Fransa'daki Tesettür Mayosu Yasağı
İtalyan Episkoposlar Konferansı Sekreteri Galantino: 'Denize giren kadının saldırı düzenleyeceğini düşünmek zor' İtalya İçişleri Bakanı Alfano: 'Bu şekilde, provokasyon olabilecek, kamu düzenine yönelik kararlar almıyoruz'.
İtalya Episkoposlar Konferansı (CEI) Sekreteri Monsenyör Nunzio Galantino, Fransa’daki tesettür mayosu yasağına ilişkin, denize giren kadının saldırı düzenleyeceğini düşünmenin zor olduğunu belirtti.
Katolik Kilisesi'nin İtalya’daki en etkili kuruluşu olan CEI’den, Fransa’da gündemde olan, bazı sahillerde tesettür mayosu yasağına yönelik farklı bir değerlendirme geldi.
Ülkedeki yüksek tirajlı gazetelerden Corriere della Sera’ya konuşan CEI Sekreteri Monsenyör Galantino, bu konuda sarf edilen sözlerin ve tonun biraz küçük düşürücü olduğunu, kendisinin konuya daha farklı yaklaştığını belirtti.
Galantino, 'Birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Bu aynı zamanda, başka kültürlerin sembollerini tanıma ve onları kabul etme anlamına gelir. Bunlar, güvenlik gereksinimlerini olumsuz etkilemez. Müslüman kadınların giyimine yönelik korku, araç haline getiriliyor gibi görünüyor.' dedi.
Fransa'nın laiklik anlayışına dair yorum yapmayı tercih etmediğini söyleyen Galantino, Charlie Hebdo karikatürlerini 'ucuz edepsizlik' olarak nitelendirdi.
Genel olarak dikkatli olma ihtiyacının anlaşılabilir olduğunu dile getiren Galantino, 'Ancak bu durum sağduyu istiyor. Denize giren (tesettürle) kadının saldırı düzenleyeceğini düşünmek zor. Aramızda yaşayan Müslüman toplumlardan sağduyunun ötesini talep etmeliyiz. Onların geleneklerini yerine getirme özgürlüğü, bizim güvenliğimizi sınırlamamalı.' diye konuştu.
Papa Franciscus’un 3 ay önce Fransız La Croix gazetesine, 'Müslüman kadın başörtüsü takmak istiyorsa bunu yapabilmeli.' sözü hatırlatılan CEI Sekreteri, 'Ben de aynı şeyi söylüyorum ve rahibelerimiz, düne kadar başörtüsü takan, kırsaldaki annelerimiz aklıma geliyor. Haç taşımak isteyen bir Katolik ile ya da kipa takmak isteyen bir Yahudi'ninkiyle aynı şey. Bu anlaşılabilir. Eğer uygun görünüyorsa, her insan, kendi inancını kıyafetleriyle gösterme özgürlüğüne sahiptir. Dini sembollerin yanıltıcı kullanımları olmaması gözlensin ama dini sembollerin tam özgürlüğü sağlansın.' ifadelerini kullandı.
İtalya İçişleri Bakanı Angelino Alfano da bir radyo kanalına bu sabah, bu konuyla ilgili verdiği demeçte, 'Bizim pusulamız hep sağduyudan yana olmuştur. Biz son derece ciddiyiz ve kontrollerimizi yapıyoruz, gerekirse tutuklama ve sınır dışı kararı da alıyoruz. Ama bu şekilde, provokasyon olabilecek, kamu düzenine yönelik kararlar almıyoruz. İdeolojik hareket olarak yapılan bu şeyler, şiddetli tepkilere yol açabilecek provokasyonlar gibi görünür.' diye konuştu.
Kaynak: AA
Katolik Kilisesi'nin İtalya’daki en etkili kuruluşu olan CEI’den, Fransa’da gündemde olan, bazı sahillerde tesettür mayosu yasağına yönelik farklı bir değerlendirme geldi.
Ülkedeki yüksek tirajlı gazetelerden Corriere della Sera’ya konuşan CEI Sekreteri Monsenyör Galantino, bu konuda sarf edilen sözlerin ve tonun biraz küçük düşürücü olduğunu, kendisinin konuya daha farklı yaklaştığını belirtti.
Galantino, 'Birlikte yaşamayı öğrenmeliyiz. Bu aynı zamanda, başka kültürlerin sembollerini tanıma ve onları kabul etme anlamına gelir. Bunlar, güvenlik gereksinimlerini olumsuz etkilemez. Müslüman kadınların giyimine yönelik korku, araç haline getiriliyor gibi görünüyor.' dedi.
Fransa'nın laiklik anlayışına dair yorum yapmayı tercih etmediğini söyleyen Galantino, Charlie Hebdo karikatürlerini 'ucuz edepsizlik' olarak nitelendirdi.
Genel olarak dikkatli olma ihtiyacının anlaşılabilir olduğunu dile getiren Galantino, 'Ancak bu durum sağduyu istiyor. Denize giren (tesettürle) kadının saldırı düzenleyeceğini düşünmek zor. Aramızda yaşayan Müslüman toplumlardan sağduyunun ötesini talep etmeliyiz. Onların geleneklerini yerine getirme özgürlüğü, bizim güvenliğimizi sınırlamamalı.' diye konuştu.
Papa Franciscus’un 3 ay önce Fransız La Croix gazetesine, 'Müslüman kadın başörtüsü takmak istiyorsa bunu yapabilmeli.' sözü hatırlatılan CEI Sekreteri, 'Ben de aynı şeyi söylüyorum ve rahibelerimiz, düne kadar başörtüsü takan, kırsaldaki annelerimiz aklıma geliyor. Haç taşımak isteyen bir Katolik ile ya da kipa takmak isteyen bir Yahudi'ninkiyle aynı şey. Bu anlaşılabilir. Eğer uygun görünüyorsa, her insan, kendi inancını kıyafetleriyle gösterme özgürlüğüne sahiptir. Dini sembollerin yanıltıcı kullanımları olmaması gözlensin ama dini sembollerin tam özgürlüğü sağlansın.' ifadelerini kullandı.
İtalya İçişleri Bakanı Angelino Alfano da bir radyo kanalına bu sabah, bu konuyla ilgili verdiği demeçte, 'Bizim pusulamız hep sağduyudan yana olmuştur. Biz son derece ciddiyiz ve kontrollerimizi yapıyoruz, gerekirse tutuklama ve sınır dışı kararı da alıyoruz. Ama bu şekilde, provokasyon olabilecek, kamu düzenine yönelik kararlar almıyoruz. İdeolojik hareket olarak yapılan bu şeyler, şiddetli tepkilere yol açabilecek provokasyonlar gibi görünür.' diye konuştu.