Bu Köyde Türbe Köyün En Yaşlısına Emanet
Kastamonu'nun İhsangazi ilçesinde bulunan Haraçoğlu Türbesi, 100 yılı aşan süreden bu yana sürdürülen bir gelenekle korunuyor Türbenin gönüllü bekçiliğini köyün en yaşlı kişisi ücretsiz olarak üstleniyor Geleneklere göre görevini ağır hastalanmasının dışında bırakamayan gönüllü bekçinin vefat etmesi halinde bu görev, köyde yaşayan en yaşlı kişiye kalıyor Haraçoğlu Türbesi'nin gönüllü bekçisi Alıcıoğlu: 'Daha önce benden büyük bir ağabeyim vardı, o bakıyordu. Ölünce yaş sırasına göre bana geldi görev. Benden sonra 7 yaş küçük biri var, o bakacak'
ÖMER ERİM BAŞTİMAR - Kastamonu'nun İhsangazi ilçesinde bulunan Haraçoğlu Türbesi'nin gönüllü bekçiliğini, geleneklere göre köyün en yaşlısı ücretsiz olarak yapıyor.
İsalar köyünde bulunan, 800 yıl önce Horasan'dan gelen Hoca Saadettin Efendi tarafından Nakşibendi Dergahı olarak kurulan türbede bugün, dergahın ilk şeyhi Hoca Saadettin Efendi ile tarikattan ulema ve yakınlarının kabri bulunuyor.
Türbenin bakımı ve korunması ise yüzyılı aşkın süredir gelen bir gelenekle yürütülüyor. Ücretli bekçi tutulmayan türbenin bakımını, aynı soydan gelen kimse kalmaması sonucu bir asırdan fazladır köyün en yaşlısı gönüllü olarak ücretsiz üstleniyor.
Geleneksel hale gelen türbenin gönüllü bekçiliği 'Allah rızası' için yapılıyor. Sabah gelen ve akşam kapanıncaya kadar türbede kalan kişi, kendi isteği sonucu bekçilik görevini bırakamıyor. Bekçinin ancak ağır hastalanması veya ölmesi durumunda türbedeki görevi sona eriyor. Böyle bir durumda ise yine köyün en yaşlısı türbede yeni bekçi olarak göreve başlıyor.
- 'Sadece yemek için buradan ayrılıyorum'
Yaklaşık 8 yıldır türbenin gönüllü bekçiliğini yapan 83 yaşındaki Kadir Alıcıoğlu, AA muhabirine, kendinden önce türbeye bakan kişinin ölümünün ardından bu görevi üstlendiğini söyledi.
Herhangi bir ücret almadığını vurgulayan Alıcıoğlu, sürekli türbede kaldığını belirtti. Türbeye baktığını, gelenlerle ilgilendiğini anlatan Alıcıoğlu, şunları kaydetti:
'Gündüzleri sadece yemek için buradan ayrılıyorum. Buraya köyün en yaşlısı bakmak zorunda. Aksi durumda sıkıntı çekeceğine inanıyoruz. Daha önce benden büyük bir ağabeyim vardı, o bakıyordu. Ölünce yaş sırasına göre bana görev geldi. Benden sonra 7 yaş küçük biri var, o bakacak. Ben burada oturuyorum, bazen ekmek yemeğe bile gitmiyorum. 3 çocuğum var. 8 yıldır buraya da bakıyorum. Büyükten küçüğe göre sıra geçiyor.'
İlçe sakinlerinden Ahmet Alıcıoğlu ise Haraçoğlu Türbesi'ne uzun yıllardır köyün en yaşlısının gönüllü bekçilik yaptığını dile getirerek, köyün büyük bölümünün akraba olduğunu, aile büyüğünün doğal olarak türbenin de bekçisi anlamına geldiğini dikkati çekti.
Türbeye bakan kişinin kesinlikle bu işten para almadığını vurgulayan Alıcıoğlu, 'Çocukluğumuzdan beri gördüğümüz budur. Köyün en yaşlısı beklemek zorundadır. O rahmetli olursa yerine başka bir yaşlı geçer.' dedi.
Köy muhtarı Ali Çobanoğlu ise türbeye bakan kişiye para ödemediklerini, köyün en yaşlısının gönüllü bekçiliğini yaptığını anlatarak, uygulamanın uzun yıllardır sürdüğünü kaydetti.
Kaynak: AA
İsalar köyünde bulunan, 800 yıl önce Horasan'dan gelen Hoca Saadettin Efendi tarafından Nakşibendi Dergahı olarak kurulan türbede bugün, dergahın ilk şeyhi Hoca Saadettin Efendi ile tarikattan ulema ve yakınlarının kabri bulunuyor.
Türbenin bakımı ve korunması ise yüzyılı aşkın süredir gelen bir gelenekle yürütülüyor. Ücretli bekçi tutulmayan türbenin bakımını, aynı soydan gelen kimse kalmaması sonucu bir asırdan fazladır köyün en yaşlısı gönüllü olarak ücretsiz üstleniyor.
Geleneksel hale gelen türbenin gönüllü bekçiliği 'Allah rızası' için yapılıyor. Sabah gelen ve akşam kapanıncaya kadar türbede kalan kişi, kendi isteği sonucu bekçilik görevini bırakamıyor. Bekçinin ancak ağır hastalanması veya ölmesi durumunda türbedeki görevi sona eriyor. Böyle bir durumda ise yine köyün en yaşlısı türbede yeni bekçi olarak göreve başlıyor.
- 'Sadece yemek için buradan ayrılıyorum'
Yaklaşık 8 yıldır türbenin gönüllü bekçiliğini yapan 83 yaşındaki Kadir Alıcıoğlu, AA muhabirine, kendinden önce türbeye bakan kişinin ölümünün ardından bu görevi üstlendiğini söyledi.
Herhangi bir ücret almadığını vurgulayan Alıcıoğlu, sürekli türbede kaldığını belirtti. Türbeye baktığını, gelenlerle ilgilendiğini anlatan Alıcıoğlu, şunları kaydetti:
'Gündüzleri sadece yemek için buradan ayrılıyorum. Buraya köyün en yaşlısı bakmak zorunda. Aksi durumda sıkıntı çekeceğine inanıyoruz. Daha önce benden büyük bir ağabeyim vardı, o bakıyordu. Ölünce yaş sırasına göre bana görev geldi. Benden sonra 7 yaş küçük biri var, o bakacak. Ben burada oturuyorum, bazen ekmek yemeğe bile gitmiyorum. 3 çocuğum var. 8 yıldır buraya da bakıyorum. Büyükten küçüğe göre sıra geçiyor.'
İlçe sakinlerinden Ahmet Alıcıoğlu ise Haraçoğlu Türbesi'ne uzun yıllardır köyün en yaşlısının gönüllü bekçilik yaptığını dile getirerek, köyün büyük bölümünün akraba olduğunu, aile büyüğünün doğal olarak türbenin de bekçisi anlamına geldiğini dikkati çekti.
Türbeye bakan kişinin kesinlikle bu işten para almadığını vurgulayan Alıcıoğlu, 'Çocukluğumuzdan beri gördüğümüz budur. Köyün en yaşlısı beklemek zorundadır. O rahmetli olursa yerine başka bir yaşlı geçer.' dedi.
Köy muhtarı Ali Çobanoğlu ise türbeye bakan kişiye para ödemediklerini, köyün en yaşlısının gönüllü bekçiliğini yaptığını anlatarak, uygulamanın uzun yıllardır sürdüğünü kaydetti.