Adalet Bakanı Bozdağ Açıklaması (2)

'Herkesin karşısında, devletin, milletin menfaati olduğu zaman ölümü göze alıp, bu menfaatten milim sapmayan Tayyip Erdoğan'dan ve onun arkadaşlarından kurtulmak istiyorlar ama Allah'ın izniyle başaramayacaklar. Çünkü bu millet, kendi hukukuna ölümüne sahip çıkan, kendi devletinin menfaatine ölümüne sahip çıkan liderlere her daim ölümüne sahip çıkmıştır' 'Türkiye'nin demokrasisini, hukuk devletine, Anayasa'sına, Meclis'ine, Hükümetine, Cumhurbaşkanı'na ve dahası aziz milletine karşı girişilen bu hain terör saldırısının sevk ve idare edicisini daha fazla ABD'de tutulması, hem Türkiye ABD ilişkilerine zarar verir hem de Türk halkının ABD'ye bakışını olumsuz etkiler' 'Fetullah Gülen Pensilvanya'dan başka bir ülkeye giderse bu ABD'nin izni, onayı, himayesi altında gitmiş demektir. Kimse 'kaçtı, görmedik' falan diyerek bize bunu anlatmasın. Orada uçan sineklerin dişi mi erkek mi olduğunu ABD yönetiminin bildiğini bütün dünya biliyor'

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, 'Herkesin karşısında, devletin, milletin menfaati olduğu zaman ölümü göze alıp, bu menfaatten milim sapmayan Tayyip Erdoğan'dan ve onun arkadaşlarından kurtulmak istiyorlar ama Allah'ın izniyle başaramayacaklar. Çünkü bu millet, kendi hukukuna ölümüne sahip çıkan, kendi devletinin menfaatine ölümüne sahip çıkan liderlere her daim ölümüne sahip çıkmıştır.' dedi.

Bozdağ, Sahil Kültür Parkı'nda Adalet Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu tarafından düzenlenen 'Rize 1. Ürün ve El Sanatları Fuarı'nın açılışında yaptığı konuşmada, devlet yapısı içerisinde FETÖ elemanlarının ayıklanmasının son derece önemli olduğunu vurguladı.

'Herkes şunu söylüyor, 'Bunları niye görmediniz?' ifadesini kullanan Bozdağ, 'Dün Sayın Cumhurbaşkanı'mız anlattı, milletimizden özür diledi. Bunlar o kadar görünmez ki dört gözle değil, bin bir dört gözle baksanız bazen göremiyorsunuz. Takiye üstüne takiye, tedbir tedbir tedbir, temkin temkin temkin. Anasına karşı, babasına karşı, eşine karşı, evlatlarına karşı, komşusuna karşı ve herkese karşı kendini gizliyor. Ya sen meşru bir şeysen doğru bir şeysen niye kendini gizliyorsun? Doğru bir şey, meşru bir şey kendini gizler mi? Bu kadar tedbir, bu kadar temkin.' değerlendirmesinde bulundu.

Bozdağ, paşanın evladından yakın gördüğü emir subayının bir gün sonra kendisini öldürmeye kastettiğine dikkati çekerek, 'Öyle canavar bir yapı ki evladı gibi düşündüğü paşayı yere yatırıp kafasına basıyor alçak. TÜRKSAT'ı vuran teröristler orada iki tane evladımızı şehit etti. Sonra su istiyor, getiriyorlar ve suyu oturuyor, besmele çekiyor ve üç yudumda içiyor. Güya sünnete uygun su içiyor. Orada rehin olanlar soruyorlar 'Sen sünnete uygun oturdun, su içtin ama biraz önce iki arkadaşımızı şehit ettin.' 'İyilik ettim, onlar şimdi cennetteler. Ben de şehadet şerbetini içtim, öyle yola çıktım.' diyor. Düşünün bu sapıkları. Öldürdüğü her vatandaşın şehit olduğuna, cennete gittiğine inanıyor Fetullahçı Terör Örgütü'nün Haşhaşilere rahmet okutacak bu uyuşuk, ahmak beyinlileri, ona inandırılmışlar.' diye konuştu.

