Haşdi Şabi'nin Musul Operasyonuna Katılmasının Riskleri
MERI Başkanı Alaaddin: 'Musullular, operasyona katılacak güçlerin aldıkları bölgelerden çekilmeyip özerklik ilan etmesinden endişe duyuyor. Başlıca kaygıları da Haşdi Şabi gibi grupların iç çatışma çıkarma ihtimali' MERI Araştırmacısı Dr. O'Driscoll: 'Her şeyden önce Musul için siyasi bir plan lazım. Siyasi bir anlaşma olmadığı takdirde, elinde silah olan tüm taraflar kendi iktidarı için çatışmaya ve daha fazla toprak elde etmeye çalışacak' Eski Musul Valisi ve Haşdi Vatani Komutanı Nuceyfi: 'DAEŞ sonrası Musul'da Haşdi Şabi gibi örgütlerin kontrol edilmesi çok kolay değil'
İDRİS OKUDUCU - Irak'ta terör örgütü DAEŞ'in elinde tuttuğu Musul'u kurtarma operasyonuna katılacak silahlı grup ve güçlerin gelecekte kentin paylaşılması konusunda anlaşmazlığa düşerek çatışmalarından endişe ediliyor.
Hazırlıkları devam eden Musul'u kurtarma operasyonuna Irak ordusu, Irak federal polisi ve onlara bağlı anti-terör timlerinin yanı sıra Haşdi Şabi (Şii milis gücü), Haşdi Vatani (Sünni gönüllü gücü), Aşiret birlikleri ve Peşmerge güçlerinin katılması bekleniyor.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Cabbar Yaver, hazırlanan askeri plana göre kent merkezinde sadece Irak ordusu ve Irak federal polisinin kalacağını ifade etse de operasyonun kırsal bölgelerinde yer alacak Haşdi Şabi ve onun gibi milis örgütlerin gelecekte sorun teşkil edebileceğine yönelik kaygılar giderilmedi.
Erbil merkezli Ortadoğu Araştırma Enstitüsü (MERI) Başkanı Dilaver Alaaddin, operasyona çok sayıda silahlı grubun katılacak olması nedeniyle Musul halkı arasında genel bir endişe gözlendiğini ve bunun gizlenmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Alaaddin, söz konusu silahlı grupların DAEŞ sonrası Musul'un güvenliğini nasıl tehlikeye atabileceğine dair görüşlerini şöyle ifade etti:
'Operasyona katılacak güçler, Musul kentinde konuşlandıkları bölgelerin kendilerine ait olduğu iddiasında bulunacak. Bu grupların hiçbiri tek bir çatı altında değil ve bir elden talimat almıyor. Musullular, operasyona katılacak güçlerin aldıkları bölgelerden çekilmeyip kendilerine göre özerklik ilan etmesinden endişe duyuyor. Başlıca kaygıları da Haşdi Şabi gibi grupların iç çatışma çıkarma ihtimali.'
Musul İl Meclisi'nin Haşdi Şabi'yi kent merkezinde istemediğine ilişkin resmi kararını hatırlatan Alaaddin, 'Genel olarak söz konusu örgütün kent içerisinde olmaması ve kendi rızalarının dışında hareket etmemeleri talep ediliyor.' dedi.
Yapılan anlaşmalara bakıldığı zaman bölgedeki tüm silahlı güçlerin Musul operasyonuna katılacağının görüldüğünü, ancak bölgenin durumu ve hassasiyetleri göz önüne alınarak bir görev dağılımının söz konusu olduğunu belirten Alaaddin, 'Tüm emareler Haşdi Şabi'nin operasyona katılacağı yönünde ancak kent merkezinin dışındaki bölgelerde konuşlanacaklar.' bilgisini paylaştı.
- Musul'un geleceğine ilişkin siyasi anlaşma ve eylem planı ihtiyacı
MERI'de araştırmacı olarak görev yapan ve 'DAEŞ sonrası Musul'un geleceği' başlıklı bir rapor hazırlayan Dr. Dylan O'Driscoll ise Haşdi Şabi'nin operasyonda yer almasının kesinlikle mezhepsel bir çatışmanın fitilini ateşleyeceği uyarısında bulundu.
