazırlatılan çalışmada ise, 2030 itibarıyla, GSYİH’da %1,9 oranında, AB’ye yapılan ihracatta %24,4 oranında artışa yol açacağı tahmin edilmiştir".

İKV Başkanı etki analizleri ile varılan tahminlerin, gümrük birliğinin derinleştirilmesi ve Türkiye’nin üçüncü ülkeler ile AB’nin imzaladığı STA’lara dahil olması halinde geçerli olacağını vurguladı: "Yapılan etki analizlerinde farklı senaryolardan yola çıkarak hesaplamalar yapılıyor. Gümrük birliğinin olduğu gibi kalması, yerini kapsamlı bir STA’ya bırakması gibi farklı senaryolar arasında iki taraf için de en karlı olması beklenen senaryo gümrük birliğinin derinleştirilmesi alternatifi. Buna göre gümrük birliğinin işleyişi iyileştirilecek, yani uyuşmazlıkların çözümü mekanizmaları güçlendirilecek, Türkiye’nin AB’nin imzaladığı STA’lardan faydalanması sağlanacak. Aynı zamanda, gümrük birliğine hizmet ticareti, kamu alımları piyasaları ve tarım ürünleri de eklenecek. Bu şekilde karşılıklı olarak pazarların daha açık hale gelmesi ve Türkiye’nin üçüncü ülkeler ile imzalanan STA’lar ile ilgili olarak yaşadığı dezavantajların ortadan kaldırılması AB düzenlemelerine uyum düzeyini artıracak ve ekonominin genelinde önemli bir canlanma sağlayacak".

Başkan Zeytinoğlu son olarak, gümrük birliğinin güncellenmesinin sektörel etkilerine de değindi: "Gümrük birliğinin güncellenmesi süreci iç piyasada rekabeti artıracaktır. Bunun başlangıçta zorlayıcı etkileri olsa da, orta ve uzun vadede, sanayide üçüncü ülkeler ile imzalanacak STA’lar ile pazar payının artmasının yanında çeşitli tarım ürünleri gruplarında ve hizmet sektörlerinde verimliliği ve üretkenliği tetikleyecektir. Motorlu taşıtlar, elektrikli aletler, tekstil ve ayakkabı gibi sanayi ürünleri, gıda sektörü, taze meyve ve sebze, kabuklu yemişler gibi tarım ürünleri ve inşaat, ulaştırma, mali hizmetler, rekreasyonel hizmetler gibi alanlarda ihracatı arttırması beklenmektedir. Sanayi dışında, tarım ve hizmet sektörlerine daha fazla yabancı yatırım çekilecek ve yeni iş alanları yaratılacaktır. Söz konusu sürecin, mevzuat düzeyinde AB’ye uyumu da artıracağı gibi, şeffaflık, hesap verebilirlik, öngörülebilirlik, hukuki denetim gibi iyi yönetişim ilkelerinin yerleşmesinde ön ayak olacağını umuyoruz".
Kaynak: İHA