Başbakan Yıldırım'dan Mısır açıklaması
Başbakan Binali Yıldırım, "Mısır'dan yapılan sağduyulu açıklamalar güzel ama devamı gelmeli. Mısır'la ilişkilerimizi geliştirmekten yanayız." dedi.
Açıklamaları ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Başbakan Yıldırım, Mısır'la ilgili soruya 'Dostluklarımızı artırmamız, düşmanlıklarımızı azaltmamız lazım. Mısır'dan yapılan sağduyulu açıklamalar güzel ama devamı gelmeli. Mısır'la ilgili Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu ölçü bellidir. Halkın iradesi gözardı edilmemelidir. Bir darbe olmuştur, yönetim el değiştirmiştir. Aynı şey Türkiye'de de denendi ama başarılı olmadı. Biz Mısır'la ilişkilerimizi geliştirmekten yanayız. Halklarımız kardeştir. İlişkilerimizi süratle geliştirmeliyiz, buna iki ülkenin de ihtiyacı var.' cevabını verdi.
Başbakan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
'Bugün CHP ve MHP liderleriyle yaptığımız görüşmede temel konularda bilgi verme fırsatı bulduk. Suriye konusunda fikir alışverişinde bulunma fırsatımız oldu. Suriye konusunda duruşumuz çok nettir.
Suriye enerjisini günden güne kaybediyor. Milyonlarca vatandaşı ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Artık akan kanın daha fazla sürmemesi ve husur ve istikrarın yeniden sağlanması bölge için yapılacak en önemli işler arasında yer almış durumda.
Burada tarflar var, taraflar kim? Rejim, muhalifler ve terör grupları. Diğer tarafta koalisyon güçleri ve rejimin davet ettiği Rusya var. Bütün tarafların aklı selimde bir araya gelip akan kanın durdurulması esastır.
Bizim önemle üzerinde durduğumuz konu nettir; Suriye'nin toprak bütünlüğünün muhafaza edilmesidir. Bazı gayretler var, Türkiye'nin güneyinde bir Kürt oluşumu meydana getirmek. Bu asla Türkiye olarak kabul edebileceğimiz bir şey değil.
Suriye'nin toprak bütünlüğü korunmalı. etnik temele dayalı olmayan bir yönetim olmalı. Bütün grupların içinde yer aldığı bir yönetimin oluşturulması husumetlerin ortadan kaldırılması gerekli.
Başbakan'ın konuşmasından satırbaşları şöyle:
'Bugün CHP ve MHP liderleriyle yaptığımız görüşmede temel konularda bilgi verme fırsatı bulduk. Suriye konusunda fikir alışverişinde bulunma fırsatımız oldu. Suriye konusunda duruşumuz çok nettir.
Suriye enerjisini günden güne kaybediyor. Milyonlarca vatandaşı ülkeyi terk etmek zorunda kaldı. Artık akan kanın daha fazla sürmemesi ve husur ve istikrarın yeniden sağlanması bölge için yapılacak en önemli işler arasında yer almış durumda.
Burada tarflar var, taraflar kim? Rejim, muhalifler ve terör grupları. Diğer tarafta koalisyon güçleri ve rejimin davet ettiği Rusya var. Bütün tarafların aklı selimde bir araya gelip akan kanın durdurulması esastır.
Bizim önemle üzerinde durduğumuz konu nettir; Suriye'nin toprak bütünlüğünün muhafaza edilmesidir. Bazı gayretler var, Türkiye'nin güneyinde bir Kürt oluşumu meydana getirmek. Bu asla Türkiye olarak kabul edebileceğimiz bir şey değil.
Suriye'nin toprak bütünlüğü korunmalı. etnik temele dayalı olmayan bir yönetim olmalı. Bütün grupların içinde yer aldığı bir yönetimin oluşturulması husumetlerin ortadan kaldırılması gerekli.
Irak'ta da yine taraflarla yakın işbirliği içerisindeyiz. Bütün ülkenin söz sahibi olacağı bir durumun sağlanması için gereken katkıyı vereceğiz. Rusya ve İsrail ile ilişkilerimiz normalleşti. Ancak son zamanlarda İsrail'in sivillere yönelik saldırısının onaylanmadığını ifade etmek isteriz. Bizim ilişkilerimizin normalleşmesi Filistin davasına desteğimizi durdurmaz.
Ancak son zamanlarda İsrail'in sivillere yönelik saldırısının onaylanmadığını ifade etmek isteriz. Bizim İsrail ile ilişkilerimizin normalleştirilmesi Filistinliler'in haklı davalarına karşı duruşumuzu, onlarla birlikte hareket etmemizi asla engellemez, durdurmaz.
Çukur siyasetinin başladığı şehir ve ilçeleri işgal girişiminden sonra güvenlik güçlerimizin yaptığı operasyonlarla beraber bölgenin imar edilmesi, yeniden burada hayatın süratle normalleşmesi, bölgeye olan yatırımların, projelerin hızlı bir şekilde gelmesi anlamında uzun bir zamandan beri devam eden Doğu ve Güneydoğu'ya yönelik yatırım, teşvik ve destek projelerini nihayet tamamladık.'
GAZİANTEP SALDIRISI
Örgüt yapılan operasyonlarla sıkıntı içine düştüğü için hunharca faaliyetlerini artırmış görünüyor. 100 ihbarı değerlendirip gereğini yapıyorsunuz bir tanesi kaçınca sonuçları ağır oluyor. İstihbarat birimlerimiz büyük bir gayretle çalışıyorlar. Benzeri olayların yaşanmaması için olağanüstü bir gayret gösteriyorlar.
Tehdit geçmiş değil. 15 Temmuz FETÖ bir girişimde bulundu. Ondan sonra oluşan boşluk doldu. Aynı merkez bunları yönetiyor. O merkezin amacı Türkiye'nin önünü kesmek, enerjisini hızını kesmek. Bu saldırıda faaile ilişkin henüz bir ipucu yok. Hangi örgüt adına yapıldığına yönelik erken kanaatler doğru değildir. Henüz kimin yaptığı, çocuk mudur, büyük müdür?