Merkez, Finansal İstikrar Raporu'nu Açıkladı

Merkez’in açıkladığı Finansal İstikrar Raporu’nda; 2016 yılı birinci çeyreğinde, Türkiye ekonomisi net borçlu pozisyonunu sürdürürken, hanehalkı ve dünyanın geri kalanı finansman sağlayan iki ana sektör olduğu belirtildi. Ayrıca raporda en borçlu sektörün, finansal olmayan kuruluşlar olurken, bunu merkezi yönetim izlediği ve diğer tüm sektörler net alacaklı pozisyonlarını koruduğu kaydedildi.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 2016 yılı birinci çeyrek ’Finansal İstikrar Raporu’nu açıkladı.

Rapora göre; 2016 yılı birinci çeyreğinde Türkiye ekonomisinin toplam finansal varlıkları 8 trilyon 322 milyar TL, yükümlülükleri ise 9 trilyon 383 milyar TL düzeyinde gerçekleşerek, finansal varlık ve yükümlülüklerin farkından oluşan net finansal değer 1 trilyon 61 milyar TL düzeyine ulaştı ve genel ekonomi net borçlu pozisyonunu sürdürdü. Toplam ekonominin finansmanı, büyük ölçüde dünyanın geri kalanı (yurt dışı) ve hanehalkı tarafından sağlandı. Veri dönemi boyunca, hanehalkı ve dünyanın geri kalanı finansal fazla verirken, finansal olmayan kuruluşlar ve genel yönetim finansal açık verdi. Diğer taraftan, finansal kuruluşlar, üstlendiği finansal aracılık faaliyetleri nedeniyle sıfıra yakın bir net finansal değer ile yatay bir seyir izledi.

2016 yılı birinci çeyreğinde, Türkiye ekonomisi net borçlu pozisyonunu sürdürürken, hanehalkı ve dünyanın geri kalanı finansman sağlayan iki ana sektör oldu. En borçlu sektör, finansal olmayan kuruluşlar olurken, bunu merkezi yönetim izledi ve diğer tüm sektörler net alacaklı pozisyonlarını korudu. Bu dönemde, hanehalkı net finansal değeri sınırlı miktarda artarken, finansal olmayan kuruluşların net varlıkları bir miktar geriledi. AB ülkeleri ve ABD’nin oluşturduğu ülkeler ile karşılaştırıldığında, Türkiye’de finansal olmayan kuruluşlarının borçluluk düzeyinin Euro bölgesi ortalamasına yakın ve düşük seviyeli ülkeler arasında olduğu dikkat çekti.

Sektörler itibarıyla finansal varlık ve yükümlülükler incelendiğinde; finansal olmayan kuruluşların hem varlık hem yükümlülük tarafında geleneksel olarak en büyük sektör olduğu görüldü.

Finansal araç dağılımında ise varlık ve yükümlülüklerde en ağırlıklı araçlar krediler ile hisse senetleri ve özkaynaklar oldu. Veri döneminde, varlık tarafında borçlanma senetlerindeki yüzde 4’lük azalış ile yükümlülük tarafında hisse senetleri ve özkaynaklardaki yüzde 13’lük azalış dikkat çekti. Akım veriler incelendiğinde; 2016 yılı birinci çeyreğinde, en yüksek net akım, yükümlülük artışı olarak finansal olmayan kuruluşlarda gözlenmiş olup, büyük kısmı yükümlülük işlemlerindeki artıştan kaynaklandı. Dünyanın geri kalanında varlık artışı yönünde finansal akım gözlenmiş olup, varlık işlemlerindeki artış belirleyici oldu.

Hanehalkı

Hanehalkı finansal varlıklarının 2015 yılı sonuna göre 2016 yılı birinci çeyreğinde artış gösterdiği ve bu artışın büyük kısmının mevduat kaleminde gerçekleşen işlemlerden kaynaklandığı görüldü.

