Baro Başkanının İcra Memurlarına 'Hakaret' Davası
Antalya Barosu'nun 2014 yılındaki genel kurulunda yaptığı konuşmada, bazı icra müdürlerine hakaret ettiği gerekçesiyle hakkında dava açılan Baro Başkanı Bacanlı'nın yargılanmasına başlandı.
Antalya Barosu Genel Kurulundaki konuşmasında icra müdürlerine hakarette bulunduğu iddiasıyla hakkında dava açılan Antalya Baro Başkanı Alper Tunga Bacanlı'nın yargılanmasına başlandı.
Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanık Alper Tunga Bacanlı ile müştekiler Reşat Balyemez, Fahrettin Şahin, Necati İlhan ve taraf avukatları katıldı.
Duruşmada söz alan Bacanlı, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, Antalya Barosu başkanı olarak genel kurulda yaptığı konuşmanın, başından, ortasından ve sonundan cümlelerin kullanılarak bir iddianame hazırlandığını öne sürdü.
Müşteki Reşat Balyemez de Antalya Baro Başkanı Bacanlı'nın konukların bulunduğu, basının da davetli olduğu bir ortamda kendilerini hedef gösterdiğini söyledi.
Konuşmanın yapıldığı dönemde 3 icra müdürünün müdür yardımcısı olarak tayin olduklarını ve baro başkanının da bununla ilgili konuşma yaptığını anlatan Balyemez, 'Bu durumdan bazı avukatlar beni haberdar ettiğinden dolayı olaydan haberim oldu. 2014 yılında 3 icra müdürünün tayininin çıkmasını sebebiyle konuşmalardaki kişilerin bizler olduğunu anladık.' dedi.
Müşteki Necati İlhan ise sanıkla daha önceden husumetli olduğunu ifade ederek, 'Sanık daha önce benden icra dairesindeki bir dosyanın tasdikli bir fotokopisini istedi, tasdik harcı olmadan gönderemeyeceğimizi söylemem üzerine aramızda husumet oluştu.' diye konuştu.
Mahkeme dosyadaki eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrasında basın açıklaması yapan Bacanlı, adliyedeki 'rüşvet ve yolsuzluk' ile mücadele konusunu anlatırken, birtakım kamu görevlilerine 'hakaret edilmesi' ile ilgili haklarında dava açıldığını belirterek, ortada kamu davası açılacak eylemin olmadığını söyledi.
Bacanlı, toplam bir saatlik konuşmanın başından, ortasında ve sonunda bir cümle alınıp ard arda eklenmek suretiyle, farklı anlamlar yüklenip bir ceza davası açıldığını dile getirerek, 'Burada yargılanan ben değilim, burada yargılanan ahlaktır, toplum vicdanıdır.' diye konuştu.
- İddianameden
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Bacanlı'nın Antalya Barosu Başkanı olarak 18 Ekim 2014 tarihinde yapılan Antalya Barosu Genel Kurul toplantısındaki konuşmasında, Antalya İcra Müdürleri olarak görev yapmakta iken 2014 yaz kararnamesinde başka adliyelere resen atanan müştekilere yönelik olarak, açıklamalarda bulunduğuna yer veriliyor.
İddianamede, Bacanlı'nın konuşmasında, 'Aynı şekilde meslektaşlara karşı saygısız tutum ve davranışlar ortaya koyan, meslek ahlakına aykırı tavırlarını adet edinen 3 icra müdürü bu yöntemle tayin edilmiştir. Artık devir değişti, biz icra müdürlerinden değil onlar bizden korkacak dedim. Bakın sabah da ifade ettim belki dikkatlerinden kaçmıştır. 3 icra müdürü rüşvetçi, burada açıkça söylüyorum, buradan tayin ettirdim ben. 7 tane icra müdürü vardı burada, 7 icra müdürlüğü vardı, ortalık kan ağlıyordu. Adamlar avukatları neredeyse rüşvetçi konusunda maaşa bağlamışlardı.' ifadelerini kullandığı belirtiliyor.
