Doğum Korkusuna Karşı Ağrısız Doğum

Medical Park Gaziantep Hastanesinde göreve başlayan Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Uzm. Dr. Ahmet Şükrü Denker, ağrısız doğum hakkında anne adaylarını bilgilendirdi.

Doğum Korkusuna Karşı Ağrısız Doğum
Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı Uzm. Dr. Ahmet Şükrü Denker, doğum ağrılarının giderilmesi için çeşitli yöntemlerin mevcut olduğunu söyledi.

Denker, "Yavrumuza kavuşacağımız doğum anı belki hayatımızın en önemli anlarından biridir. En büyük problemi ise doğumun başlamasının habercisi olan ağrıdır. Aslında büyük bir müjde vermesine rağmen pek çok anne adayı tarafından hayatları boyunca duyulan en şiddetli ağrı olarak tanımlanmaktadır. Ağrının anne ve bebek üzerindeki bilinen olumsuz etkilerinden dolayı mutlaka giderilmesi gerekmektedir. Ağrı giderildiğinde doğum siz ve bebeğiniz için güzel bir deneyim olacaktır. Doğum ağrısı rahmin kasılmalarına bağlı olarak oluşur. Başlangıçta şiddetli bir menstürasyon zannedilebilir. Doğum evresi ilerledikçe daha da şiddetlenir. Rahmin kasılmaları düzenli hale gelir. İlk doğum en uzun ve şiddetli ağrı ile birlikte olanıdır. Yapay sancı uygulanması gereken gebelerde ağrı şiddetinde artma olabilmektedir. Doğum ile ilgili bilgileri kadın doğum uzmanları, ebeler, anneler, din bilginleri, dergi ve kitaplardan alabilirsiniz. Ağrı giderilmesi konusunda da anestezi uzmanıyla görüşülmelidir. Bu sayede doğum öncesinde epidural uygulamanın nasıl yapıldığı ve sonuçlarıyla ilgili detaylı bilgi alabilirsiniz. Ağrınızın giderilmesi için size yardımcı olacak çeşitli yöntemler mevcuttur. İki ana başlık altında bu tedavi modellerini ilaçsız ve ilaçlı tedavi olmak üzere toplayabiliriz. Yanınızda size destek olacak bir yakınınızın bulunması çok büyük değer taşır. Gevşeme önemlidir ve bazen hareket etmek de yararlı olur. Ilık su ile banyo yapmak ve masaj, özellikle de belinizin ovulması gevşemenizi ve ağrınızın biraz hafiflemesini sağlayabilir. Müzik dinlemek de bu konuda yararlı olabilir. Yine TENS yani sinirlerin dışarıdan düşük voltajlı elektrik akımı ile uyarılması da ağrısız doğumda kullanılmaktadır. Cihaz gereken bu uygulama özellikle doğumun birinci evresinde etkilidir. Herbalizm, aromaterapi, odyoterapi, hipnoz, akupunktur, su banyosu kimilerine göre ağrının giderilmesinde çok yaralı olmakla birlikte etkileri sınırlı tedavi yöntemleridir. Hangi ağrı tedavi yönteminin sizin için en iyisi olacağını önceden tahmin etmek güçtür’’ ifadelerini kulandı.

