ANALİZ - Gıda Ve Alkolsüz İçecek Enflasyonu Tarihinin En Düşüğünde

Gıda ve alkolsüz içecek yıllık enflasyonu nisanda yüzde 1,38 ile endeksin açıklanmaya başlandığı 2003 yılından beri en düşük seviyesine geriledi Finansinvest Başekonomisti Kanlı: 'Bundan sonraki süreçte yıllık enflasyon, gıda enflasyonundaki bir miktar artış ve baz etkileriyle artış eğilimine girecektir. Eğer gıda enflasyonunda belirgin bir artış gerçekleşmezse yıl sonunda enflasyon yüzde 7,5 seviyelerinde olur diye düşünüyorum' Bürümcekçi Araştırma ve Danışmanlık Kurucusu Haluk Bürümcekçi: 'İşlenmemiş gıda fiyatları yıllık bazda yine sert gerilerken, işlenmiş gıda fiyatlarında önceki dört ayda gözlenen yükseliş durdu'

MURAT BİRİNCİ - Gıda ve alkolsüz içeceklerde yıllık enflasyon nisanda yüzde 1,38 ile tarihinin en düşük seviyesine geriledi.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan verilere göre, enflasyon nisanda aylık bazda yüzde 0,78 artarak piyasa beklentisi olan yüzde 1'in altında gerçekleşti. Böylece yıllık enflasyon bir önceki aya göre 0,89 puan azalışla yüzde 6,57'ye gerileyerek, Mayıs 2013'ten bu yana en düşük seviyesine indi. Yıllık enflasyondaki düşüş büyük oranda gıda enflasyonundaki sert gerilemeden kaynaklandı.

Gıda ve alkolsüz içecekler enflasyonu nisanda bir önceki aya göre yüzde 1,48 düşüş gösterdi. Ana harcama grupları içerisinde aylık bazda sadece gıda ve alkolsüz içecekler kaleminde gerileme görülürken, bu grubun yıllık enflasyon artışı ise yüzde 1,38 oldu. Bu oran endeksin açıklanmaya başlandığı Ocak 2013'ten bu yana en düşük seviye olarak tarihe geçti.

Analistler, enflasyonun beklentilerin altında gerçekleşmesinde gıda fiyatlarındaki düşüş eğiliminin sürmesinin etkili olduğunu belirterek, gelecek aylarda da gıda fiyatlarının enflasyonun yönü üzerinde ana belirleyici olacağını tahmin ediyor.

- 'Enflasyondaki gerileme gıda fiyatlarındaki sert düşüş kaynaklı'

Finansinvest Başekonomisti Burak Kanlı, yıllık enflasyonun düştüğünü ancak bunun büyük oranda gıda enflasyonundaki sert düşüş kaynaklı olduğunu söyledi.

Gıda ve içecek yıllık enflasyonunun yüzde 1,38'e düştüğünü ifade eden Kanlı, bu oranın endeksin açıklanmaya başladığı 2003 yılından beri en düşük oran olduğu bilgisini verdi.

Kanlı, bunun olumlu mart ve nisan ayı hava koşullarının ve Rusya'nın Türkiye'den gelen tarım ürünlerine uyguladığı ambargonun bir yansıması olduğuna dikkati çekti.

Kura duyarlı elektronik eşya, paket turlar, beyaz eşya gibi ürünlerin yıllık enflasyonunda da TL'deki değer kazancı kaynaklı düşüşler gözlendiğini belirten Kanlı, şöyle devam etti:

'Ancak, gıdayı bir kenara bırakırsak enflasyon dinamiklerindeki olumsuz seyrin sürdüğü görülüyor. Zira çekirdek göstergelerde belirgin bir iyileşme yok. I endeksi yüzde 9,51'den sadece yüzde 9,41'e düşmüş. Yüksek seviyelerde seyretmeye devam ediyor. Yüksek hizmet fiyatları enflasyonu bunda önemli bir unsur. Asgari ücret artışının etkilerini enflasyon ve özellikle de hizmet fiyatları üzerinde görmeye devam ediyoruz. Bundan sonraki süreçte yıllık enflasyon, gıda enflasyonundaki bir miktar artış ve baz etkileriyle artış eğilimine girecektir. Eğer gıda enflasyonunda belirgin bir artış gerçekleşmezse yıl sonunda enflasyon yüzde 7,5 seviyelerinde olur diye düşünüyorum.'

Burak Kanlı, para politikası açısından, TCMB'nin kararlarında manşet enflasyondaki düşüşü göz önünde bulunduracağını ve üst bantta indirimlere devam edebileceğini dile getirdi.

Nereye kadar indirebileceklerini şu aşamada ne kendisinin ne de TCMB'nin tam olarak bilemeyeceğini söyleyen Kanlı, 'Ancak TCMB'nin amacı öncelikle üst bandı yüzde 9'a çekmek olacaktır.' dedi.

- 'Gıda fiyatlarının seyri yıl sonu enflasyon tahmini açısından kritik'

Bürümcekçi Araştırma ve Danışmanlık Kurucusu ve AA Finans Analisti Haluk Bürümcekçi ise enflasyonun geçen yıla göre düşük gelmesinde özellikle işlenmemiş gıda (sebze) fiyatlarındaki düzeltme hareketinin devamının etkili olduğunu ifade etti.