Söz konusu açıklamaları nedeniyle sanık Bacanlı'nın TCK'nın 'hakaret' suçunu düzenleyen maddesi uyarınca 15 aydan 3,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Kaynak: AA
Antalya 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanık Alper Tunga Bacanlı ile müştekiler Reşat Balyemez, Fahrettin Şahin, Necati İlhan ve taraf avukatları katıldı.
Duruşmada söz alan Bacanlı, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek, Antalya Barosu başkanı olarak genel kurulda yaptığı konuşmanın, başından, ortasından ve sonundan cümlelerin kullanılarak bir iddianame hazırlandığını öne sürdü.
Müşteki Reşat Balyemez de Antalya Baro Başkanı Bacanlı'nın konukların bulunduğu, basının da davetli olduğu bir ortamda kendilerini hedef gösterdiğini söyledi.
Konuşmanın yapıldığı dönemde 3 icra müdürünün müdür yardımcısı olarak tayin olduklarını ve baro başkanının da bununla ilgili konuşma yaptığını anlatan Balyemez, 'Bu durumdan bazı avukatlar beni haberdar ettiğinden dolayı olaydan haberim oldu. 2014 yılında 3 icra müdürünün tayininin çıkmasını sebebiyle konuşmalardaki kişilerin bizler olduğunu anladık.' dedi.
Müşteki Necati İlhan ise sanıkla daha önceden husumetli olduğunu ifade ederek, 'Sanık daha önce benden icra dairesindeki bir dosyanın tasdikli bir fotokopisini istedi, tasdik harcı olmadan gönderemeyeceğimizi söylemem üzerine aramızda husumet oluştu.' diye konuştu.
Mahkeme dosyadaki eksikliklerin giderilmesi amacıyla duruşmayı erteledi.
Duruşma sonrasında basın açıklaması yapan Bacanlı, adliyedeki 'rüşvet ve yolsuzluk' ile mücadele konusunu anlatırken, birtakım kamu görevlilerine 'hakaret edilmesi' ile ilgili haklarında dava açıldığını belirterek, ortada kamu davası açılacak eylemin olmadığını söyledi.
Bacanlı, toplam bir saatlik konuşmanın başından, ortasında ve sonunda bir cümle alınıp ard arda eklenmek suretiyle, farklı anlamlar yüklenip bir ceza davası açıldığını dile getirerek, 'Burada yargılanan ben değilim, burada yargılanan ahlaktır, toplum vicdanıdır.' diye konuştu.
- İddianameden
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, Bacanlı'nın Antalya Barosu Başkanı olarak 18 Ekim 2014 tarihinde yapılan Antalya Barosu Genel Kurul toplantısındaki konuşmasında, Antalya İcra Müdürleri olarak görev yapmakta iken 2014 yaz kararnamesinde başka adliyelere resen atanan müştekilere yönelik olarak, açıklamalarda bulunduğuna yer veriliyor.
İddianamede, Bacanlı'nın konuşmasında, 'Aynı şekilde meslektaşlara karşı saygısız tutum ve davranışlar ortaya koyan, meslek ahlakına aykırı tavırlarını adet edinen 3 icra müdürü bu yöntemle tayin edilmiştir. Artık devir değişti, biz icra müdürlerinden değil onlar bizden korkacak dedim. Bakın sabah da ifade ettim belki dikkatlerinden kaçmıştır. 3 icra müdürü rüşvetçi, burada açıkça söylüyorum, buradan tayin ettirdim ben. 7 tane icra müdürü vardı burada, 7 icra müdürlüğü vardı, ortalık kan ağlıyordu. Adamlar avukatları neredeyse rüşvetçi konusunda maaşa bağlamışlardı.' ifadelerini kullandığı belirtiliyor.
Söz konusu açıklamaları nedeniyle sanık Bacanlı'nın TCK'nın 'hakaret' suçunu düzenleyen maddesi uyarınca 15 aydan 3,5 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep ediliyor.