Yabancı Gönüllüler Sığınmacılar İçin Kilis'te
Nüfusundan fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan Kilis'e gelen İsveç ve Malezyalı gönüllüler, Türk Kızılayının savaş mağduru Suriyelilere yönelik çalışmalarına eşlik etti 'Toplum Merkezleri Projesi' kapsamındaki eğitimlere katılıp, sığınmacılarla evlerinde bir araya gelen gönüllüler, ülkelerinde deneyimlerini paylaşacak Malezyalı Zainudin: 'Türk Kızılayı, bizim gibi düşünenlerin gönüllü olmasına destekleyici yaklaşıyor. Toplum merkezlerindeki faaliyetlerde yer alarak, etkin olmamızı sağlıyor' İsveçli Palmstierna: 'Burada yapılan hizmetler, aklımda olanlardan daha iyi'
İZZET MAZI - Türk Kızılayının İsveç ve Malezyalı gönüllüleri, nüfusundan fazla sığınmacıya ev sahipliği yapan Kilis'te savaş mağduru Suriyelilere yönelik çalışmalara katıldı.
Ülkelerinde iç savaşın başladığı ilk günden bu yana Suriyelileri yalnız bırakmayan Türkiye, sığınmacılara her türlü desteği veriyor. Sivil toplum kuruluşları, 'ensar-muhacir' anlayışından hareketle sığınmacılara yardımda bulunuyor.
Türk Kızılayı da Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu desteğiyle hayata geçirilen 'Toplum Merkezleri Projesi' ile Suriyelilerin yanında olmayı sürdürüyor.
Proje kapsamında 93 bin nüfusuna karşı 127 bin sığınmacıya ev sahipliği yapan kentte kurulan merkezde, geçici koruma altındaki Suriyelilere psikososyal destek verilmesi amacıyla çeşitli kurs ve seminerler düzenlenirken, 'çocuk dostu alanlar' da oluşturuldu.
Projenin 'Çocuk, Genç ve Gönüllülük Programı' çerçevesinde ülkeye gelen İsveç ve Malezyalı 4 gönüllü de Kilis'te, Suriyeli misafirlere yönelik çalışmalara katıldı.
'Toplum Merkezleri Projesi' kapsamındaki eğitimlere katılan gönüllüler, evlerinde bir araya geldikleri sığınmacıların sorun ve taleplerini dinledi.
Malezyalı psikolog Aqilah Zainudin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, savaş nedeniyle Suriye'den yaşanan göç sonrası Türkiye'nin, başlattığı yardım faaliyetlerini sistematik şekilde sürdürdüğünü söyledi.
Türkiye hükümetinin Suriye'den gelen misafirlerine olabildiğince yardım ettiğini, onları bağrına bastığını dile getiren Zainudin, şöyle konuştu:
'Bizim gibi düşünenlerin gönüllü olmasına Türk Kızılayı destekleyici yaklaşıyor. Toplum merkezlerindeki faaliyetlerde yer alarak, etkin olmamızı sağlıyor, kucaklayıcı olmamızı destekliyor. Bunun için Türk Kızılayını seçtim. Daha önceden tanımıyordum. Türkiye'ye başka bir proje için gelmiştim, o sırada tanıdım. Türk Kızılayı çok önemli bir kuruluş, çünkü sadece medikal anlamda değil birden fazla alana eğilerek, insanlara destek sağlıyor.'
Malezyalı bilim ve teknoloji öğretmeni Sarraah Rahim de Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin misafirlerine gayet düzenli bir çerçevede yardım yaptığını vurguladı.
Gönüllü olarak geldiği ülkede Türk Kızılayı ile iletişime geçtiğini anlatan Rahim, derneğin, sığınmacı gençler ile kadınların güçlendirilmesiyle ilgilendiğini belirtti.
Rahim, 'İlgi alanı birden fazla olduğu için Türk Kızılayını seçtim. Bir merkezden, farklı yaşlarda birden fazla kişi faydalanıyor. Sadece bir alana odaklanmıyor. Çocuktan gence ve yaşlıya, başka başka alanlarda hizmetler sunuluyor. Aynı zamanda yardım alan kişiler, bağımlı da olmuyor. Kendilerini geliştirebiliyorlar.' dedi.
