'Ahşap Beşikler' Bekir Ustanın Elinde Teknolojiye Direniyor
Ordu'nun Korgan ilçesinde 40 yıldır ahşap beşik üreten 71 yaşındaki Bekir Özyürek, ilerleyen yaşına rağmen unutulmaya yüz tutmuş mesleğini yaşatmaya devam ediyor Özyürek: 'Benden başka da bu mesleği sürdürecek kimse yok. Oğlum yapsa yapar ama artık bu iş para kazandırmıyor. O yüzden o da bu işi yapmayacağını söylüyor'
SEFA EYİ - Ordulu Bekir Özyürek, gelişen teknolojiye yenilerek unutulmaya yüz tutmuş ahşap beşikleri üretmeye devam ediyor.
71 yaşındaki Özyürek, Korgan ilçesinin Çamlı Mahallesi'ndeki 2 katlı evinin alt katında kurduğu 30 metrekarelik atölyesinde 40 yıldır ahşap beşik yapıyor.
Halk arasında 'tıngır mıngır beşik' olarak adlandırılan beşiklerin zamanla teknolojiye yenilerek rağbet görmemesine rağmen Özyürek, üretimine devam ediyor.
Özyürek, kavak ağacından 50 parçanın el emeğiyle birbirine geçirilmesiyle üretilen beşiklerin tanesini 175-200 liradan satıyor.
Rahat taşınma ve sallama imkanı bulunan ahşap beşikler, doğal ve sağlıklı olduğu gerekçesiyle az da olsa bazı aileler tarafından hala tercih ediliyor.
Bekir Özyürek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1976 yılında beşik imalatına başladığını belirterek, bölgede mesleğinin tek temsilcisi olarak kendisinin kaldığını söyledi.
Mesleğe merakla başladığını ve tamamen kendi çabasıyla öğrendiğini anlatan Özyürek, '1976 yılı olması lazım. O zamanlarda çiftçilikten başka bir geçim kaynağım yoktu. O sıralarda 'ne iş yapsam' diye sürekli düşünüyordum. Bizim bölgede beşik üretimi ve tamirini yapan yoktu. Ben de kırık bir beşiği komple söktüm ve parçalarının aynısından üretmeyi başarabildim. Parçaları bir birine yapıştırdım ve ortaya tıngır mıngır beşiği çıkardım.' dedi.
Özyürek, bölgede tek beşik üreten ve tamirini yapan kendisi olduğu için oldukça ilgi gördüğünü ifade ederek, hazır beşiklerin yaygınlaşmasıyla işlerinin azaldığını dile getirdi.
Bir beşiği 2 günde ortaya çıkarabildiğini kaydeden Özyürek, 'Bir haftada sipariş üzerine 3 beşik üretiyordum. Hiç boş günüm olmuyordu. Kız çocukları için genellikle kırmızı ve pembe, erkekler için ise mavi tercih edilirdi. Hazır beşiklerin 1990'lı yılların sonunda yaygınlaşmasıyla tıngır mıngır beşiklere olan ilgi azaldı. Şimdi haftada en az bir tane üretebiliyorum.' diye konuştu.
Sağlık sorunlarından dolayı fırsat buldukça beşik üretimi yaptığını belirten Özyürek, 'Bu aralar genellikle beşiklerin tamirini yapıyorum. Benden başka da bu mesleği sürdürecek kimse yok. Oğlum yapsa yapar ama artık bu iş para kazandırmıyor. O yüzden o da bu işi yapmayacağını söylüyor.' ifadesini kullandı.
- 'Tıngır mıngır beşiklerde büyüdük'
Korgan Belediye Başkanı Tuncay Kiraz ise Özyürek'in elinden geçen 'tıngır mıngır' beşiklerde büyüdüklerini söyledi.
Bu beşiğin yöredeki birçok evde hala bulunduğuna işaret eden Kiraz, bu beşiklerin unutulmaması ve kültür merkezlerinde nostalji amacıyla bulundurulması gerektiğini ifade etti.
Türk Halk Müziği Sanatçı Aydın Beyoğlu da 'elemek ve belemek' kelimelerinin bu beşikle ortaya çıktığını ve bu beşikler sayesinde birçok türkünün kaleme alındığını kaydederek, milyonlarca insanın Anadolu'da bu beşiklerde büyüdüğünü dile getirdi.
