Bakan Özlü AA Editör Masası'na Konuk Oldu Açıklaması (2)
'Meşhur kamuoyunda bilinen 'ByLock' var. O kriptolu bir yazılım, onun bile bizim işten çıkardığımız eski TÜBİTAK çalışanları, yani FETÖ yapılanmasına mensup kişiler tarafından geliştirilmiş olacağı yönünde kuvvetli tespitlerimiz var. Yaklaşık 215 bin kişinin haberleştiği bir ağ ve kriptolu bir yazılım bu. Bu yazılımı TÜBİTAK'ta çalışan malum yapıya mensup kişilerin geliştirdiği yönünde elimizde ciddi veriler var''Bilim olimpiyatları yapılıyordu. 2011'de bu bilim olimpiyatlarında toplam verilen 92 madalyanın 73'ü bu kapatılan liselere (FETÖ bağlantılı) mensup öğrencilere verilmiş. Bu kadar bir taraflılık akla sığacak bir şey değil. 2015 yılında da 114 madalyanın 54'ü veriliyor. Bu olimpiyatları durdurduk''Toplamda ilk aşamada 326 personelin işine son verdik. Bunlardan 167'si TÜBİTAK'tandı. İkinci aşamada da 201 kişinin işine son verildi. TÜBİTAK bünyesindeki tespit, teşhis ve emin bir şekilde malum yapı ile ilgisi olabilecek olan kişileri belirleme işlemi devam ediyor''FETÖ'nün TÜBİTAK'taki birtakım projeleri kendi yandaşlarına yönlendirme, onlara iş ve proje verme ve onlara maddi menfaat sağlama yönündeki durumların tespiti için çalışmalarımız da sürüyor. Bugüne kadar yandaş firmalara hangi işler verilmiş onların üzerinde çalışıyoruz. Tespit ettiklerimiz var'
Bakan Özlü, Anadolu Ajansı Editör Masası'nda soruları yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimini çok talihsiz bir hadise olarak gördüğünü ifade eden Özlü, bu girişim sonrası, millette bir bütünlük ve kenetlenme olduğunu, darbe girişimine karşı bütün siyasi partilerin ve sivil toplum kuruluşlarının bir araya geldiğini söyledi. Özlü, demokrasi mitinglerinin yapıldığını, 7 Ağustos'ta İstanbul'da yapılan mitingle birlik ve beraberliğin pekiştirildiğini anlattı.
Özlü, gelinen noktada darbe girişiminin iki önemli sonucu olduğunun altını çizerek, 15 Temmuz'da milletin demokrasi ve ekonomiye sahip çıktığını kaydetti. 'Birçok ülkede böyle 15 Temmuz gibi hadiseler olsa borsalar kapanır, fabrikalar durur, ekonomi felç olurdu' diyen Özlü, Türkiye'de 16 Temmuz'dan itibaren fırınların açık olduğunu, insanların gıdalarını rahatça alabildiğini, bu bakımdan darbe girişiminin Türkiye'nin birlik ve beraberliği, bütünlüğü açısından millete yeni bir ruh, ivme ve güç verdiğini belirtti.