Malezyalı bilgi teknolojileri uzmanı Ajeerah Binti Azali, Türk Kızılayının insani yardım konusunda çok fazla deneyimi bulunduğuna dikkati çekti.
Türkiye'nin Suriyelilerle çok yakından ilgilendiğini dile getiren Azali, bu nedenle Türklerin deneyimlerinden olabildiğince faydalanmak istediğini söyledi. Azali, 'Suriyelilere yardımcı olmak istiyorum çünkü biz kardeşiz. Şubata kadar buradayız. Bir daha geldiğimde daha çok gönüllülük yapmak istiyorum.' ifadelerini kullandı.
- 'Faaliyetler diğer ülkelere örnek olmalı'
İsveç Kızılhaç Çocuk Koruma Sorumlusu Elin Palmstierna ise kardeş organizasyon Türk Kızılayının hizmetlerinden çok etkilendiğini kaydederek, 'Burada yapılan hizmetler, aklımda olanlardan daha iyi. Yeni şeyler öğrendim. Stres sonrası travma bozukluğu üzerine çalışıyorum. Türkiye'de çok fazla deneyimin olduğunu bildiğim için gelip gözlem yapmak, buradaki bilgileri öğrenmek istedim.' diye konuştu.
Ülkesinde de Suriyeli sığınmacıların bulunduğunu ifade eden Palmstierna, Türk Kızılayının gerçekleştirdiği kucaklaşma veya aldığı sorumlulukların, paylaşılması gerektiğine inandığını söyledi.
İsveç'te yaptığı çalışmaları Türk Kızılayı ile paylaşmayı, burada edindiği deneyimleri de ülkesinde aktarmayı amaçladığını dile getiren Palmstierna, şöyle devam etti:
'Suriyeli çocuklara nasıl daha iyi destek olabileceğimize dair Ankara ve Kilis'teki gözlemlerim sayesinde topladığım bilgilerle ülkeme döndüğümde, programı daha iyi hale getirebileceğimi düşünüyorum. Farklı zorluklar olmasına rağmen ortak noktaların da bulunduğunu gözlemledik. Bu noktada da hareket edebileceğiz. Türkiye ve özellikle Türk Kızılayının yaptığı faaliyetler diğer ülkelere örnek olmalı.'
Suriyeli sığınmacı Süleyman Süleyman ise Türk Kızılayının tüm dünyadan gönüllülerin dertlerine derman olmaya çalıştığını söyledi.
Türkiye'nin eğitim, sağlık ve sosyal anlamda tüm ihtiyaçlarını karşıladığını anlatan Süleyman, emeği geçenlere teşekkür etti.
Kaynak: AA
Ülkelerinde iç savaşın başladığı ilk günden bu yana Suriyelileri yalnız bırakmayan Türkiye, sığınmacılara her türlü desteği veriyor. Sivil toplum kuruluşları, 'ensar-muhacir' anlayışından hareketle sığınmacılara yardımda bulunuyor.
Türk Kızılayı da Uluslararası Kızılhaç ve Kızılay Dernekleri Federasyonu desteğiyle hayata geçirilen 'Toplum Merkezleri Projesi' ile Suriyelilerin yanında olmayı sürdürüyor.
Proje kapsamında 93 bin nüfusuna karşı 127 bin sığınmacıya ev sahipliği yapan kentte kurulan merkezde, geçici koruma altındaki Suriyelilere psikososyal destek verilmesi amacıyla çeşitli kurs ve seminerler düzenlenirken, 'çocuk dostu alanlar' da oluşturuldu.
Projenin 'Çocuk, Genç ve Gönüllülük Programı' çerçevesinde ülkeye gelen İsveç ve Malezyalı 4 gönüllü de Kilis'te, Suriyeli misafirlere yönelik çalışmalara katıldı.
'Toplum Merkezleri Projesi' kapsamındaki eğitimlere katılan gönüllüler, evlerinde bir araya geldikleri sığınmacıların sorun ve taleplerini dinledi.
Malezyalı psikolog Aqilah Zainudin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, savaş nedeniyle Suriye'den yaşanan göç sonrası Türkiye'nin, başlattığı yardım faaliyetlerini sistematik şekilde sürdürdüğünü söyledi.