DAEŞ militanlarının da aynı olduğunu belirten Bozdağ, 'DAEŞ nasıl gönderiyor insanları? 'Bizim büyük bir hedefimiz var. Onun için öldürdüğünüz insanlardan endişe etmeyin. Onların hepsi şehit, hepsi cennete gidecek. Siz de büyük hedef için ölüyorsunuz. Siz de şehitsiniz, siz de cennete gideceksiniz.' Beyinleri böyle yıkıyorlar, canavarı böyle oluşturuyorlar. Onun için çok iyi gördüğünüz biri, Fetullah Gülen bir talimat verdiği zaman o talimatın gereğini 'öldür derse öldür' şeklinde başka bir şey derse, sahte mahkeme kararı, sahte delil uydurmak, 'mesaj çek' derse o şekilde, 'darbe yap' derse o şekilde hareket etmeyi, kendisini cennete götüreceği bir ibadet zannediyor. Bunun için böyle bir yapıyla mücadele etmenin zorluğu ortadadır.' ifadesini kullandı.

Bakan Bozdağ, Kuran'ın, sünnetin ekseni dışında, FETÖ'nün eksenine kapılmış bu yapıya karşı elbette iradeli, kararlı, etkin bir mücadele yapmaları gerektiğini vurgulayarak, 'Onun için devlet aygıtı içerisindeki bu yapının temizlenmesi, Türkiye'nin demokrasisinin, milli iradesinin, hukuk devletimizin bir daha tehlike ve tehdit altına girmemesi için son derece önemli. Böylesi yapıların oluşmaması için tedbir almak yine bu kadar önemlidir. Atılan adımların bu çerçevede değerlendirilmesi, vatandaşlarımızın terör örgütü ile irtibatı, ihtisası olmayanların bu adımlardan herhangi bir endişeye kapılmasına gerek olmadığını buradan açıkça ifade ediyorum.' dedi.

Konuşmasında vatandaşlara seslenen Bekir Bozdağ, şunları kaydetti:

'Gelin bu FETÖ'cü örgüte karşı kapılarımızı kapatın. Samimi olanlara anlatıyorum. Bugüne kadar Fetullah Gülen'in doğru iş yaptığına inanan, o altyapıdaki samimi olan ve bizim anlattıklarımıza inanmayan kardeşlerime diyorum ki, 'Yahu bu canavarlıktan sonra hala Pensilvanya'da tiyatro oynayan bu zatın laflarına inanıyorsanız benim size diyecek hiçbir şeyim yok artık. Bu gerçekten sonra kapılarımızı kapatalım.' Evlatlarımızın kime, hangi gruba gittiğine dikkat edelim, hangi yapılar ile beraber olduğuna, kiminle beraber kaldığına dikkat edelim. Çünkü dikkat etmediğinizde bir bakıyorsunuz evlatlarımız anasını, babasını, hiçbir şeyi tanımaz hale geliyor. O yüzden bunların evlerini, yurtlarını kapattık ama şimdi yeni yapılar oluşturabilirler, çok daha gizli çalışmalara girebilirler. Lütfen ama lütfen yavrularımıza sahip çıkalım. Kim gizli iş yapıyorsa bilin ki o kötüdür. Kim gizli iş yapıyorsa bilin ki suçludur. Gizli iş yapanlardan, gizli iş yaptırmak isteyenlerden uzak durmamız gerekiyor. Bu FETÖ'cü terör örgütünden de elbette herkesin uzak durması gerekir. Yavrularımızı da uzak tutmamız lazım.'

- Avrupa ve ABD'nin darbe girişimi tutumu

Bozdağ, darbe gecesi darbenin seyrine bakarak Avrupa'da ve pek çok yerde tavır alanlar olduğunu belirterek, 'Avrupa Parlamentosunda, AB ve ABD'de bunu çok net gördük. Neden? Çünkü zayıf bir Türkiye herkesin işine geliyordu. Güdülecek bir lider, ülkesinin, milletinin menfaatini değil de kendi yularını elinde tutanların, kendi menfaatini önceleyecek bir lider, her daim zayıf, birbirine girmiş bir Türkiye onların çok işine geliyor. Tayyip Bey'i niye sevmiyorlar? Niye düşmanlık ediyorlar? Milli savunma sanayisini yüzde 20'den yüzde 60 yerlileştirdi Tayyip Bey. Dağları deldi, köprüler, havaalanları, şehir hastaneleri, Türkiye'yi ayağa kaldırdı. Karadenizli bunu en iyi bilir.' diye konuştu.