Ahşap beşiklerin eski bir kültür olduğunu belirten Beyoğlu, 'Bence tıngır mıngır beşikler yaşatılması gereken en önemli değerlerden biri. Bir ilçede bir tek ustanın kaldığını duyduğumda hüzünlendim. Keşke bu beşikleri yapan usta sayısı daha fazla olsa. Yeni nesil bu işe teşvik edilse ve yeni ustalar ortaya çıksa ne güzel olurdu.' dedi.
Kaynak: AA
71 yaşındaki Özyürek, Korgan ilçesinin Çamlı Mahallesi'ndeki 2 katlı evinin alt katında kurduğu 30 metrekarelik atölyesinde 40 yıldır ahşap beşik yapıyor.
Halk arasında 'tıngır mıngır beşik' olarak adlandırılan beşiklerin zamanla teknolojiye yenilerek rağbet görmemesine rağmen Özyürek, üretimine devam ediyor.
Özyürek, kavak ağacından 50 parçanın el emeğiyle birbirine geçirilmesiyle üretilen beşiklerin tanesini 175-200 liradan satıyor.
Rahat taşınma ve sallama imkanı bulunan ahşap beşikler, doğal ve sağlıklı olduğu gerekçesiyle az da olsa bazı aileler tarafından hala tercih ediliyor.
Bekir Özyürek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 1976 yılında beşik imalatına başladığını belirterek, bölgede mesleğinin tek temsilcisi olarak kendisinin kaldığını söyledi.
Mesleğe merakla başladığını ve tamamen kendi çabasıyla öğrendiğini anlatan Özyürek, '1976 yılı olması lazım. O zamanlarda çiftçilikten başka bir geçim kaynağım yoktu. O sıralarda 'ne iş yapsam' diye sürekli düşünüyordum. Bizim bölgede beşik üretimi ve tamirini yapan yoktu. Ben de kırık bir beşiği komple söktüm ve parçalarının aynısından üretmeyi başarabildim. Parçaları bir birine yapıştırdım ve ortaya tıngır mıngır beşiği çıkardım.' dedi.
Özyürek, bölgede tek beşik üreten ve tamirini yapan kendisi olduğu için oldukça ilgi gördüğünü ifade ederek, hazır beşiklerin yaygınlaşmasıyla işlerinin azaldığını dile getirdi.
Bir beşiği 2 günde ortaya çıkarabildiğini kaydeden Özyürek, 'Bir haftada sipariş üzerine 3 beşik üretiyordum. Hiç boş günüm olmuyordu. Kız çocukları için genellikle kırmızı ve pembe, erkekler için ise mavi tercih edilirdi. Hazır beşiklerin 1990'lı yılların sonunda yaygınlaşmasıyla tıngır mıngır beşiklere olan ilgi azaldı. Şimdi haftada en az bir tane üretebiliyorum.' diye konuştu.
Sağlık sorunlarından dolayı fırsat buldukça beşik üretimi yaptığını belirten Özyürek, 'Bu aralar genellikle beşiklerin tamirini yapıyorum. Benden başka da bu mesleği sürdürecek kimse yok. Oğlum yapsa yapar ama artık bu iş para kazandırmıyor. O yüzden o da bu işi yapmayacağını söylüyor.' ifadesini kullandı.
- 'Tıngır mıngır beşiklerde büyüdük'
Korgan Belediye Başkanı Tuncay Kiraz ise Özyürek'in elinden geçen 'tıngır mıngır' beşiklerde büyüdüklerini söyledi.
Bu beşiğin yöredeki birçok evde hala bulunduğuna işaret eden Kiraz, bu beşiklerin unutulmaması ve kültür merkezlerinde nostalji amacıyla bulundurulması gerektiğini ifade etti.
Türk Halk Müziği Sanatçı Aydın Beyoğlu da 'elemek ve belemek' kelimelerinin bu beşikle ortaya çıktığını ve bu beşikler sayesinde birçok türkünün kaleme alındığını kaydederek, milyonlarca insanın Anadolu'da bu beşiklerde büyüdüğünü dile getirdi.
Ahşap beşiklerin eski bir kültür olduğunu belirten Beyoğlu, 'Bence tıngır mıngır beşikler yaşatılması gereken en önemli değerlerden biri. Bir ilçede bir tek ustanın kaldığını duyduğumda hüzünlendim. Keşke bu beşikleri yapan usta sayısı daha fazla olsa. Yeni nesil bu işe teşvik edilse ve yeni ustalar ortaya çıksa ne güzel olurdu.' dedi.