Sigorta teknik rezervlerindeki artış da işlem kaynaklı oldu. Varlıkların diğer önemli kalemleri olan hisse senetleri ve özkaynaklarda ise işlem kaynaklı çıkışların değerleme artışlarıyla dengelendiği gözlendi. Öte yandan, hanehalkı yükümlülükleri, ağırlıklı olarak kredilerde gerçekleşen işlemler olmak üzere bir miktar artış gösterdi.

Hanehalkı finansal varlıklarında en temel araç yüzde 80’ler dolayındaki payı ile mevduatlar olup, bunu hisse senetleri ve özkaynaklar izledi. Veri dönemi boyunca, hisse senedi ve özkaynakların toplam finansal yatırımlardaki payı gerilerken, sigorta teknik rezervlerinin payı arttı. Bu değişim, hanehalkının daha uzun vadeli yatırım araçlarına yöneldiği şeklinde değerlendirilmektedir. Öte yandan, yükümlülüklerin tamamına yakını krediler kaynaklı olarak gerçekleşti.

Hanehalkı net finansal değeri 2015 yılı dördüncü çeyreğinde bir önceki döneme göre 15 milyar TL azaldı, son çeyreklik dönemde ise 17 milyar TL’lik artış gösterdi. Hanehalkı borçluluğuna ilişkin göstergelere bakıldığında, hanehalkı borcunun GSYİH’ye oranı yüzde 21 civarındaki seyrini korudu, borcun harcanabilir gelire oranı ile toplam finansal varlıklara oranı 2016 yılının ilk çeyreğinde bir önceki döneme kıyasla değişiklik göstermedi. Hanehalkı yükümlülüklerinin GSYİH’ye oranına bakıldığında; 2016 yılının ilk çeyreğinde Türkiye’nin karşılaştırma yapılan 19 ülke arasında borçluluk düzeyi en düşük ülke olduğu görüldü.

Finansal Olmayan Kuruluşlar

Finansal olmayan kuruluşların finansal varlık ve yükümlülüklerindeki artışın, gerçekleşen işlemlerden kaynaklandığı gözlendi. Şöyle ki; sektörün finansal varlıkları 2016 yılı ilk çeyreğinde 2015 yılı sonuna göre toplamda 109 milyar TL’lik işlem artışı görüldü.

Bu artışın büyük kısmı hisse senetleri ve özkaynaklarda gerçekleşirken, değerlemede bir miktar azalış gerçekleşti. Aynı dönem için toplam yükümlülüklerde gerçekleşen 145 milyar TL’lik artışın 100 milyar TL’si ihraç edilen hisse senetleri ve özkaynaklardan kaynaklanırken değerleme artışı oldukça sınırlı kaldı.

2016 yılı ilk çeyreklik döneminde, finansal olmayan kuruluşların varlıklar tarafındaki en önemli kalemini; ticari kredi ve avanslar ile diğer kalemlerin toplamından oluşan diğer alacaklar (yüzde 48) oluşturdu. Hisse senetleri ve özkaynakların payı yüzde 38, para ve mevduatların payı ise yüzde 11 oldu. Yükümlülük tarafında ise hisse senetleri ve özkaynak ihracı yoluyla yapılan finansmanın toplam yükümlülükler içindeki payı yüzde 33, diğer borçların oranı yüzde 37, kullanılan kredilerin payı ise yüzde 28 olarak gerçekleşti.

Finansal olmayan kuruluşların net varlıkları 2016 yılı ilk çeyreğinde bir önceki çeyreğe göre 68 milyar Türk Lirası azaldı. Finansal olmayan kuruluşların borçlarının GSYİH’ye oranı ise 2016 yılı ilk çeyreğinde bir miktar azalış göstermekle birlikte borçların toplam finansal varlıklara oranı artış eğilimini sürdürdü. Finansal olmayan kuruluşların borçlarının GSYİH’ye oranları çeşitli ülkelerle karşılaştırıldığında, 2016 yılı birinci çeyreğinde, Türkiye’nin borçluluk düzeyi düşük ülkeler arasında yer aldığı görüldü.

Kaynak: İHA