Şimşek Ve Ağbal Büyüme Rakamlarını Yorumladı

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ve Maliye Bakanı Naci Ağbal, büyüme rakamlarını değerlendirdi.

Şimşek Ve Ağbal Büyüme Rakamlarını Yorumladı
Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek’in 2016 yılı ikinci çeyrek Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) büyümesine ilişkin yazılı olarak değerlendirme yaptı. 2016 yılı ikinci çeyreğinde Türkiye ekonomisi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 3,1 oranında büyüdüğünü belirten Şimşek, yaşanan jeopolitik gerginliklere ve küresel ekonomideki zayıflamaya rağmen yılın ilk yarısında büyüme yüzde 3,9 seviyesinde gerçekleştiğini kaydetti.

Zayıf seyreden küresel ticaret hacmi ve ticaret ortaklarımızın düşük talebi nedeniyle 2014 yılı son çeyreğinden itibaren ekonomideki iç talep ağırlıklı bir büyüme gerçekleştiğini vurgulayan Şimşek, “2016 yılı ikinci çeyreğinde de iç talep büyümeye 5,2 yüzde puan katkı sağlarken; net dış talep 2,1 yüzde puan negatif katkı ile büyümeyi sınırlamıştır. Özel sektör tüketiminin büyümeye katkısı 3,4 yüzde puan olmuştur. Özel sektör yatırım harcamaları inşaat yatırımlarının pozitif katkısına rağmen zayıf makine teçhizat yatırımları nedeniyle ikinci çeyrekte büyümeye sınırlı negatif katkı sağlamıştır.

Büyümenin istihdam oluşturma kapasitesi yılın ikinci çeyreğinde de devam etmiştir. Ekonomimizde son bir yılda 795 bin kişiye ilave istihdam oluşturuldu. Böylece küresel krizden sonra yaratılan istihdam 7,2 milyon kişiye ulaşmıştır” dedi.

Diğer yandan, Ramazan Bayramı nedeniyle bir önceki yıla göre iki çalışma günü az olan Temmuz ayında, başarısız darbe girişiminin de etkisiyle genel koşullar zayıfladığının altını çizen Başbakan Yardımcısı Şimşek, bu durumun sanayi üretimi ve ihracatta düşüşlere neden olduğunu, ekonomide yaşanan bu yavaşlamanın kalıcı olmadığını, Temmuz ayına özgü olduğunu değerlendirdiklerini belirterek, nitekim Ağustos ayı verilerine göre ihracatta önemli iyileşme gerçekleştiğini söyledi.

.

Dünya büyümesi ve ticaret hacminin 2016 yılında tahminlerden daha zayıf gerçekleşeceği görüldüğünü kaydeden Şimşek, “Bu kapsamda, hem küresel gelişmeler hem de yurtiçi faktörler 2016 yılında büyüme hızını sınırlandırıcı etki oluşturmaktadır. Bu durum dikkate alındığında ekonomimizin önümüzdeki dönemde sağlıklı ve yüksek oranlarda büyümeye devam etmesi için yurtiçi tasarruflarımızın ve yatırımlarımızın artırılması önem arz etmektedir. Yakın dönemde hayata geçirdiğimiz yatırım ortamının iyileştirilmesi, yatırımların proje bazında desteklenmesi ve Bireysel Emeklilik Sistemi’ne otomatik katılım gibi önemli düzenlemeler bu amaca hizmet edecektir” ifadelerini kullandı.

Son dönemde Türkiye’de yaşanan olaylar akabinde toplumun tüm kesimlerinde oluşan birlik ve beraberlik ortamının verdiği destekle, önümüzdeki dönemde yapısal reformları kararlılıkla ve hızla uygulamaya devam edeceklerini belirten Şimşek; bu sayede, daha güçlü ve kapsayıcı büyüme hedefine ulaşmayı amaçladıklarını sözlerine ekledi.

MALİYE BAKANI AĞBAL

Maliye Bakanı Naci Ağbal ise, Türkiye ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 3,1 ile ılımlı bir büyüme performansı sergilediğini belirtti.

Türkiye bu büyüme oranıyla G20, OECD ve AB ülkeleri arasında en hızlı büyüyen ekonomilerden biri olduğunu vurgulayan Ağbal, "Çin ve Hindistan hariç gelişmekte olan ülkelerden daha hızlı büyüyerek pozitif yönde ayrışmaya devam ettik. Birçok gelişmiş ve gelişmekte olan ülkede büyüme dalgalı seyrederken Türkiye 27 çeyrektir büyümeye devam etti. İkinci çeyrekte, büyümeye en önemli katkı yaklaşık 5 puanla iç talepten geldi. Global konjonktürdeki sorunlar ve yurt içinde meydana gelen gelişmelere karşı iç talepteki canlılığın devam etmesi olumludur" dedi.

Ağbal, hükümet olarak uygulamaya koyulan reformlar ile üretim, yatırım ve ihracatta uygulamaya başlanılan destekleyici politikaların önümüzdeki aylarda ekonomik faaliyetlerin ivmelenmesine destek olacağını belirterek değerlendirmesini şöyle tamamladı: “Önümüzdeki dönemde, yatırımları ve istihdamı teşvik eden politikalarımız, Ar-Ge yoğun ve yenilikçi üretim ve hizmetlere sunduğumuz süper teşviklerle büyümemiz hız kazanmaya devam edecektir. Böylece gelişmekte olan ülkelerden pozitif yönde ayrışmaya devam edeceğiz ve gelişmiş ülkeler liginde yer alacağız”.

Kaynak: İHA