Musul halkını temsil eden meclisin kararına saygı duyulması gerektiğini dile getiren O'Driscoll, şunları kaydetti:
'DAEŞ hakimiyetinde yaşayan bir vatandaşı düşünün, Irak Başbakanı Haydar İbadi, Haşdi Şabi'nin operasyona katılacağını televizyondan duyuruyor ve sizin il meclisiniz tarafından alınan karara saygı duyulmadığını açık bir şekilde hissediyorsunuz. Örgütün operasyona katılmasından korktuğum gibi buna tamamen karşıyım.'
DAEŞ sonrasına ilişkin henüz siyasi bir plan ortaya konmadığına işaret eden O'Driscoll, özellikle Musul gibi etnik ve dini anlamda çok zengin bir kentte rakip milis güçlerin varlığının büyük sorun teşkil edeceğini vurguladı.
'Felluce'de yaşananların tekrarlanmasına müsaade edilmemelidir.' diyen MERI araştırmacısı, şöyle devam etti:
'Siyasi bir anlaşma olmadığı takdirde elinde silah olan tüm taraflar kendi iktidarı için çatışmaya ve daha fazla toprak elde etmeye çalışacak. Rakip milislerin bir araya gelmesi için anlaşma yapılması ve siyasi bir planın ortaya koyulması gerekiyor.'
O'Driscoll, güvenliğin yanı sıra kentin yeniden inşası, kalkındırılması, halkın rehabilitasyonu ve muhtemel göç dalgasının karşılanmasıyla ilgili de bir eylem planına ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Eski Musul Valisi ve Haşdi Vatani Komutanı Esil Nuceyfi de Haşdi Şabi gibi örgütlerin Musul operasyona katılmasıyla kentin güvenliğinin daha büyük bir risk altına gireceğini belirtti.
Nuceyfi, 'DAEŞ sonrası Musul'da Haşdi Şabi gibi örgütlerin bölgede kontrol edilmesi çok kolay değil. Kuzey ve doğudan Kürt güçleri, güneyden Haşdi Şabi ve iç kesimden Haşdi Vatani güçlerini sorunsuz bir arada tutmak mümkün görünmüyor. Tüm karmaşık silahlı örgütlerin Musul gibi istikrarsız ve güvensiz bir bölgeye kaydırılması çok mantıklı değil.' ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Hazırlıkları devam eden Musul'u kurtarma operasyonuna Irak ordusu, Irak federal polisi ve onlara bağlı anti-terör timlerinin yanı sıra Haşdi Şabi (Şii milis gücü), Haşdi Vatani (Sünni gönüllü gücü), Aşiret birlikleri ve Peşmerge güçlerinin katılması bekleniyor.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) Peşmerge Bakanlığı Genel Sekreteri Cabbar Yaver, hazırlanan askeri plana göre kent merkezinde sadece Irak ordusu ve Irak federal polisinin kalacağını ifade etse de operasyonun kırsal bölgelerinde yer alacak Haşdi Şabi ve onun gibi milis örgütlerin gelecekte sorun teşkil edebileceğine yönelik kaygılar giderilmedi.
Erbil merkezli Ortadoğu Araştırma Enstitüsü (MERI) Başkanı Dilaver Alaaddin, operasyona çok sayıda silahlı grubun katılacak olması nedeniyle Musul halkı arasında genel bir endişe gözlendiğini ve bunun gizlenmesinin mümkün olmadığını belirtti.
Alaaddin, söz konusu silahlı grupların DAEŞ sonrası Musul'un güvenliğini nasıl tehlikeye atabileceğine dair görüşlerini şöyle ifade etti:
'Operasyona katılacak güçler, Musul kentinde konuşlandıkları bölgelerin kendilerine ait olduğu iddiasında bulunacak. Bu grupların hiçbiri tek bir çatı altında değil ve bir elden talimat almıyor. Musullular, operasyona katılacak güçlerin aldıkları bölgelerden çekilmeyip kendilerine göre özerklik ilan etmesinden endişe duyuyor. Başlıca kaygıları da Haşdi Şabi gibi grupların iç çatışma çıkarma ihtimali.'