Merkez Bankası'nın, Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetlerinde, nisan ayına ilişkin öncü göstergelerin işlenmemiş gıda grubu yıllık enflasyonunda belirgin düşüşe işaret etmekte olduğu ancak gelecek dönemde gıda fiyatlarındaki oynaklığın devam edebileceği uyarısında bulunduğunu anımsatan Bürümcekçi, işlenmemiş gıda fiyatlarının yıllık bazda sert gerilerken, işlenmiş gıda fiyatlarında önceki dört ayda gözlenen yükselişin durduğunu söyledi.

Bürümcekçi, şu tespitlerde bulundu:

'Hesaplamalarımıza göre geçen yıl nisan ayında işlenmemiş gıda fiyatları aylık yüzde 2,65 artarken bu yıl ise yüzde 3,6 düşüş gösterdi. Dolayısıyla işlenmemiş gıda yıllık değişimi eksi yüzde 6,5 ile negatif bölgeye gerilerken, işlenmiş gıda fiyatları yıllık artışı yüzde 8,60'a gerileyerek yükselişini sonlandırdı. Böylece, gıda fiyatlarının yıllık artış hızı yüzde 1,4 seviyesine inerken, 2016 yılı için son Enflasyon Raporu’nda açıklanan gıda fiyatı varsayımının (yüzde 9) belirgin altına geriledi. Endeks tarihindeki ortalama yıllık artışı yüzde 9,5 olan gıda fiyatlarının 2016 yılındaki seyri, Nisan ayı Enflasyon Raporu’nda yüzde 7,5 olarak açıklanan TCMB enflasyon yıl sonu tahmini açısından kritik önem taşımaya devam edecektir.'

Bürümcekçi, manşet enflasyonun nisan sonunda dip noktasını gördüğünü ve yeni bir kur şoku yaşanmazsa çekirdek enflasyon üzerindeki baskının kademeli azalacağı değerlendirmesinde bulundu.

Ziraat Yatırım ekonomisti Bora Tamer Yılmaz da 2016 yılının koordineli enflasyonla mücadele yılı şeklinde geçtiğini belirterek, 'Yalnızca sıkı para politikası değil mali ve finansal tarafta da aynı zamanda gıda komitesi gibi siyasi irade gerektiren cephelerde de enflasyon mücadelesinin başarı ile sürdürüldüğü anlaşılıyor. Genel dezenflasyonist ortamda bu sene yüzde 7,5 tahminine ulaşılabilme şansı artıyor.' dedi.

- 'Yıl sonu enflasyon beklentilerinde revizyonlar olabilir'

İş Yatırım ekonomisti Muammer Kömürcüoğlu ise enflasyonda gıda kaynaklı bir gerilemenin söz konusu olduğunu ancak benzer bir güçlü düşüşün çekirdek göstergelerde görünmediğini ifade etti.

Kendi hesaplamalarına göre yıllık enflasyonun artık dip noktasına yakın olduğunu ve gelecek aylar itibarıyla yıllık enflasyonun yönünü yukarı döndürebileceğini tahmin eden Kömürcüoğlu, 'Özellikle yılın ikinci yarısı itibarıyla olumlu baz yılı etkisinin tersine dönmesi ve yılın ilk aylarında üretim cephesinde olumlu etkilerini gördüğümüz asgari ücret artışının enflasyon cephesinde gecikmeli olumsuz etkilerinin başlaması yıllık enflasyonu yukarı çekecek unsurlar arasında.' değerlendirmesini yaptı.

Kömürcüoğlu, şimdilik yüzde 8,7 olan enflasyon beklentilerini koruduklarını ve Rusya yaptırımlarının devam etmesi durumunda yıl sonu tahminleri üzerinde 0,5 puanlık aşağı yönlü risk oluşturduğunu söyledi.

Bugünkü enflasyon rakamının ay ortasındaki beklenti anketine yansıyacağını belirten Kömürcüoğlu, kısa vadeli enflasyon geçmişinden etkilenen katılımcıların yıl sonu enflasyon beklentilerinde aşağı yönlü revizyona gideceğini savundu.

Kömürcüoğlu, şunları kaydetti:

'Öte yandan Merkez Bankası bu ayki toplantısında enflasyondaki düşüşe dikkati çekerek üst bantta faiz indirime devam etme ihtimali oldukça arttı. Şimdilik beklentimiz 50 baz puanlık indirim ancak nihai sonuç 24 Mayıs'taki toplantı tarihine kadar küresel piyasalardaki oynaklığa bağlı olarak değişecektir.

Beklentilerden iyi gelen enflasyon verisi ardından piyasalarda olumlu bir tepki bekliyorduk, ancak ilk tepki sonrasında küresel piyasalardaki kötümserliğin enflasyon sürprizinin yarattığı iyimserliği baskılaması nedeniyle rüzgarın tersine döndüğünü gördük. Yine de beklentilerden iyi gelen enflasyonun Hazine ihalelerinde görece etkili olabileceği kanısındayız.'
Kaynak: AA