Kur'an-I Kerim'i Dokunarak Okuyorlar

Diyarbakır'ın Kayapınar ilçesinde açılan kursta görme engelliler, braille alfabesiyle verilen eğitimle Kur'anı Kerim'i öğreniyor Kayapınar İlçe Müftüsü Şık: 'Allah, tabiri caizse bizim gözlerimize verdiği yeteneği onların parmaklarına vermiş. Kursiyerlerimiz burada Kur'anı Kerim'i normal insanlar gibi seri şekilde okuma alışkanlığı kazanıyor'

KAAN BOZDOĞAN - Diyarbakır'da açılan kursta görme engelliler, Kur'an-ı Kerim'i parmaklarının ucuyla dokunarak okuyor.

Altı Nokta Körler Derneği Diyarbakır Şubesinden gelen talep doğrultusunda Kayapınar İlçe Müftülüğü tarafından, 'Braille Kur'an Kursu' düzenlendi.

Bediüzzaman Camisi'ndeki kursta, 22'si kadın 31 görme engelli, Kur'an-ı Kerim eğitimi alırken, bazı kursiyerler Kur'an-ı Kerim'i hatmetmeyi başardı. Kadınların haftada 3, erkeklerin ise 2 gün eğitim gördüğü kursta, servis sıkıntısının giderilmesi halinde eğitimlerin haftada 5 güne çıkması planlanıyor.

Kursiyerler dokunarak gönül gözleriyle Kuran-ı Kerim'i öğrenmekten mutluluk duyarken, azimleri ile herkese örnek oluyorlar.

Kayapınar İlçe Müftüsü Mehmet Sırrı Şık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ilçede birçok Kur'an kursu açıldığını, görme engellilere yönelik kurs bulunmamasının eksikliğini dernekten gelen talep üzerine fark ettiklerini söyledi.

Şık, görme engellilerin sosyal hayata açılan çok fazla kapılarının olmadığına, dolayısıyla kursun hem maneviyata hem de sosyal hayata açılan bir kapı olduğuna işaret ederek, kursiyerlerin aşk ve şevkle Kur'an'a bağlandığını belirtti.

- 'Onlar sayesinde birçok şeyi gördük'

'Biz onlara, 'görme engelli' diyoruz ama onların bu şekilde Kur'an-ı Kerim'e olan aşklarını görünce, o heyecanlarını fark edince, aslında biz onlar sayesinde birçok şeyi gördük' diyen Şık, eğitimlerin devam etmesini ümit ettiklerini dile getirdi.

'Keşke kurumlar işbirliği yapmak suretiyle bir engelli merkezi oluşturabilseler, hatta cami ve Kur'an kursu merkezli bir engelli merkezi oluşturulsa bu önemli bir hizmet olacaktır' diyen Şık, Diyarbakır'da bu şekilde eve kapatılmış, hayata açılan hiçbir kapısı olmayan binlerce görme engellinin bulunduğunu, bu engellilerin sosyal hayata kazandırılması, manevi ihtiyaçlarının karşılanması için bu ve benzeri kursların açılmasının önemli olduğunu aktardı.

Engellilerin Kur'an-ı Kerim'i parmaklarıyla okuduğuna dikkati çeken Şık, 'Allah, tabiri caizse bizim gözlerimize verdiği yeteneği onların parmaklarına vermiş. Kursiyerlerimiz burada Kur'an-ı Kerim'i normal insanlar gibi seri şekilde okuma alışkanlığı kazanıyorlar.' dedi.

Görme engellilerin maneviyata verdikleri önemin sağlıklı bireylere örnek olması gerektiğini vurgulayan Şık, görme engellilerin zorluklarla kursa gelerek eğitim almasından herkesin ders çıkarması gerektiğini aktardı.

Şık, görme engellilerin, hiçbir engeli bulunmayan insanların Kur'an öğrenmesine vesile olmasını dileyerek, Kur'an'ı hatmeden kursiyerlerin diğer kursiyerlerle, 'kol kola Kur'an yürüyüşü' gerçekleştirdiklerini kaydetti.

Kur'an-ı Kerim öğreticisi Zeynep Özaslan da kursiyerlerin kurs ile hayallerinin gerçekleştiğini belirtti.

'Kursiyerler hep, 'Görenler, işitenler Kur'an-ı bir şekilde öğreniyorlar, okuyorlar. Yarabbi, bize de nasip et' diye dua ediyormuş' ifadesini kullanan Özaslan, şöyle dedi:

'Böyle bir vazife onların duasıyla bizi de vesile kıldı. Görme engelli kardeşlerimiz maneviyatlarıyla görüyorlar. Onlar için Kur'an-ı Kerim'i okumayı öğrenmek iğne ile kuyu kazmak gibi. Onların herkese örnek olmasını diliyoruz. Sağlıklı insanlara bakıyorsunuz bin bahane bulurken, bu insanlar 2 yıl boyunca, her türlü aksilik olmasına rağmen Kur'an eğitimine asla ara vermediler. İnşallah bundan sonraki yıllarda sadece görme engellilere değil, tüm engellilere manevi destek ve Kur'an eğitimi konusunda yardımcı olmaya çalışacağız. Küçük yaştaki görme engellilere, Kur'an ve hafızlık eğitimi vermenin yollarını açmanın çabasına girmemiz gerektiğini düşünüyorum.'

Özaslan, Kur'an okumayı öğrenen kursiyerlerin en büyük hayalinin birlikte umreye gitmek olduğunu dile getirdi.

- 'Biz gören körlerden değiliz'

Kursiyerlerden iki çocuk annesi Olcay Ordu, Kur'an öğrendikten sonra hayatının değiştiğini, maneviyatın yaşamına anlam kattığını ifade etti.

'Bundan önceki yaşamım çok boştu. Şu an dolu dolu, hayatı anlamlı bir şekilde yaşayarak devam edebiliyorum. Biz gören körlerden değiliz, görmeyen körlerdeniz. Şükürler olsun ki Kuran'ı Kerim'i okumayı da öğrendik' diyen Ordu, kurs ile görme engellilerin de Kur'an okuyabileceğini gösterdiklerini vurguladı.

Ordu, görenlerden tek farklarının aynı işi biraz daha uzun sürede yapmaları olduğuna dikkati çekerek, 'İsteğimiz insanların bize ikinci sınıf vatandaş muamelesi yapmadan kendileri ile bizi bir tutmalarıdır. Toplumda bize acıyarak bakılıyor. Bu bizi üzüyor. Biz acınacak halde değiliz. Allah'a çok şükür rahat nefes alıyoruz.' diye konuştu.

Görme engellilerin parmaklarıyla gördüğünü, hissettiğini aktaran Ordu, kendileri için 10 parmağın 10 göz olduğunu anlattı.

Ordu, hayatı hissederek yaşadıklarına işaret ederek, 'Herkese hayatın kıymetini bilmelerini tavsiye ediyorum. Aldıkları her nefesin kıymetini bilsinler ve boşa harcamasınlar. Böyle kurslar hayata anlam katıyor.' şeklinde konuştu.

Kursiyer Leyla Arslan da görme engelliler için yazılan, 'Kur'an-ı ellerimle okuyorum' ilahisini seslendirdi.
Kaynak: AA