Musul İl Meclisi'nin Haşdi Şabi'yi kent merkezinde istemediğine ilişkin resmi kararını hatırlatan Alaaddin, 'Genel olarak söz konusu örgütün kent içerisinde olmaması ve kendi rızalarının dışında hareket etmemeleri talep ediliyor.' dedi.
Yapılan anlaşmalara bakıldığı zaman bölgedeki tüm silahlı güçlerin Musul operasyonuna katılacağının görüldüğünü, ancak bölgenin durumu ve hassasiyetleri göz önüne alınarak bir görev dağılımının söz konusu olduğunu belirten Alaaddin, 'Tüm emareler Haşdi Şabi'nin operasyona katılacağı yönünde ancak kent merkezinin dışındaki bölgelerde konuşlanacaklar.' bilgisini paylaştı.
- Musul'un geleceğine ilişkin siyasi anlaşma ve eylem planı ihtiyacı
MERI'de araştırmacı olarak görev yapan ve 'DAEŞ sonrası Musul'un geleceği' başlıklı bir rapor hazırlayan Dr. Dylan O'Driscoll ise Haşdi Şabi'nin operasyonda yer almasının kesinlikle mezhepsel bir çatışmanın fitilini ateşleyeceği uyarısında bulundu.
Musul halkını temsil eden meclisin kararına saygı duyulması gerektiğini dile getiren O'Driscoll, şunları kaydetti:
'DAEŞ hakimiyetinde yaşayan bir vatandaşı düşünün, Irak Başbakanı Haydar İbadi, Haşdi Şabi'nin operasyona katılacağını televizyondan duyuruyor ve sizin il meclisiniz tarafından alınan karara saygı duyulmadığını açık bir şekilde hissediyorsunuz. Örgütün operasyona katılmasından korktuğum gibi buna tamamen karşıyım.'
DAEŞ sonrasına ilişkin henüz siyasi bir plan ortaya konmadığına işaret eden O'Driscoll, özellikle Musul gibi etnik ve dini anlamda çok zengin bir kentte rakip milis güçlerin varlığının büyük sorun teşkil edeceğini vurguladı.
'Felluce'de yaşananların tekrarlanmasına müsaade edilmemelidir.' diyen MERI araştırmacısı, şöyle devam etti:
'Siyasi bir anlaşma olmadığı takdirde elinde silah olan tüm taraflar kendi iktidarı için çatışmaya ve daha fazla toprak elde etmeye çalışacak. Rakip milislerin bir araya gelmesi için anlaşma yapılması ve siyasi bir planın ortaya koyulması gerekiyor.'
O'Driscoll, güvenliğin yanı sıra kentin yeniden inşası, kalkındırılması, halkın rehabilitasyonu ve muhtemel göç dalgasının karşılanmasıyla ilgili de bir eylem planına ihtiyaç olduğunu kaydetti.
Eski Musul Valisi ve Haşdi Vatani Komutanı Esil Nuceyfi de Haşdi Şabi gibi örgütlerin Musul operasyona katılmasıyla kentin güvenliğinin daha büyük bir risk altına gireceğini belirtti.
Nuceyfi, 'DAEŞ sonrası Musul'da Haşdi Şabi gibi örgütlerin bölgede kontrol edilmesi çok kolay değil. Kuzey ve doğudan Kürt güçleri, güneyden Haşdi Şabi ve iç kesimden Haşdi Vatani güçlerini sorunsuz bir arada tutmak mümkün görünmüyor. Tüm karmaşık silahlı örgütlerin Musul gibi istikrarsız ve güvensiz bir bölgeye kaydırılması çok mantıklı değil.' ifadelerini kullandı.