Bozdağ, 'Dilenci bir Türkiye istiyorlar, Avrupa'dan, başka yerden hafif kaş kaldırıldığında ayakları titreyen bir Türkiye ve Türkiye lideri istiyorlar.' diyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Herkesin karşısında, devletin, milletin menfaati olduğu zaman ölümü göze alıp, bu menfaatten milim sapmayan Tayyip Erdoğan'dan ve onun arkadaşlarından kurtulmak istiyorlar ama Allah'ın izniyle başaramayacaklar. Çünkü bu millet kendi hukukuna ölümüne sahip çıkan, kendi devletinin menfaatine ölümüne sahip çıkan liderlere her daim ölümüne sahip çıkmıştır. Her gün 'diktatör' yaftasını yapıştıran alçakları daha iyi anladınız değil mi? Her gün 'Türkiye 'otoriterleşiyor' diyenlerin nasıl bir merkezden yönlendirilip Sayın Cumhurbaşkanı'mızla 17-25 Aralık ve diğer süreçlerde itibar saldırısı yaptıklarını daha iyi görüyoruz. Onun için herkes o gece 'darbe başarılı olsun' diye şöyle bir beklediler. Daha sonra darbe başarısız olunca darbe karşıtı tutumları ortaya koydular. Darbe başarılı olsaydı Türkiye kaybedeceği için darbecilere en büyük iltifatı yapmaktan emin olun, asla geri çekilmeyeceklerdi.'

Darbenin başarısız olmasının ardından darbecilerin nasıl yargılanacağının bunlar için dert olduğunu kaydeden Bozdağ, '238 vatandaşımız ölmüş, 2 bin 500 civarında vatandaşımız yaralanmış, Cumhurbaşkanı'na suikast girişiminde bulunulmuş, Meclis bombalanmış, Cumhurbaşkanlığı bombalanmış, hiç umurlarında değil. Ben diyorum ki Beyaz Saray bombalanmış olsaydı, kongre bombalanmış olsaydı, sayın Obama'ya suikast girişimi yapılmış olsaydı, Pentagon bombalanmış olsaydı, 2 bin 500 ABD vatandaşı yaralanmış olsaydı, 238 ABD vatandaşı öldürülmüş olsaydı, bu alçaklığı yapan terör grubunun ele başı, baş terörist Türkiye'de olsaydı, Amerika Birleşik Devletleri ne yapardı? Biraz empati yapmamız gerekmez mi? Almanya'ya, Fransa'ya, Avusturya'ya yapılmış olsa ve bu işi yapanların elebaşı Türkiye'de olsa ne olurdu?' ifadesini kullandı.

- Fetullah Gülen'in iadesi

Bakan Bozdağ, son zamanlarda terörist başının verilmemesi yönünde propaganda yapıldığını ifade ederek, 'Demokrasiye inanıyor musunuz? İnanıyorsunuz. Avrupa Birliği kriterleri diyor musunuz? Diyorsunuz. Peki Avrupa Birliği'nin kriterlerine ölümüne sahip çıkan, bu Türk milletinin destansı duruşuna şapka çıkarıp takdir etmek yerine onu küçültüp ihanet edenlere niye kucak açıyorsunuz? ABD terör örgütü ele başını Pensilvanya'da tutuyor. Türkiye'deki pek çok suçun da elebaşı bu.' dedi.

