Endonezya'da İdam Cezası Protesto Edildi
14 uyuşturucu hükümlüsünün infazının bu gece gerçekleştirilmesi bekleniyor.
CAKARTA - Endonezya'nın başkenti Cakarta'da hükümetin idam cezası politikası protesto edildi.
Başkanlık Sarayı önünde toplanan Hukuki Yardım Enstitüsü Topluluğu (LBHM) üyeleri, bin adet mum yakarak Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo'nun idam cezası politikasını protesto etti.
'İdam Cezasına Hayır', “Widodo İdam Cezasını Durdur' yazılı dövizleri taşıyan göstericiler, bu gece gerçekleştirilmesi beklenen 14 uyuşturucu hükümlüsünün infazlarının durdurulması yönünde sloganlar attı.
LBHM üyesi Albert Wirya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 'Joko Widodo'nun idam cezasını kaldırmasını istiyoruz. Bu gece 14 kişi infaz edilecek. Pişman olmuş suçluların cezası idam olmamalı. Hükümetin idam cezası politikasını protesto ediyoruz.' dedi.
Öte yandan, infazların gerçekleştirileceği Nusa Kambangan adasındaki hapishanede son hazırlıklar tamamlandı. Bugün hapishaneye 16 adet tabut getirilirken, çok sayıda ambulans da hapishanede yerini aldı.
İnfaz edilecek 14 mahkumun bugün yakınlarıyla görüştürülmesi infazların bu gece gerçekleştirileceği yönünde yorumlara neden oldu.
Endonezya Başsavcılığı, 'Hükümet, cezaların hafta içinde infaz edilmesini onayladı. Gerekli hazırlıklar ve işlemler tamamlandıktan sonra mahkumlar infaz edilecek.' açıklamasını yapmıştı.
İdam edilecek mahkumlar arasında Nijerya, Pakistan, Hindistan ve Zimbabve vatandaşları da bulunuyor.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el Hüseyin, Endonezya'nın Güneydoğu Asya bölgesinde en fazla idamın infaz edildiği ülke olmasından duyduğu endişeyi dile getirerek hükümete hafta içinde idam edilmesi beklenen 14 kişinin infazını durdurması çağrısında bulunmuştu.
Avrupa Birliği'nden yapılan yazılı açıklamada, 'Avrupa Birliği olarak idam cezasına kesinlikle karşı çıkıyoruz. İdam cezası insanlık dışı, kabul edilemez bir cezadır.' ifadeleri yer aldı.
Endonezya’da uyuşturucu ticaretinden hüküm giyenlere idam cezası veriliyor. Geçen yıl iki Avustralya vatandaşının uyuşturucu kaçakçılığından idam edilmesi, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri durma noktasına getirmişti.
Kaynak: AA
Başkanlık Sarayı önünde toplanan Hukuki Yardım Enstitüsü Topluluğu (LBHM) üyeleri, bin adet mum yakarak Endonezya Devlet Başkanı Joko Widodo'nun idam cezası politikasını protesto etti.
'İdam Cezasına Hayır', “Widodo İdam Cezasını Durdur' yazılı dövizleri taşıyan göstericiler, bu gece gerçekleştirilmesi beklenen 14 uyuşturucu hükümlüsünün infazlarının durdurulması yönünde sloganlar attı.
LBHM üyesi Albert Wirya, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 'Joko Widodo'nun idam cezasını kaldırmasını istiyoruz. Bu gece 14 kişi infaz edilecek. Pişman olmuş suçluların cezası idam olmamalı. Hükümetin idam cezası politikasını protesto ediyoruz.' dedi.
Öte yandan, infazların gerçekleştirileceği Nusa Kambangan adasındaki hapishanede son hazırlıklar tamamlandı. Bugün hapishaneye 16 adet tabut getirilirken, çok sayıda ambulans da hapishanede yerini aldı.
İnfaz edilecek 14 mahkumun bugün yakınlarıyla görüştürülmesi infazların bu gece gerçekleştirileceği yönünde yorumlara neden oldu.
Endonezya Başsavcılığı, 'Hükümet, cezaların hafta içinde infaz edilmesini onayladı. Gerekli hazırlıklar ve işlemler tamamlandıktan sonra mahkumlar infaz edilecek.' açıklamasını yapmıştı.
İdam edilecek mahkumlar arasında Nijerya, Pakistan, Hindistan ve Zimbabve vatandaşları da bulunuyor.
Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Zeyd Raad el Hüseyin, Endonezya'nın Güneydoğu Asya bölgesinde en fazla idamın infaz edildiği ülke olmasından duyduğu endişeyi dile getirerek hükümete hafta içinde idam edilmesi beklenen 14 kişinin infazını durdurması çağrısında bulunmuştu.
Avrupa Birliği'nden yapılan yazılı açıklamada, 'Avrupa Birliği olarak idam cezasına kesinlikle karşı çıkıyoruz. İdam cezası insanlık dışı, kabul edilemez bir cezadır.' ifadeleri yer aldı.
Endonezya’da uyuşturucu ticaretinden hüküm giyenlere idam cezası veriliyor. Geçen yıl iki Avustralya vatandaşının uyuşturucu kaçakçılığından idam edilmesi, iki ülke arasındaki diplomatik ilişkileri durma noktasına getirmişti.