HAK-İŞ Genel Başkanı Arslan'dan Arnavutluk'a FETÖ Uyarısı
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Arnavutluk’un da FETÖ tehdidi altında olduğunu belirterek, “Üzülerek ve endişeyle takip ediyoruz ki, Arnavutluk’ta da aynı tehlike ve tehditle karşı karşıyasınız. Çünkü bu FETÖ örgütü Arnavutluk’un da hemen hemen bütün alanlarına nüfus etmiştir” dedi.
“Eğitim Yoluyla Arnavutluk Sendikaları-HAK-İŞ Konfederasyonu İşbirliği Köprü Projesi” kapsamında yapılan eğitim programına katılan HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Türkiye gibi Arnavutluk’un da FETÖ tehlikesi altında olduğunu söyledi.
“15 Temmuz 2016 bizim için karanlık bir geceydi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bekasına, geleceğine yönelik bir işgal ve darbe girişimiyle karşılaştık” diyen Arslan, Arnavutluk’un da aynı tehditle karşı karşıya olduğunun altını çizerek, “Maalesef bu darbe teşebbüsünde bulundular, uzun süre bu ülkenin kaynaklarını kullanan, bizim FETÖ örgütü dediğimiz Fetullah Gülen’nin mensuplarıydı. Üzülerek ve endişeyle takip ediyoruz ki, Arnavutluk’ta da aynı tehlike ve tehditle karşı karşıyasınız. Çünkü bu FETÖ örgütü Arnavutluk’un da hemen hemen bütün alanlarına nüfus etmiştir. İki tane üniversitesi, 6-7 tane koleji, Arnavut ekonomisine yönelik bir takım ilişkiler, devletin kademelerine kadar ulaşmış. Etkinliklerine baktığımız zaman Arnavutluk’un da Türkiye gibi bir tehdit altında olduğunu size hatırlatmak istiyoruz. Bu örgüt çok sinsi ve gizli bir örgüttür” diye konuştu.
“Sakın çocuklarınızı onların okullarına göndermeyin”
FETÖ’yü işaret ederek, “Bu canilerde insan vicdanı diye bir şey yok, gözelerini kırpmadan binlerce insanı katledebilirler” ifadelerini kullanan Arslan, FETÖ’nün kukla bir örgüt olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Bunlar kukla, bunların arkalarında başta ABD olmak üzere uluslararası güçler var. Amaç Türkiye’nin bölgedeki gücünden, etkinliğinden, oyun kuruculuğundan rahatsız olanların bu tür yöntemlerle Türkiye’yi istikrarsızlaştırmaya çalışması. Açıkçası Arnavutluk için de benzer tehdit ve tehlikelerin olabileceğini sizinle paylaşmak istiyorum. Bunu lütfen bir kenara yazın; sakın çocuklarınızı onların okullarına göndermeyin. Onların okullarında âdeta çocuklarımız zehirle uyuşturuluyor. Yakınlarınızla, çevrenizle bu deneyimlerimizi paylaşın.”
“Biz iki eşit, kardeş sendika olarak bakıyoruz sizlere”
Arnavutluk Sendikalar Konfederasyonu (KSSH) ile HAK-İş’in uzun bir geçmişi olduğunu hatırlatan Arslan, karşılıklı samimi ve güzel bir ilişkilerinin olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin Arnavutluk’u kardeş ülke olarak gördüğünü de söyleyen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kuşkusuz ülkelerimizin, yasalarımızın farlılıkları olabilir fakat biz Arnavutluk’la Türkiye’yi hep kardeş ülke olarak gördük. Özellikle Arnavutluk’un katı ve baskıcı rejiminin sona ermesi sonrası demokratik süreçlerinde Türkiye hep Arnavutluk’a destek ve katkı vermeye devam etmiştir. Bugün de Balkanlar’da hemen hemen sıfır sorun yaşadığımız ülkelerin başında Arnavutluk gelmektedir. Bu tabii iki halkın da birbiriyle daha yakın ilişkiye girmesini sağlamaktadır. Hem ne karar Türkiye’de Arnavutluk nüfusundan daha fazla Arnavut orijinli vatandaşı olsa da bunlar ağırlıklı olarak Kosova ve Makedonya’dan gelen Arnavutlardır. Arnavutluk’taki Arnavutlar arasındaki ilişkiler maalesef kapalı kalmıştır, geliştirilememiştir. O nedenle Arnavutluk Arnavutlarıyla ilişkilerimizi daha fazla geliştirmeye ihtiyacımız var.”
