1. Global Eğitim Zirvesi

Milli Eğitim Bakanı Avcı: '20152016 eğitim öğretim yılının başından itibaren yapılan çalışmalar kapsamında 300 bine yakın Suriyeli öğrenci eğitime kazandırıldı. 2015 Kasım itibarıyla ulaştığımız bu sayıyı öğretim yılı sonunda kadar 450 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz' 'Yeni bakış açıları ve fikirler geliştirme zorunluluklarını hep birlikte yaşayarak öğreniyoruz. Bir yandan teknolojinin sınırlarını genişletmesi diğer yandan mültecilik meselesi eğitim şartlarını ve eğitim karar vericilerini çift taraflı sıkıştırıyor. Yeniden yapılanmayı adeta icbar ediyor'

Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 2015-2016 eğitim öğretim yılında 300 bine yakın Suriyeli öğrencinin eğitime kazandırıldığını belirterek, '2015 Kasım itibarıyla ulaştığımız bu sayıyı öğretim yılı sonunda kadar 450 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz.' dedi.

Geleceğin Eğitimi Derneği tarafından düzenlenen 1. Global Eğitim Zirvesi'nin açılışında konuşan Avcı, zirvede eğitim teknolojileri, yeniden yapılanma gayretleri, göç ve entegrasyon konularında başlık açılmasının faydalı olacağını söyledi.

Avcı, teknoloji, reform, göç ve entegrasyon kavramlarının eğitimi de yakında etkileyen süreçleri ifade ettiğini aktararak, 'Teknoloji ürünlerinin eğitim ortamlarında kullanılması bütün dünyada eğitimcilerin belli başlı çalışma alanlarını teşkil ediyor. Afrika'dan Amerika'ya kadar bütün ülkeler eğitim teknolojileri nasıl ve ne yönde yatırım yapacaklarını, teknolojiyi eğitime iliştirme çalışmalarını hangi politikalar ve stratejiler çerçevesinde yapabileceklerini araştırıyorlar.' diye konuştu.

Dijital dönüşümün eğitimde değişime neden olduğuna dikkati çeken Avcı, yakın gelecekte kullanılacak teknolojiler hakkında bilgiler verdi.

Milli Eğitim Bakanı Avcı, toplumlar arasındaki adaletsizlik ve eşitsizliğin, savaşların ve çatışmaların beraberinde getirdiği büyük göç ve yer değiştirme dalgalarının eğitimcilere yeni görevler yüklendiğine vurgu yaparak, şöyle devam etti:

'Yeni bakış açıları ve fikirler geliştirme zorunluluklarını hep birlikte yaşayarak öğreniyoruz. Bir yandan teknolojinin sınırlarını genişletmesi, diğer yandan mültecilik meselesi eğitim şartlarını ve eğitim karar vericilerini çift taraflı sıkıştırıyor. Yeniden yapılanmayı adeta icbar ediyor. Eğitimde teknolojinin baskısıyla teknolojik fikirler dile gelirken temelde insani pek çok trajediyi barındıran göçlerle oluşan mülteci meselesi, eğitimcilerin anlık ve yeni alanlar açmasını da zorunlu kılıyor. Tabiatında muhafazakarlık bulunma ve insanları tarihiyle yaşıt prensipler üzerine gelişen eğitim, bu çift taraflı sıkıştırma karşısında zaman zaman şaşkınlığa düştüğünü, tırnak içerisinde gelişmiş ülkeler dahil olmak üzere bütün ülkelerin bu şaşkınlığı yaşadığını görüyoruz.'

Avcı, her iki alanda da Türkiye'nin tedbirlerini aldığını ve politikalarını oluşturduğunu dile getirerek, uygulamada olağanüstü gelişmeler gösterdiğini söyledi.

Eğitim teknolojileri alanında FATİH Projesi'yle Türkiye'nin öncü ülke konumuna geldiğini ifade eden Avcı, dünyanın her tarafından FATİH Projesi'yle ilgili bilgi paylaşımı için geldiklerini anlattı.

Bundan sonra eğitim teknolojilerinde akla ilk gelen ülkenin Türkiye olacağını dile getiren Avcı, Türkiye tecrübesinin global referans kaynağı olacağını söyledi.

Avcı, Türkiye'nin göçmen ve mülteciler konusunda yaptığı çalışmaların ortada olduğunu anlatarak, şunları kaydetti:

'Ülkemize sığınan Suriyeli çocukların eğitimiyle ilgili geniş ve kapsamlı bir çalışma yürütüyoruz. Bakanlığımızın Temel Eğitim Genel Müdürlüğü bu alanda çalışmakla görevlendirilmiş, konunun koordinasyonu için bir müsteşar yardımcısı yetkilendirilmiştir. İnsan Hakları İzleme Örgütü'nce hazırlanan 'Türkiye'de Suriyeli Çocukların Eğitime Erişmelerindeki Engeller Kayıp Nesil Olmalarını Engellemek' başlıklı rapor, Türkiye'nin Suriyeli mülteciler için yaptıkları cömert ve olağanüstü olduklarını belirtiyor. Bakanlığımız okul çağındaki Suriyeli çocukların eğitim hakkından mahrum kalmaması için merkezi düzeyde eylem planı hazırlamış ve bu programın uygulanabilmesi için başta UNICEF olmak üzere uluslararası kuruluşlar, kamu kurum ve kuruluşlarının katılımlarıyla krizden en çok etkilenen illere eylem planları oluşturulmuştur. 2015-2016 eğitim öğretim yılının başından itibaren yapılan çalışmalar kapsamında 300 bine yakın Suriyeli öğrenci eğitime kazandırıldı. 2015 Kasım itibarıyla ulaştığımız bu sayıyı öğretim yılı sonunda kadar 450 binin üzerine çıkarmayı hedefliyoruz.'

Programda eski Milli Eğitim Bakanı Nimet Baş da yeni eğitim teknolojileri ve Türkiye'nin bu teknolojilere entegrasyonunu konunda görüşlerini dile getirdi.

Kaynak: AA