- FETÖ ile ilişkili kişilerin uzaklaştırılması
Bakan Özlü, darbe girişiminin ardından hem bakanlıkta hem de bağlı kuruluşlarında çok kapsamlı bir çalışma yürüttüklerini ve bunlara devam ettiklerini vurgulayarak, şunları kaydetti:
'Bakanlığımıza bağlı ilgili ve ilişkili kuruluşlar var. Bakanlığımız bünyesinde 3 bin 500 çalışanımız var. Bağlı ve ilişkili kuruluşlar ile birlikte yaklaşık 12 bin çalışanımız var. Yürüttüğümüz çalışmalarda komisyonlar oluşturduk. Her birimde, her kuruluşta çalışma grupları oluşturduk. Burada Paralel Devlet Yapılanması veya FETÖ ile ilgili veya müzahir olabilecek isimlerin üzerine tek tek gittik. Burada hata yapmamak da esastı. Kurunun yanında yaşın da yanmaması için ciddi bir çalışma yaptık. En az hata ile bu tespitleri yaptık. Toplamda ilk aşamada 326 personelin işine son verdik. Bunlardan 167'si TÜBİTAK'tandı. İkinci aşamada da 201 kişinin işine son verildi. Bu bize bağlı Patent Enstitüsü, KOSGEB, bunlar personel sayısı daha az kurumlar. Bizim TÜBİTAK bünyesindeki tespit, teşhis ve emin bir şekilde malum yapı ile ilgisi olabilecek olan kişileri belirleme işlemi devam ediyor. Burada 5 kategoride değerlendirdik. İlk 4 ve 5 kategori olanları tamamen çıkardık. ilk 3 kategoriye giren, delilleri tam olarak tespit edemediklerimiz hala var. Onlar üzerinde çalışıyoruz.'
İkinci bir çalışma yürüttüklerine de dikkati çeken Özlü, FETÖ'nün TÜBİTAK'taki birtakım projeleri kendi yandaşlarına yönlendirme, onlara iş ve proje verme, maddi menfaat sağlama yönündeki durumların tespiti için çalışmalarının sürdüğünü vurguladı. Özlü, bugüne kadar yandaş firmalara hangi işlerin verildiğinin üzerinde çalıştıklarını ifade ederek, 'Tespit ettiklerimiz var. Onlarla ilgili işlemler devam ediyor. Dolayısıyla bu çalışma bir defaya mahsus yapılıp tamamlanacak bir çalışma değil. Çünkü karşımızdaki çok sinsi bir örgüt. Çok içsel, çok gizli bir yapılanma. Bunun meydana getirdiği bir zorluk var. ikincisi bu örgüt mensupları kendilerini çok kamufle edebilen kişiler. Dolayısıyla aynı zamanda biz Adalet ve Kalkınma Partisiyiz, bizim adil bir şekilde bu tespiti yapmamız gerekir.' diye konuştu.
Çalışmalar sırasında yanlış yapmamayı esas aldıklarının altını çizen Özlü, Bakanlık ile bağlı ve ilgili kuruluşlarından bu yapıya mensup kişiler tamamen temizleninceye kadar çalışmayı sürdüreceklerini söyledi.
- 'ByLock'un, FETÖ'ye mensup kişiler tarafından geliştirildiği yönünde tespitimiz var'
Özlü, Türkiye'nin en nitelikli personelinin TÜBİTAK'ta çalıştığının hatırlatılması ve FETÖ ile ilişkili personelin bu niteliklerini yapılan işlerde ne kadar kullandığının sorulması üzerine, 'Meşhur kamuoyunda bilinen 'ByLock' var. O kriptolu bir yazılım, onun bile bizim işten çıkardığımız eski TÜBİTAK çalışanları, yani FETÖ yapılanmasına mensup kişiler tarafından geliştirilmiş olacağı yönünde kuvvetli tespitlerimiz var. Yaklaşık 215 bin kişinin haberleştiği bir ağ ve kriptolu bir yazılım bu. Bu yazılımı TÜBİTAK'ta çalışan malum yapıya mensup kişilerin geliştirdiği yönünde elimizde ciddi veriler var.' dedi.
- 'Bilim olimpiyatlarını durdurduk'
Eskiden bilim olimpiyatlarının yapıldığını hatırlatan Özlü, '2011 yılında bu bilim olimpiyatlarında toplam verilen 92 madalyanın 73'ü bu kapatılan liselere (FETÖ bağlantılı) mensup öğrencilere verilmiş. Bu kadar bir taraflılık akla sığacak bir şey değil. 2015 yılında da 114 madalyanın 54'ü veriliyor. Bu olimpiyatları durdurduk.' diye konuştu.
(Sürecek)