Horlama Okul Başarısını Etkiliyor

Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Doç. Dr. Erdal Seren, büyüklerde görülen sağlık problemlerinden horlamanın çocuklarda da sıkça görüldüğünü, tedavi edilmediği takdirde eğitim olmak üzere günlük hayatını olumsuz yönde etkilediğini söyledi.

Sömestr tatilinin bitimine kısa bir zaman kaldı. İlk dönemin yorgunluğunu ve stresini atan öğrenciler ikinci döneminin başlamasını heyecanla bekliyor. Samsun Büyük Anadolu Hastanesi Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Doç. Dr. Erdal Seren aynı heyecanı yaşayan ailelere, çocukların özellikle okul hayatını olumsuz yönde etkileyen sağlık problemlerinden biri olan "horlama" konusunda uyarıda bulundu.

Doç. Dr. Erdal Seren, tatil dönemi bitmeden çocuklarda, gün boyu uyuklama isteği, dikkat dağınıklığı, algı zayıflaması gibi sorunlara yol açan horlamanın tedavisinin yapılması gerektiğini ifade etti.

EĞİTİM BAŞARISINI ETKİLİYOR

Horlama ilerleyen yaştaki insanlarda sıkça görülse de çocuklar içinde büyük sağlık problemlerine yol açtığını belirten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Doç. Dr. Erdal Seren, "Özellikle boğaz dokusu kalın olanlarda çocuklarda horlama probleminin sıkça görülmektedir. Horlamanın yarattığı problem çocuklarda eğitim başta olmak üzere güncel hayatı da olumsuz etkilemektedir. Horlama tedavi edilebilir bir sağlık problemidir. Büyük bademcik ve geniz eti, çocuklarda en sık rastlanan horlama nedenidir. Şişman insanlarda, kalın boyun dokusu horlamaya sebep olarak gösterilir. Kist ve tümörler de nadir olarak bu yolla horlama yapabilmektedir” dedi.

GECE AĞIZDAN NEFES ALMA HORLAMAYA NEDEN OLUR

Doç. Dr. Erdal Seren şu bilgileri verdi: "Horlama, solunum yollarındaki hava geçiş alanının yeterli açıklıkta olmadığını gösterir. Dilin arkası, yumuşak damak ve küçük dilin olduğu kısmın genizle birleştiği bölge, kendiliğinden daralabilen bir bölgedir. Bu kısımlar, birbirlerinin üstüne geldiğinde, solunumla birlikte titreşmekte ve horlama ortaya çıkmaktadır. Burundan alınan nefes ile ağızdan alınan nefes arasında kandaki oksijen miktarı açısından yüzde 30’a kadar çıkan farklar vardır. Bu fark beyin ve kalp için o kadar önemlidir ki uykuda olduğunda otomatik nefes alma sisteminde bozulmaya, nefesin durmasına yani apneye neden olur. Ağızdan nefes alma horlamaya neden olur. Bu da kan oksijen miktarını düşürür. Beyin kandaki oksijen miktarı yüzde 95’in altına indiğinde zorlanmaya başlar. Gece dinlenmeye çalışan beyin düşük kan oksijen seviyesi ile karşılaştığında dinlenemez, yorulur. Bu büyüklerde olduğu kadar çocuklarda da görülen bir olaydır. Sonuç olarak gece uykusunu rahat alamadığı için gündüz uyuklama hali oluyor. Gündüz dikkat dağınıklığı, dikkatini toparlayamama, okul başarısında eksilmeye yol açıyor. Bütün bunların hepsi gece uykusunu rahat alamama ve bunun da horlamayla karşımıza çıkıyor. Çocuğunuz hasta olmadığı zamanlarda da horluyorsa, uykuda nefes almakta zorluk çekiyorsa, uyku sırasında huzursuzsa, terlemesi ve geceleri idrar kaçırması varsa mutlaka bir uzman doktora başvurulması gerekmektedir. Unutulmaması gerekir ki horlama tedavi edilebilir bir sağlık sorunudur.”
Kaynak: İHA