Kadın Öğretmen Akıncı'da Halka Siper Oldu

Kazan'da öğretmenlik yapan Derya Ovacıklı, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Akıncı Üssü'ne giderek burada toplanan vatandaşlarla tepki gösterdi, açılan ateş sırasında yanındaki gence siper olarak ayağından yaralandı Ovacıklı: 'İlk 'vur' emrini duydum. 'Mavi gömlekliye ateş edin, hedef alın' emrini duydum. Mavi gömlekli genç bir arkadaşımızdı, hemen benim yanımdaydı üzerine atladım. İlk kurşunu sağ baldırımdan yedim ve yere yığıldım' 'Arkadan gelenler yüzleri maskeli birer gruptu ve değişimli taradılar. Öndekiler taradı sonra değişip arkadakiler tekrar taradı' 'Yanıma gelen o caniye, suikastçiye başımı kaldırıp sadece 'yaralıyım' dedim ve medet ummadım. Hiçbir Türk vatandaşı, Türk kadını hiçbir zaman bir caniden medet ummaz. 'Yaralıyım' dedim ona rağmen ayağıma namluyu dayadı ve tetiğe bastı'

YILDIZ NEVİN GÜNDOĞMUŞ - Kazan'da öğretmenlik yapan Derya Ovacıklı, FETÖ'nün darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü'nün önünde toplanan çok sayıda vatandaş ile tepki gösterirken açılan ateş sonucu iki kurşun yarası almasını umursamıyor ve 'vatan ayakta, millet dimdik, önemli olan bu' diye düşünüyor.

Darbe girişimini engellemek için Kazan'dan Akıncı'daki 4. Ana Jet Üs Komutanlığının önüne, 13 yaşındaki oğlu ve eşiyle giden 39 yaşındaki Ovacıklı, aile fertlerini arka saflarda bırakarak ön sıralarda gerçekleştirdiği mücadelesinde, sağ bacağına isabet eden iki kurşunla ağır yaralandı.

Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde tedavi gören Ovacıklı, olay günü yaşadıklarını, AA muhabirine anlattı.

Ziraat mühendisi olan ve pedagojik formasyon alarak İzmir'den Kazan'a sınıf öğretmenliği yapmak için gelen Ovacıklı, 4 yıl ücretli öğretmenlik yaptıktan sonra belediyenin gençlik merkezinde eğitim vermeye devam ettiğini söyledi.

Ovacıklı, darbe girişiminin olduğu akşam saatlerinde ailesiyle evde otururken Kazan istikametine gitmesi gereken F-16 uçaklarının ışıklarını yakmadan, Kızılay istikametine gittiğini gördüğünü ve bir sorun olduğunu anladıklarını aktardı.

Daha sonra televizyondan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın çağrısını duyduğunu dile getiren Ovacıklı, 'Saat 10 civarında Akıncı'daki cami taranmaya başladı. Biz önce caminin önüne gittik. Oradaki ekibin 'Ülkede sıkıyönetim var. Yaklaşanı vururuz, buradan dağılın' uyarılarına rağmen F-16'ların hala çıktığını düşündüğümüz ve 'Uçaklar Ankara'da Meclis'i bombalıyor' diye haber gelince Akıncı nizamiyesinin önüne yöneldik. Vatandaşlarımızla birlikte saat 22.30'dan gece 03.30'a kadar elimizde megafonlarla gerek askerle gerek vatandaşlarla durumun ehemmiyetini paylaştık. Bu duruma olağan tepkimizi gösterdik.' diye konuştu.

- 'Yüzleri maskeliydi, değişimli taradılar'

Saat 03.00'e kadar bu şekilde ikna için uğraş verdiklerini aktaran Ovacıklı, şöyle devam etti:

'Fakat saat 03.23 civarında karargahın içinden gelen bir başka grup, onlar TSK mensubu değildi, o grupça ne yazık ki katliama tabi tutulduk, yani tarandık. Ben ilk 'vur' emrini duydum. 'Mavi gömlekliye ateş edin, hedef alın' emrini duydum. Mavi gömlekli genç bir arkadaşımızdı, hemen benim yanımdaydı üzerine atladım. İlk kurşunu sağ baldırımdan yedim ve yere yığıldım. O kişi altımdan sürünerek çıktı. Arkadan gelenler yüzleri maskeli birer gruptu ve değişimli taradılar öndekiler taradı, sonra değişip, arkadakiler tekrar taradı. Yığıldıktan sonra caniler ateş etmeye devam ettikleri gibi 'başınızı kaldırırsanız öldürürüz' dediler. Arka gruptakilere de 'yaralılara yardım etmeye gelmeyin' dediler.'