Türkiye hükümetinin Suriye'den gelen misafirlerine olabildiğince yardım ettiğini, onları bağrına bastığını dile getiren Zainudin, şöyle konuştu:
'Bizim gibi düşünenlerin gönüllü olmasına Türk Kızılayı destekleyici yaklaşıyor. Toplum merkezlerindeki faaliyetlerde yer alarak, etkin olmamızı sağlıyor, kucaklayıcı olmamızı destekliyor. Bunun için Türk Kızılayını seçtim. Daha önceden tanımıyordum. Türkiye'ye başka bir proje için gelmiştim, o sırada tanıdım. Türk Kızılayı çok önemli bir kuruluş, çünkü sadece medikal anlamda değil birden fazla alana eğilerek, insanlara destek sağlıyor.'
Malezyalı bilim ve teknoloji öğretmeni Sarraah Rahim de Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin misafirlerine gayet düzenli bir çerçevede yardım yaptığını vurguladı.
Gönüllü olarak geldiği ülkede Türk Kızılayı ile iletişime geçtiğini anlatan Rahim, derneğin, sığınmacı gençler ile kadınların güçlendirilmesiyle ilgilendiğini belirtti.
Rahim, 'İlgi alanı birden fazla olduğu için Türk Kızılayını seçtim. Bir merkezden, farklı yaşlarda birden fazla kişi faydalanıyor. Sadece bir alana odaklanmıyor. Çocuktan gence ve yaşlıya, başka başka alanlarda hizmetler sunuluyor. Aynı zamanda yardım alan kişiler, bağımlı da olmuyor. Kendilerini geliştirebiliyorlar.' dedi.
Malezyalı bilgi teknolojileri uzmanı Ajeerah Binti Azali, Türk Kızılayının insani yardım konusunda çok fazla deneyimi bulunduğuna dikkati çekti.
Türkiye'nin Suriyelilerle çok yakından ilgilendiğini dile getiren Azali, bu nedenle Türklerin deneyimlerinden olabildiğince faydalanmak istediğini söyledi. Azali, 'Suriyelilere yardımcı olmak istiyorum çünkü biz kardeşiz. Şubata kadar buradayız. Bir daha geldiğimde daha çok gönüllülük yapmak istiyorum.' ifadelerini kullandı.
- 'Faaliyetler diğer ülkelere örnek olmalı'
İsveç Kızılhaç Çocuk Koruma Sorumlusu Elin Palmstierna ise kardeş organizasyon Türk Kızılayının hizmetlerinden çok etkilendiğini kaydederek, 'Burada yapılan hizmetler, aklımda olanlardan daha iyi. Yeni şeyler öğrendim. Stres sonrası travma bozukluğu üzerine çalışıyorum. Türkiye'de çok fazla deneyimin olduğunu bildiğim için gelip gözlem yapmak, buradaki bilgileri öğrenmek istedim.' diye konuştu.
Ülkesinde de Suriyeli sığınmacıların bulunduğunu ifade eden Palmstierna, Türk Kızılayının gerçekleştirdiği kucaklaşma veya aldığı sorumlulukların, paylaşılması gerektiğine inandığını söyledi.
İsveç'te yaptığı çalışmaları Türk Kızılayı ile paylaşmayı, burada edindiği deneyimleri de ülkesinde aktarmayı amaçladığını dile getiren Palmstierna, şöyle devam etti:
'Suriyeli çocuklara nasıl daha iyi destek olabileceğimize dair Ankara ve Kilis'teki gözlemlerim sayesinde topladığım bilgilerle ülkeme döndüğümde, programı daha iyi hale getirebileceğimi düşünüyorum. Farklı zorluklar olmasına rağmen ortak noktaların da bulunduğunu gözlemledik. Bu noktada da hareket edebileceğiz. Türkiye ve özellikle Türk Kızılayının yaptığı faaliyetler diğer ülkelere örnek olmalı.'
Suriyeli sığınmacı Süleyman Süleyman ise Türk Kızılayının tüm dünyadan gönüllülerin dertlerine derman olmaya çalıştığını söyledi.
Türkiye'nin eğitim, sağlık ve sosyal anlamda tüm ihtiyaçlarını karşıladığını anlatan Süleyman, emeği geçenlere teşekkür etti.