Türkiye ABD ilişkilerinin, Türkiye ABD dostluğunun Fetullah Gülen'in Türkiye'ye iadesini gerektirdiğini dile getiren Bozdağ, şöyle devam etti:

'Çünkü biz bugüne kadar ABD ilişkilerimizi ABD'nin taleplerine, ABD aleyhinde olduğu zaman her zaman olumlu baktık ve iş birliği yaptık. Türkiye'nin demokrasisine, hukuk devletine, Anayasası'na, Meclis'ine, Hükümetine, Cumhurbaşkanı'na ve dahası aziz milletine karşı girişilen bu hain terör saldırının sevk ve idare edicisini daha fazla ABD'de tutması hem Türkiye ABD ilişkilerine zarar verir hem de Türk halkının ABD'ye bakışını olumsuz etkiler. Türkiye'nin ABD'ye bakışını bir anket yapın, ölçün. Orada himaye ederken Türk halkının ABD'ye olumsuz bakışı zirve yapıyor. Türkiye'de bunun peşinden giden bir avuç Haşhaşi'nin dışında kimse yok. ABD'ye bunu anlatanlar nasıl anlatıyor, bilmiyorum ama belli ki Haşhaşilerden dinliyorlar. Türkiye'deki olanları ama bir de demokrat olanlardan dinlesinler. Bunların dışında olanlardan dinleyin. Şu anda Türk halkının ABD'ye bakışındaki olumsuzluk gittikçe artıyor. Eğer iade edilmezse bu artış daha da yükselecek.'

Bozdağ, Türkiye ile ABD arasındaki iadenin hukuki olarak işleyeceğini ifade ederek, 'Biz ve ABD yetkilileri gayet iyi biliyorlar ki uluslararası anlaşmalar sadece hukukun gereklerini yerine getirmekle olmaz. Hukuk gereklidir ama yeter şart değildir. Buradaki kararların hepsi siyasidir. Mahkeme ne derse desin son kararı siyaset verir. Onun için de bu konuda kararı siyaset verecektir. İade ederse bu hukuki karar olmanın yanında bir siyasi karardır. Eğer iade etmezse bu da bir siyasi karardır.' diye konuştu.

ABD'de bulunan Fetullah Gülen'in başka ülkelere kaçış arayışı içinde olduğuna dair çok ciddi istihbaratlar aldıklarını belirten Bozdağ, şunları kaydetti:

'Bu istihbaratları ABD istihbarat örgütünün bilmemesi mümkün değil. Türkiye'de gerçekleşen başarısız darbe girişiminin sevk ve idare edicisinin Fetullah Gülen olduğunu dünyada bilmeyen devlet de yok, istihbarat örgütü de yok. Herkes bunu biliyor, herkes bu kişinin işlediği suçu aşikar bildiği halde onu himaye etmesi asla hukuk devleti, demokratik devlet anlayışıyla bağdaşmaz. Buradan ilan etmek isterim ki eğer Fetullah Gülen Pensilvanya'dan başka bir ülkeye giderse bu ABD'nin izni, onayı, himayesi altında gitmiş demektir. Kimse 'kaçtı, görmedik' falan diyerek bize bunu anlatmasın. Orada uçan sineklerin dişi mi, erkek mi olduğunu ABD yönetiminin bildiğini bütün dünya biliyor. Kim geliyor, kim gidiyor, kaç nefes alıyor, ne ediyor, kimlerle oturup, hangi kirli işleri yapıyor? Bunu bilmemesi ABD gibi büyük bir devletin büyüklüğüne de zaten yakışmaz. Bundan sonraki süreçte ben diyorum ki bunun iadesi iki ülkenin de menfaatinedir. Fetullah Gülen'i himaye edeceklere de buradan son kez sesleniyorum. Fetullah Gülen Türkiye açısından, başka yerlerde okulları olan ülkeler açısından da artık kullanışlı bir maşa olma vasfını kaybetmiştir. O maşayı bundan sonra elinize alırsanız ateşi tutmuş olursunuz, eliniz yanar, siz de zarar görürsünüz.'

Bozdağ, Türkiye'nin darbe teşebbüsünü 40 sene sonra gerçekleştirmeye teşebbüs edenleri gördüğünü, canavara dönüşen bu yapının dost ülkeler için de bir tehdit olduğunu sözlerine ekledi.

(Bitti)
Kaynak: AA