- 'Türk kadını hiçbir zaman bir caniden medet ummaz'

Herkesin feryat figan içinde bağırdığını ifade eden Ovacıklı, yaşadıklarını 'O anda yanıma gelen o caniye, o suikastçiye, başımı kaldırıp sadece 'yaralıyım' dedim ve medet ummadım. Hiçbir Türk vatandaşı, Türk kadını hiçbir zaman bir caniden medet ummaz. 'Yaralıyım' dedim ona rağmen ayağıma namluyu dayadı ve tetiğe bastı. O anda sağ bacağımın dizimden aşağısı parçalanmış. Dolaşırlarken de yaşayıp yaşamadığımızı kontrol etmek için namlunun ucuyla aramızda dolaşıp kontrollerini yaptılar. Ben ikinci kurşundan sonra şoka girip şuurumu kaybettim.' sözleriyle anlattı.

Olay sırasında bir yüzbaşının 'vurun' emrini verdikten sonra askerlerle ateş edenler arasında bir kargaşa yaşandığına dikkati çeken Ovacıklı, 'O anda TSK'nın yüreğinde vatan aşkı olan mensupları mutlaka engel olmuşlardır ama bir katliamdan bahsediyorum, saniyelik bir olaydan bahsediyorum, ne kadar engel olabilecekler böyle bir hainlik karşısında.' dedi.

- 'Bir damla kanımız aktıysa bu bizim için şereftir'

Hastanede kendine geldiğinde hemşirelere vatanın ne durumda olduğunu sorduğunu aktaran Ovacıklı, 'Şükürler olsun ki millet iradesinin karşısında hiçbir iradenin duramayacağını Türk milleti, şanlı tarihindeki gibi tekrar gösterdi. Milletimizin bu girişiminde bir damla kanımız aktıysa bu bizim için şereftir. Biz bu şerefi zaten yaşadık, her zaman yaşadık. Vatan sevgisi deyince hiçbir zaman evlat, eş, başka bir sevgi boy ölçüşemeyeceği gibi insanın aklına da gelmez. Bu darbe girişimi, benim tabirimle suikast, engellenmiş oldu.' şeklinde konuştu.

Ovacıklı, Türk milletinin iman gücünün büyüklüğüne dikkati çekerek, orada ateşe karşı durduklarında kendilerini tekrar tekrar kalkabilecek kadar güçlü hissettiklerini söyledi.

- 'Bu beden, vatan için ayaktaydı'

'Sadece bu caniler değil tüm dünya görmüş oldu, Türk milletinin adı güçtür, imandır. Vatan sevgisi de imandan gelir.' diyen Ovacıklı, şunları kaydetti:

'Derya'nın ayağı, Ali'nin kolu değil, vatan ayakta, milletimiz dimdik, önemli olan bu. Zaten bu beden, vatan için ayaktaydı, vatana emanetti, vatana feda olmak için ayaktaydı, şükürler olsun ki o da nasip oldu. 'Kahraman' sözcüğü eğer söylenecekse Türk milleti için söylensin. Oradaki herkes için, evinde yüreği çarpanlar için söylensin. Sayın Cumhurbaşkanımız için söylensin. Elhamdülillah ki biz böyle bir milletin ferdi olmaktan yaşadığımız onuru taçlandırmış olduk. Türk milletinde her vatandaşın bedeni, vatana feda etmek için taşınır. Zamanı geldiğinde de bu şekilde kıymetlendirilir. Vatana canımız feda olsun.'

Öğrencileri ve Kazan halkından aldığı mektuplar ve Türk bayrağıyla hastane odasını süsleyen Ovacıklı, 'Biz bayrağı, evlatlarımıza emanet etmek adına her ne gerekiyorsa yaparız, o hissiyatla yetiştik. Öyle de olacak.' ifadesini kullandı.
Kaynak: AA