“İki ülke devletlerinin yapacağı çok çalışma var”
“Biz Arnavutluk’u özel olarak ilgilenmemiz gereken ve çalışmamız gereken bir ülke olarak görüyoruz. Onun için de birlikte çalışmamız gerekir” diyen Arslan, “Hem sendika alanında işbirliğine ihtiyacımız var hem de iki ülke devletlerinin yapacağı çok çalışma var. Bütün bunları yan yana koyduğumuzda Balkanlar’da Türkiye’nin en önemli dostlarından olan Arnavut sendikalarıyla HAK-İŞ’in de ilişkilerini geliştirmek mecburiyetinde olduğunun farkındayız. Onun için Bağımsız Sendikalar Konfederasyonu hem Arnavutluk sendikal hareketinin en eski ve güçlü sendikalarından olan KSSH hem de diğer sivil toplum örgütleriyle, çeşitli sendikalarıyla çeşitli ilişkilerimiz söz konusu” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
“15 Temmuz 2016 bizim için karanlık bir geceydi. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin bekasına, geleceğine yönelik bir işgal ve darbe girişimiyle karşılaştık” diyen Arslan, Arnavutluk’un da aynı tehditle karşı karşıya olduğunun altını çizerek, “Maalesef bu darbe teşebbüsünde bulundular, uzun süre bu ülkenin kaynaklarını kullanan, bizim FETÖ örgütü dediğimiz Fetullah Gülen’nin mensuplarıydı. Üzülerek ve endişeyle takip ediyoruz ki, Arnavutluk’ta da aynı tehlike ve tehditle karşı karşıyasınız. Çünkü bu FETÖ örgütü Arnavutluk’un da hemen hemen bütün alanlarına nüfus etmiştir. İki tane üniversitesi, 6-7 tane koleji, Arnavut ekonomisine yönelik bir takım ilişkiler, devletin kademelerine kadar ulaşmış. Etkinliklerine baktığımız zaman Arnavutluk’un da Türkiye gibi bir tehdit altında olduğunu size hatırlatmak istiyoruz. Bu örgüt çok sinsi ve gizli bir örgüttür” diye konuştu.
“Sakın çocuklarınızı onların okullarına göndermeyin”
FETÖ’yü işaret ederek, “Bu canilerde insan vicdanı diye bir şey yok, gözelerini kırpmadan binlerce insanı katledebilirler” ifadelerini kullanan Arslan, FETÖ’nün kukla bir örgüt olduğunu belirterek şunları kaydetti:
“Bunlar kukla, bunların arkalarında başta ABD olmak üzere uluslararası güçler var. Amaç Türkiye’nin bölgedeki gücünden, etkinliğinden, oyun kuruculuğundan rahatsız olanların bu tür yöntemlerle Türkiye’yi istikrarsızlaştırmaya çalışması. Açıkçası Arnavutluk için de benzer tehdit ve tehlikelerin olabileceğini sizinle paylaşmak istiyorum. Bunu lütfen bir kenara yazın; sakın çocuklarınızı onların okullarına göndermeyin. Onların okullarında âdeta çocuklarımız zehirle uyuşturuluyor. Yakınlarınızla, çevrenizle bu deneyimlerimizi paylaşın.”
“Biz iki eşit, kardeş sendika olarak bakıyoruz sizlere”
Arnavutluk Sendikalar Konfederasyonu (KSSH) ile HAK-İş’in uzun bir geçmişi olduğunu hatırlatan Arslan, karşılıklı samimi ve güzel bir ilişkilerinin olduğunu ifade etti.
Türkiye’nin Arnavutluk’u kardeş ülke olarak gördüğünü de söyleyen Arslan, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Kuşkusuz ülkelerimizin, yasalarımızın farlılıkları olabilir fakat biz Arnavutluk’la Türkiye’yi hep kardeş ülke olarak gördük. Özellikle Arnavutluk’un katı ve baskıcı rejiminin sona ermesi sonrası demokratik süreçlerinde Türkiye hep Arnavutluk’a destek ve katkı vermeye devam etmiştir. Bugün de Balkanlar’da hemen hemen sıfır sorun yaşadığımız ülkelerin başında Arnavutluk gelmektedir. Bu tabii iki halkın da birbiriyle daha yakın ilişkiye girmesini sağlamaktadır. Hem ne karar Türkiye’de Arnavutluk nüfusundan daha fazla Arnavut orijinli vatandaşı olsa da bunlar ağırlıklı olarak Kosova ve Makedonya’dan gelen Arnavutlardır. Arnavutluk’taki Arnavutlar arasındaki ilişkiler maalesef kapalı kalmıştır, geliştirilememiştir. O nedenle Arnavutluk Arnavutlarıyla ilişkilerimizi daha fazla geliştirmeye ihtiyacımız var.”
“İki ülke devletlerinin yapacağı çok çalışma var”
“Biz Arnavutluk’u özel olarak ilgilenmemiz gereken ve çalışmamız gereken bir ülke olarak görüyoruz. Onun için de birlikte çalışmamız gerekir” diyen Arslan, “Hem sendika alanında işbirliğine ihtiyacımız var hem de iki ülke devletlerinin yapacağı çok çalışma var. Bütün bunları yan yana koyduğumuzda Balkanlar’da Türkiye’nin en önemli dostlarından olan Arnavut sendikalarıyla HAK-İŞ’in de ilişkilerini geliştirmek mecburiyetinde olduğunun farkındayız. Onun için Bağımsız Sendikalar Konfederasyonu hem Arnavutluk sendikal hareketinin en eski ve güçlü sendikalarından olan KSSH hem de diğer sivil toplum örgütleriyle, çeşitli sendikalarıyla çeşitli ilişkilerimiz söz konusu” ifadelerini kullandı.