Ramazan İzol Açıklaması ''Gönlümüzdeki Demokrasi Nöbeti Hiç Bitmeyecek''

İzol Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan İzol, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından başlayan ’Demokrasi Nöbetleri’nin ülke için bir dönüm noktası olduğunu söyleyerek “Bu süreçte insanların sağ sol demeden, birlik ve beraberlik içerisinde meydanları doldurmaları çok önemliydi. Biz meydanları bırakamayız. Çünkü o meydanlar hepimizin meydanı. Özellikle Yenikapı mitingi ülkemiz için dönüm noktasıydı. Ne mutlu bize ki böyle bir ülkede yaşıyoruz ve böyle bir tabloyu yaşadık. O gün dostlarımız sevinirken hainler somurtuyordu. Demokrasi nöbetleri bugün meydanlarda sona ermiş gibi gözüksede o nöbet yüreklerimizde hala devam ediyor. O nöbet aslında yüzyıllardan beri kalbimizde. Bizim gönlümüzdeki nöbet hiçbir zaman bitmeyecek” dedi.

Ramazan İzol Açıklaması ''Gönlümüzdeki Demokrasi Nöbeti Hiç Bitmeyecek''
İzol Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ramazan İzol gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Ramazan İzol hiçbir darbe girişiminin kabul edilemeyeceğini ifade ederek, “15 Temmuz bir kalkışmaydı. Ama halkın iradesi bunu engelledi. Halkın iradesinin önünde hiçbir irade olamaz. Cumhurbaşkanımız, Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan halkın iradesi ile göreve gelmiş bir isimdir. Aynı şekilde diğer muhalefet partileri de halkın iradesi ile seçilmiştir. FETÖ terör örgütü bu iradeyi kabullenememiştir. Ama o tankların altına yatan insanların içindeki iman duygusunu, vatan ve bayrak sevgisini hesap edemediler. Bu örgüt yaklaşık 50 yıl boyunca bu devletin içerisinde paralel bir yapı oluşturmuş. Ancak bu kadarını beklemiyorduk. Bu işin içinde Amerika’nın da parmağı var. Neticede bu kalkışma başarısız oldu. Bu örgüte mensup olan herkes bunun bedelini ödeyecek. Hiçbir darbe girişimi kesinlikle kabul edilemez. Halkın iradesi ile bir parlamento kurulduysa herkes buna saygı göstermek durumundadır. Darbeler özgürlükleri kısıtlar. Böyle bir şey asla kabul edilemez. Halkımız sağ sol demeden, vatan ve bayrak uğruna, birlik ve beraberlik içerisinde bu kalkışmaya dur dedi.

Şanlı bir zafer elde ettiğimizi ve herkese birlik beraberliğimizi gösterdiğimizi düşünüyorum.

“Bu dalgadan sonra deniz temizlenecek”

FETÖ terör örgütü elebaşı Fethullah Gülen’in mutlaka Türkiye’ye iade edilmesi gerektiğini söyleyen İzol, “Fethullan Gülen bir maşadır. Bu kalkışma sadece bir kişinin planlamasıyla olabilecek bir şey değil. Bunun içinde birçok yapılanma vardır. Bunun adı bir gölge oyunu. Amerika mutlaka Fethullah Gülen’i Türkiye’ye iade etmelidir. Bu girişim halkın iradesi ile başarısızlığa uğratıldı. Yanlış insanları hayatınızdan çıkardığınız zaman doğru şeylerle karşılaşmaya başlarsınız. Ülkemizde kim yanlış kim doğru tam olarak bilemiyorduk. Ama 15 Temmuz’dan sonra ak ve kara ortaya açıkça çıkmıştır. Deniz dalgalanınca pisliklerini atar. Bu da ülkemiz için bir dalgadır diye düşünüyorum. Bu deniz bundan sonra daha da temizlenecek” diye konuştu.

