CHP Trabzon Milletvekili Pekşen Açıklaması
'Karadeniz Bölgesi'nde büyük bir göç ve yoksulluk var. Karadeniz, AKP'nin neredeyse yok ettiği bir bölge haline geldi'
CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen, Karadeniz Bölgesi'nde büyük bir yoksulluk ve göçün olduğunu savunarak, 'Bütün bunlarla birlikte Karadeniz, AKP'nin neredeyse yok ettiği bir bölge haline geldi.' dedi.
Pekşen, bazı CHP milletvekilleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, konuşmasına 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayarak başladı. Pekşen, 'Umuyor ve diliyorum ki dünyanın özgür, aydın ve hukukun üstünlüğünün olduğu ülkelerinde olduğu gibi bizim de bu yiğit, yürekli gazetecilerimiz aynı olanaklara, haklara, hukuki güvenceye kavuşurlar.' ifadesini kullandı.
Karadeniz Bölgesi'nin, son günlerde Türkiye'nin gündemine sarsıcı etkilerle geldiğine belirten Pekşen, 'AKP iktidarıyla birlikte Karadeniz'i ciddi anlamda bir laboratuvar incelemesine almak gerekiyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Pekşen, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun 'Karadeniz düşmanı' olduğunu iddia ederek, 'Bir bölgeye bir adam, bir bakan ancak bu kadar kin duyabilir ve bu kadar zarar verebilir.' diye konuştu.
HES'lerle birlikte bölge coğrafyasının yoğun bir tehdit altına girdiğini savunan Pekşen, çay ve fındık tarımında da olumsuzluklar yaşandığını bildirdi. Pekşen, HES'lerin yanı sıra madenlerin ve ocakların da bölgede bir doğa katliamına neden olduğunu iddia etti.
Körfez ülkelerinin, son yıllarda Karadeniz Bölgesi'ne yoğun ilgi gösterdiğine dikkati çeken Pekşen, Körfez ülkesi vatandaşlarının, bölgede binin üzerinde arazi satın almalarını enteresan bulduklarını belirtti.
Pekşen, bölgedeki kanser vakalarının, diğer bölgelere göre 6 kat fazla olduğunu ileri sürerek, şunları kaydetti:
'Bölge insanı içme suyuyla kansere teslim ediliyor. Büyük bir göç ve yoksulluk var. Bütün bunlarla birlikte Karadeniz, AKP'nin neredeyse yok ettiği bir bölge haline geldi. Bu orman yangını tesadüf değildir. Tıpkı 39 doğal sit alanının, Kaçkarlar Milli Parkı'nın betonlaşmaya, imara açılması gibidir. Karadeniz'den AKP elini çekmediği sürece Karadeniz katliamının büyük bir dehşetle devam ettiğini görüyoruz. Buna ne Karadeniz artık boyun eğecek, ne de biz CHP milletvekilleri olarak sessiz kalacağız.'
Kaynak: AA
Pekşen, bazı CHP milletvekilleriyle birlikte düzenlediği basın toplantısında, konuşmasına 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutlayarak başladı. Pekşen, 'Umuyor ve diliyorum ki dünyanın özgür, aydın ve hukukun üstünlüğünün olduğu ülkelerinde olduğu gibi bizim de bu yiğit, yürekli gazetecilerimiz aynı olanaklara, haklara, hukuki güvenceye kavuşurlar.' ifadesini kullandı.
Karadeniz Bölgesi'nin, son günlerde Türkiye'nin gündemine sarsıcı etkilerle geldiğine belirten Pekşen, 'AKP iktidarıyla birlikte Karadeniz'i ciddi anlamda bir laboratuvar incelemesine almak gerekiyor.' değerlendirmesinde bulundu.
Pekşen, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu'nun 'Karadeniz düşmanı' olduğunu iddia ederek, 'Bir bölgeye bir adam, bir bakan ancak bu kadar kin duyabilir ve bu kadar zarar verebilir.' diye konuştu.
HES'lerle birlikte bölge coğrafyasının yoğun bir tehdit altına girdiğini savunan Pekşen, çay ve fındık tarımında da olumsuzluklar yaşandığını bildirdi. Pekşen, HES'lerin yanı sıra madenlerin ve ocakların da bölgede bir doğa katliamına neden olduğunu iddia etti.
Körfez ülkelerinin, son yıllarda Karadeniz Bölgesi'ne yoğun ilgi gösterdiğine dikkati çeken Pekşen, Körfez ülkesi vatandaşlarının, bölgede binin üzerinde arazi satın almalarını enteresan bulduklarını belirtti.
Pekşen, bölgedeki kanser vakalarının, diğer bölgelere göre 6 kat fazla olduğunu ileri sürerek, şunları kaydetti:
'Bölge insanı içme suyuyla kansere teslim ediliyor. Büyük bir göç ve yoksulluk var. Bütün bunlarla birlikte Karadeniz, AKP'nin neredeyse yok ettiği bir bölge haline geldi. Bu orman yangını tesadüf değildir. Tıpkı 39 doğal sit alanının, Kaçkarlar Milli Parkı'nın betonlaşmaya, imara açılması gibidir. Karadeniz'den AKP elini çekmediği sürece Karadeniz katliamının büyük bir dehşetle devam ettiğini görüyoruz. Buna ne Karadeniz artık boyun eğecek, ne de biz CHP milletvekilleri olarak sessiz kalacağız.'