Çavuşoğlu Açıklaması 'Dinimizin Cinayet Şebekeleri Tarafından İstismar Edilmesine İzin Vermeyeceğiz'

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu terörün din, mezhep ve etnik köken temelinde İslam dünyasını birbirine düşürmeyi hedeflediğini belirterek, "Ne yazık ki bazı terör örgütleri yüce dinimizin adını kullanmaya cüret ediyorlar. Böylece Müslümanlara verdikleri zarar daha da artıyor. Dinimizin cinayet şebekeleri tarafından istismar edilmesine izin vermiyoruz, vermeyeceğiz" dedi.

13. İslam Zirvesi Dışişleri Bakanları Konsey Toplantısı İstanbul Kongre Merkezi’nde gerçekleştirildi.

Toplantıda konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, dünyanın en çok adalet ve barışa ihtiyaç duyduğunu belirterek, su zor dönemde İslam aleminin birlik ve dayanışma sergilemesi gerektiğini vurguladı.

“MEZHEPÇİLİK FİTNESİNİ ORTADAN KALDIRMAK ORTAK SORUMLULUĞUMUZ”

Zirvenin hassas bir dönemde gerçekleştirildiğini belirten Bakan Çavuşoğlu, “Kardeş kavgaları büyük acılar yol açıyor. Mezhepçilik ümmetimizi bölüyor. İç savaşlar ve çatışmalar barış ve huzurumuzu tehdit ediyor. Terörizm ve aşırıcı akımlar istikrarımızı hedef alıyor. Sonuçta en büyük zararı masum Müslümanlar görüyor. Bu tablo karşısında sessiz kalamayız. Ayrımcı politikalara dur demeliyiz. Mezhepçi bir anlayışla farklı düşüncede olanlara zulmetmek kabul edilemez. Bunun dinimizde yeri yoktur. Yaşananlara sırtımızı dönmek de günahtır. Mezhepçilik fitnesini ortadan kaldırmak Müslümanlar olarak hepimizin ortak sorumluluğudur. Geçmişin acılarını artık geride bırakalım. Bu zirve inşallah bazı yaraların sarılmasına vesile olur” diye konuştu.

“BÖLGEMİZ DIŞINDAN GELEN GÜÇLER KENDİ POLİTİKALARINI DİKTE ETMEYE ÇALIŞIYOR”

Dünyada İslam’a ve Müslümanlara yönelik önyargılarda ciddi bir artış yaşandığına dikkat çeken Bakan Çavuşoğlu, “İslamofobi, ırkçılık, yabancı düşmanlığı giderek güçleniyor. Bunun sonucunda kardeşlerimiz dışlanıyor, haksızlıklara, şiddete maruz kalıyor. Müslüman dünyası kendi içinde bir özeleştiri yapmalıdır. İhtiyacımız olan şey daha fazla bölünme değil, daha fazla dayanışmadır. Aksi takdirde yaşadığımız sorunlar artarak devam edecektir. Bölgemizin dışından gelen güçler bizlere kendi politikalarını dikte etmeye çalışıyor” şeklinde konuştu.

“DİNİMİZİN CİNAYET ŞEBEKELERİ TARAFINDAN İSTİSMAR EDİLMESİNE İZİN VERMİYORUZ”

Terör konusunda İslam aleminin birlik ve dayanışmasını arttırması gerektiğini vurgulayan Çavuşoğlu, “Bu illet coğrafyamızda korkuyu ve nefreti egemen kılmayı hedefliyor. Din, mezhep ve etnik köken temelinde bizi birbirimize düşürmeye çalışıyor. Ne yazık ki bazı terör örgütleri yüce dinimizin adını kullanmaya cüret ediyorlar. Böylece Müslümanlara verdikleri zarar daha da artıyor. Dinimizin cinayet şebekeleri tarafından istismar edilmesine izin vermiyoruz, vermeyeceğiz. Terörün dini, milliyeti, mezhebi olmaz. İslam alemi olarak hiçbir ayrım gözetmeden terörizme karşı durmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“SURİYE’DE DEĞİŞİMİN ESAD İLE OLMAYACAĞI AÇIKTIR”

Terörizmin yayıldığı bataklığın da kurutulması gerektiğine dikkat çeken Mevlüt Çavuşoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Sorunun kaynağı çok uzakta değil. Dünya tarihinin yaşadığı en büyük acılardan birine yanı başımızda Suriye’de tanıklık ediyoruz. Esad rejiminin zulmü insanlık adına utanç tablosu haline geldi. 500 bin kişi hayatını kaybetti, evlerinden koparılan 12 milyon insan hepimizin yürek acısı olmuştur. DEAŞ VE PYD gibi terör örgütleri Suriye’de kaos ortamından faydalanıyorlar, bölgemizin huzur ve istikrarına büyük zarar veriyorlar. İslam dünyası olarak Suriye’deki gidişata son vermenin zamanı geldi. Suriye’ye barışı geri getirmek için var gücümüzle çalışmalıyız. Bu değişimin halkına zulmeden Esad’la olmayacağı açıktır. Temennimiz Suriye halkını beklentilerine cevap verecek siyasi dönüşümün en kısa sürede hayata geçirilmesi.”

“BİR MİLLETİN NAMLULARIN GÖLGESİNDE YAŞAMAYA MAHKUM EDİLMESİ İNSANLIĞIN UTANCIDIR”

Bakan Çavuşoğlu İslam dünyasının bir diğer sorunun ise Filistin’de yaşananlar olduğunu belirterek, “Ne yazık ki işgal hala devam ediyor. Bir milletin namluların gölgesinde yaşamaya mahkum edilmesi insanlık için utanç kaynağıdır. Tarihi adaletsizlik giderilmediği müddetçe bölgemizde istikrar sağlanması mümkün değildir. Kalıcı barış için tek yol bağımsız, egemen bir Filistin devletidir. Bugün BM’de dalgalanan Filistin bayrağı özgürlüğün, dayanışmanın sembolüdür. 137 ülke Filistin’i tanımış durumda, bu sayısı arttırmalıyız” dedi.

Konuşmasında Yukarı Karabağ sorununa da değinen Bakan Çavuşoğlu, şöyle konuştu:

“Ermenistan’nın başlattığı saldırı sonucu ciddi bir çatışma yaşandı. Ermenistan işgali devam ettiği müddetçe çatışma sürecektir. Bu konunun ilgili BM kararları, Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü çerçevesinde bir an evvel çözülmesi gerekiyor. Yukarı Karabağ konusunda bir temas grubu oluşturulması önemli bir adım olacaktır.”

Kıbrıs konusunda İslam dünyasından destek isteyen Bakan Çavuşoğlu, Kıbrıs’a yönelik izolasyonların hafifletilmesi için İslam ülkelerinin desteğine ihtiyaç olduğunun altını çizdi.
Kaynak: İHA