Babasının İzinde Türkiye'de Mutlu Bir Alman

BM Nüfus Fonu Türkiye Temsilcisi Karl Kulessa, babasının görevi nedeniyle 13 yaşındayken bulunduğu Türkiye'ye 40 yıl aradan sonra bu kez kendi görevi için geldi Kulessa: 'Yabancı bir ülkede babadan oğula aynı şekilde yaşamak alışılagelmiş bir durum değil. Türkiye'de bulunmaktan son derece mutluyum' 'Ben dünyanın birçok yerinde terör saldırıları yaşamış, terörizmin olduğu yerlerde bulunmuş birisiyim. Ankara'da bombalı saldırı olduğu zaman, ölümler yaşandığı zaman ben inanılmaz bir acı içerisindeydim. Bu benim Türklerle, Türkiye ile ne kadar iç içe olduğumun bir göstergesi'

ERGÜN HAKTINAYAN - Babasının görevi nedeniyle 13 yaşındayken bulunduğu Türkiye'ye 40 yıl aradan sonra bu kez kendi görevi için gelen Birleşmiş Milletler (BM) Nüfus Fonu Türkiye Temsilcisi Karl Kulessa, burada bulunmaktan son derece mutlu olduğunu dile getirdi.

Alman Kulessa, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 6 ay önce BM Nüfus Fonu Temsilcisi olarak Türkiye'de göreve başladığını söyledi.

Türkiye'ye yabancı biri olmadığını, buraya 40 yıl önce de babasının görevi nedeniyle geldiğini belirten Kulessa, o dönem 2 yıl Türkiye'de kaldıklarını anlattı.

Kulessa, kendisi gibi babasının da BM'de görev yaptığını vurgulayarak, 'Babam da Birleşmiş Milletler Kalkınma Fonu'nun temsilcisiydi. Ben o dönem 13 yaşındaydım. Türkiye'de iki yıl kaldık. Yabancı bir ülkede babadan oğula aynı şekilde yaşamak alışılagelmiş bir durum değil. Türkiye'de bulunmaktan son derece mutluyum.' dedi.

Kendisi gibi ailesinin de Türkiye'de olmaktan mutluluk duyduğunu anlatan Kulessa, kendilerini burada evlerinde gibi hissettiklerini dile getirdi.

Kulessa, 40 yıl önce Ankara'da yaşadığı dönemde insanların 'Ankara çok kötü de Türkiye çok güzel' dediklerini belirterek, şunları kaydetti:

'Bugün bakıyorum Ankara da çok güzel bir şehir. Türk yemekleri çok güzel. İskender Kebap favori yemeğim. Çok güzel deniz mahsulü yemekleriniz var. Ben tarih ile ilgili eğitim almış birisiyim. Roma ve Yunan tarihine baktığımız zaman çok etkileyici bir ülke. Dünyada antik tarih ile ilgili herhangi bir ülke ile kıyasladığınızda bu kadar büyüleyici tek ülke Türkiye. Ben 40 yıl aradan sonra geldiğimde şunu anladım, gazeteyi açtığınızda her gün yüzlerce yeni yerlerin keşfedildiğini ve görülebileceğini keşfettim. Bu da beni çok heyecanlandırıyor. Benim görev sürem sanırım burada 4-5 yıl sürecek. Türkiye'den sonra ne yapılabilir bilmiyorum. Herhalde bundan daha iyisini yapamazsınız. Bodrum'da veya deniz kenarında bir ev almayı düşünüyoruz eşimle.'

- 40 yıl önceki Türkiye ile 40 yıl sonraki Türkiye

Karl Kulessa, 40 yıl önceki Türkiye ile bugünkü Türkiye arasında çok büyük bir gelişim olduğuna tanıklık ettiğini söyledi.

Türkiye'nin bugün çok farklı bir duruma eriştiğini gözlemlediğini vurgulayan Kulessa, şöyle devam etti:

'Birincisi hala güzel ve hala birçok görülecek şeyi var. Gerçekten büyüleyici bir ülke. Çok şey söyleyebilirim. O zaman Ankara 2 milyon, İstanbul ise 6 milyon nüfusa sahipti. İki çeşit araba görüyordunuz sokaklarda. Dolmuş dediğinizde o günkü dolmuşlarla bu günkü dolmuşlar arasında da fark var. O zaman Ankara'da büyük Amerikan arabalarından oluşan dolmuşlar vardı. Bugün ise daha büyük ve geniş dolmuşlar var. Bu örnek üzerinden şunu söylemeliyim; Türkiye o kadar büyük bir hızla gelişmiş ve kalkınmış bir ülke ki bunu çok hızla başarmış.

Bunu yaparken Avrupa'ya sosyal, kültürel, endüstriyelleşme, kalkınma anlamında çok yaklaşmış, mesafeleri kapatmış bir ülke olarak karşıma çıktı. O zamanki politik iklim bile Türkiye'de farklıydı. Sol ve sağ arasındaki çekişme farklıydı. Şimdiki politik iklim de farklı. O zamanlar daha kırsal bir toplumdu Türkiye. Şimdi çok şehirleşmiş bir toplum haline geldi. O zamanlar ailemle biz çok büyük bir Türkiye turu yapmıştık. Doğu'ya giderek Adana, Gaziantep, Diyarbakır hatta Rize'den Karadeniz'e çıkarak oradan botla İstanbul'a kadar gelmiştik. Bütün Türkiyeyi turlamıştık. O zaman çok büyüleyiciydi. Bugün de aynı turu yapıp bu durumu görmek isterim.'

Kulessa, Türkiye'nin özellikle son 10 yılda inanılmaz bir kalkınma ve büyüme gösterdiğinin altını çizerek, bunun en büyük nedeninin de ülkenin politik bir tutarlılık içinde yoluna devam etmesi olduğunu dile getirdi.

Türkiye'de yaşanan olumlu gelişmeleri her zaman mutlulukla, üzücü olayları ise üzüntüyle takip ettiğini anlatan Kulessa, 'Ben dünyanın birçok yerinde terör saldırıları yaşamış, terörizmin olduğu yerlerde bulunmuş birisiyim. Ankara'da bombalı saldırı olduğu zaman, ölümler yaşandığı zaman ben inanılmaz bir acı içerisindeydim. Bu benim Türklerle, Türkiye ile ne kadar iç içe olduğumun bir göstergesi.' şeklinde konuştu.
Kaynak: AA