İlaç kullanılan ağrısız doğum uygulamaları da ajanın tüm vücuda verilmesi ve bölgesel anestezi olarak iki ana başlıkta toplandığını ifade eden Denker, "Anestezik gazlar, güçlü analjezikler sistemik uygulamalarda kullanılabilir. Günlük hayatta sık kullanılan ağrı kesiciler (nonsteroid antiinflamatuarlar) bebeğe bilinen zararlı etkilerinden dolayı kullanılamazlar. Bugüne kadar pek çok anestezik gaz eter, kloroform, entonoks (nitröz oksit-oksijen), izofluran gibi tarihsel gelişimleri içinde bu amaçla kullanılmıştır. Hatta prenses doğumu tabiri 1853 yılında John Snow tarafından Kraliçe Victoria’nın doğumu sırasında kloform kullanılmasından gelmektedir. Anestezik gaz uygulaması bilinç ve koruyucu reflekslerin kaybına neden olabileceğinden günümüzde ağrısız doğum uygulamasında pek kullanılmamaktadır. Güçlü analjezikler içinde ağrısız doğum amacıyla günümüzde de yaygın olarak kullanılan Petidin en önemli örnektir. Etki çabuk başlar. Fakat anneler doğumdan sonra uykulu olduklarını ve ağrı hissettiklerini söylemektedir. Yapılan pek çok çalışmada da etkili olmadığı belirtilmektedir. Yeni analjeziklerden remifentanilin ağrısız doğumda kullanılması ile ilgili çalışmalar halen tüm dünyada devam etmektedir. Bölgesel anestezi uygulamaları ise santral ve periferik sinir blokajlarından oluşmaktadır. Amerikan Jinekoloji ve obstetrisyen derneği tarafında ağrısız doğumda epidural uygulamanın altın standart olduğu belirtilmektedir. Epidural anestezi uygulaması için birinci şart anne adayının istemesidir. Bunun dışında anneye, bebeğe ve doğum tramvanın (doğum sancısı) gelişimine bağlı birtakım nedenlerden dolayı epidural anesteziye gereksinim olabilir. Annede hipertansiyon varlığı, bebeğin prematür olması, makat gelişi, cerrahi gereksinim buna örnek olarak verilebilir. Epidural anestezi uygulamasında muayene, kan analizleri ve monitörizasyon tamamlandıktan sonra bel bölgesi dezenfektanlarla silinip steril bir şekilde kapatılır. Çok ince iğnelerler girişim yerine lokal anestezi uygulanır. Uygulama oturur veya yan yatar pozisyonda yapılabilir. Buna uygulayıcının deneyimi ve annenin hangi pozisyonda daha rahat olacağına bakılarak karar verilebilir. Lokal anestezi etkisi başladıktan sonra kataterin yerleştirileceği iğneyle girilip epidural alan bulunur ve akabinde kateter sinirlerin omurilikten çıktıktan sonraki kılıflarıyla sarılı olduğu yağ dokudan zengin olan bu bölgeye yerleştirilir. Test dozu olarak lokal anestezik yapıldıktan sonra asıl ağrıyı giderecek olan lokal anestezik güçlü analjezik karışımı kateterden enjekte edilir. Deneyimli uygulayıcılarla yüzde 90 oranında başarı sağlanır. Enjeksiyonu takiben 10-15 dakika sonra anne ağrısız hale gelecektir. Tam bir motor sinir blokajı olmayacağı için anne travay süresince kalkıp yürüyebilir. Uyuklama olmayacağından doğum eylemine katılabilecek doğar doğmaz bebeğini kucaklayacak doğum için açılan epizyotomi dikilirken bile ağrısı olmayacaktır. Epidural anestezi anne adayının istememesi, kanama bozukluğu varlığı(aspirin, heparin, kumadin gibi ilaçların kullanımı), uygulanacak bölgede enfeksiyon varlığı uygulanacak ilaçlara allerji öyküsü olması gibi durumlarda uygulamaz. Yine acil müdahale imkanlarının bulunmadığı yerlerde de uygulanmamalıdır. Epidural anestezi uygulamasında bebeğe uygulanan ilaçlardan ulaşım neredeyse yok denecek kadar az olmaktadır. Bu nedenle bebekte yan etkiye rastlanmaz. Annede hipotansiyon yapabilir. Damardan verilen serum uygulaması ile çok çabuk düzeltilir. Hastanemizde epiduralle ağrısız doğum isteminde bulunan anne adaylarına girişim öncesi damardan dengeli tuz solüsyonu verildikten sonra uygulama yapıldığından hipotansiyon ile pek karşılaşılmamaktadır. Nadiren uygulama sonrası baş ağrısı görülebilmektedir. Gebelikte bel ağrısı sık görülmektedir. Epidural uygulama sonrasında belde birkaç gün süren lokal hassasiyet görülmekle birlikte dünya üzerinde yapılan pek çok çalışmada epidural uygulamanın bel ağrısı ile pek ilişkisi olmadığı belirtilmektedir. Epidural anestezi uygulamasında zamanlama da önem taşımaktadır. Servikal açıklığın 3-5 cm olması ve kontraksiyonların sıklaşması uygun zaman olarak bildirilmektedir. Daha ileri verelerde ise hastanemizde spinal veya kombine spinal-epidural anestezi uygulaması yapılmaktadır’’diye konuştu.

Kaynak: İHA