“Asker biat etmedi”

15 Temmuz gecesi askerlerin büyük çoğunluğunun bu girişime karşı durduğu ve darbecilerin bu nedenle kalkışmayı erken saatlerde yapmak zorunda kaldıklarını aktaran İzol, “Ordumuz içerisindeki büyük çoğunluk FETÖ terör örgütüne biat etmedi. Vatani görevini yapmakta olan erlerin kandırıldıklarını, nereye gittiklerini bile bilmediklerini gördük. Dediğim gibi bu işin içinde Amerika’da var. Hatta o gece Rus uçaklarının havadaki F-16’lara kilitlendiği iddialar arasında. Bu noktada Rusya ile ilişkliermizin yeniden iyiye doğru gitmesi çok önemli. Ben bundan sonra Amerika’nın ya da Avrupa’nın böyle bir işin içine girebileceklerine inanmıyorum. Türkiye’nin gücü bellidir, sınırları bellidir” dedi.

“Cumhurbaşkanı kefenini giydiğini ispat etti”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın darbe girişimi gecesi Marmaris’ten İstanbul’a gelmesinin çok önemli olduğunun altını çizen İzol, “Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın gerçekten mangal gibi bir yüreği var. O gece o kadar olayın içerisinde İstanbul’a gelmesi herkesin harcı değildir. Cumhurbaşkanımız “kefenimizi giydik yola çıktık” dedi.

Kefenini giyen insan elbette İstanbul’a gelecekti. Cumhurbaşkanımız gerçekten kefenini giymiş olduğunu kanıtlamış oldu. Bir davaya inanan insan hiçbir zaman yere düşmez” dedi.

“Demokrasi nöbeti yüreğimizde devam ediyor”

Darbe girişimin ardından başlayan ’Demokrasi Nöbetleri’ne değinen İzol şunları söyledi, “Darbe girişiminin ardından başlayan ’Demokrasi Nöbetleri’nde bizde bulunduk. Bu süreçte insanların sağ sol demeden, birlik ve beraberlik içerisinde meydanları doldurmaları çok önemli. Biz meydanları bırakamayız. Çünkü o meydanlar hepimizin meydanı. Özellikle Yenikapı mitingi ülkemiz için dönüm noktasıydı. Ne mutlu bize ki böyle bir ülkede yaşıyoruz ve böyle bir tabloyu yaşadık. O gün dostlarımız sevinirken hainler somurtuyordu. Demokrasi nöbetleri bugün meydanlarda sona ermiş gibi gözükse de o nöbet yüreklerimizde hala devam ediyor. O nöbet aslında yüzyıllardan beri kalbimizde. Bizim gönlümüzdeki nöbet hiçbir zaman bitmeyecek. Bu saatten sonra bütün dünya Türkiye’nin birlik ve beraberliğini biliyor. Yeni bir sürece girdik. Bu bozmaya kimsenin gücü yetmez. OHAL ile birlikte Türkiye’de 3 ay içerisinde çok şey değişeceğine inanıyorum. Darbe girşimi ile gördük ki devlet içinde başka bir devlet yapılanması varmış. Bu süreçte halkımızı ve siyasi partilerin bir araya gelmesi çok önemli. Bu tablonun değişmemesi gerekiyor. Birlik ve beraberlik çağrıları daima yinelenmeli” dedi.

“Gençlere şans verilmeli”

Bu süreçte ülkenin genç beyinlere ihtiyacı olduğunu ve gençlere şans tanınması gerektiğini ifade eden İzol şunları söyledi, “Karanlığın içerisindeki cevheri görüp çıkarmak ileri görüşlü insanların bir özelliğidir. Gençlere daha fazla önem verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Gençlere daha fazla sorumluk verilmeli. Gençler ülke yönetiminde söz sahibi olabilmeli. Böylece daha doğru projeler üretilip geleceğe umutla bakılabilir. Daha güzel nesiller yetişir. Gençlerin beyinlerinin kirletilmesine izin verilmemeli. Bu noktada doğru yönlendirme çok önemli. Biz cennet gibi bir ülkede yaşıyoruz. Bu ülkenin kıymetini herkesin bilmesi gerekir. Gençler parti göztemeksizin ülkenin menfaati için mücadele etmeliler. Ben bir genç olarak şunu düşünüyorum, ben dünyada kalıcı değilim ama kalıcı işler yapmak için varım. Bir insan neyi isterse Allah ona onu muvafakat eder. Önemli olan bir şeyi istemek. Ayrıca insanlar yükseldikçe mütevazi olmayı öğrenmelidir. Bir insan öncelikle mütevazi olmalıdır. Kendisi için değil, ülkesi için çalışmalıdır” dedi.

Kaynak: İHA